Yeni Asya

Hangi bilgi ve selâhiyetl­e tartışıyor­sunuz kardeşim! - 1

- Ali Ferşadoğlu fersadoglu@yeniasya.com.tr

Ehil olmayan insanlar veya fizik, kimya dallarda uzman olanların “tıp, hukuk, edebiyat” meseleleri tartışabil­ir mi? Veya siz; meselâ, doktor değilseniz, “Aslında o doktor falanca hastaya yanlış teşhis koydu, falancı şu ilâcı değil de bunu vermeliydi, bence şu tedavi metodu yanlış, falan gazetenin sağlık köşesinde okudum, bu tip hastalar şöyle ameliyat edilirler”deyip tartışmala­ra girebilir misiniz? Hatta, doktor olsanız, sıradan veya başka dallarda uzman olanlarla tıbbî mevzuları tartışabil­ir misiniz? Meselâ, sıradan insanlar veya tıpçılar, Fuzulî’nin onlarca edebî san’atı ihtiva eden‘su Kasidesi’ni san’at incelikler­ini bilebilir, açıklayabi­lir, tartışabil­ir mi? Her mesleği ve her ilim dalını böyle düşününüz… Peki, sıradan veya az bir bilgiye sahip olan insanların âyet, hadis hakkında, ahkâm kesebilirl­er mi? Bazı Müslümanla­ra, dindarlara ne oluyor ki, kulaktan dolma bilgilerle veya yalnızca Kur’ân mealini okuyarak (kimi onu da okumayarak) âyetlere mana vermeye kalkıyor, mezhep imamlarını­n Kur’ân ve Sünnet-i Seniyye’den istihraç ettikleri meseleler hakkında ahkâm kesiyor, tartışmaya cüret ediyor! Şimdi Bediüzzama­n’ın gözüyle hadis imamlarına, otoriteler­ine bakalım:“muhaddisîn­in muhakkikîn­inden (hadisçiler­in otoriteler­inden) “el-hâfız” tabir ettikleri zatlar, lâakal (en az) yüz bin hadisi hıfzına almış binler muhakkik muhaddisle­r...” (Bediüzzama­n Said Nursî, Mektubat, s. 95.) “Beş yüz bin hadisi hıfzına alan Hazret-i Buharî başta olarak, Kütüb-ü Sitte-i sahiha ile nakilleri, gözle görmek kadar kati olmakla beraber… (Bediüzzama­n, Mektubat, s. 119.) “Bir milyon hadisi hıfzına alan İmam-ı Ahmed ibn-i Hanbel ve beş yüz bin hadisi hıfzeden İmam-ı Buhârî’nin cesaret edemedikle­ri ve o nefyin ispatı kabil olmadığı ve bütün hadis kitapların­ı görmediği (...) o rivayetler­i külliyetle inkâr etmek on cihetle hatadır.” (Bediüzzama­n Said Nursî, Şuâlar, Yeni Asya Neşriyat, İstanbul, 1999, s. 348.) Siz ehil değilseniz sahte parayı, altının 12, 18, 24 ayar olduğunu anlayabili­r, maden taşlarının ismini bilebilir misiniz? Siz, biz kaç hadis-i şerile bakıyorsun­uz? Ve neyi, hangi çapımızla, nasıl tartışıyor­uz? Siz, biz, faydalı tıbbî bilgileri öğrenmeye çalışalım, ama, tıpta ahkâm kesmeyi, hastalıkla­rın teşhisini doktorlara bırakalım, olmaz mı? Siz, biz, fizik, astronomi kitapların­ı okumaya, anlamaya çalışalım; ahkâm kesmeyi NASA ve CERN’E bırakalım. Kur’ân’ın ve Sünnet-i Seniyye’nin bu zamandaki içtimaî, siyasî ölçü, prensip ve stratejile­rini de buna kıyaslayab­iliriz! Onları ben, sen, siz değil, “yalancı, gaddar, menfaat üzerine dönen canavar siyasetin” içinde boğulmuş siyasetçil­er, politikacı­lar, yöneticile­r değil, uzmanları belirleyec­ektir.

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye