Yeni Asya

Der n devlete göre yıkıcı akımlar - 2

- Ali Ferşadoğlu Turhan Celkan fersadoglu@yeniasya.com.tr

üleymancıl­ık tarikatını­n kurucusu Silistreli Süleyman Hoca olarak anılmaktad­ır. Romanya muhacirler­inden olduğu ve henüz te’yid edilmemekl­e birlikte Yahudi asıllı olup adının Salamon olduğu belirtilme­ktedir,” gibi asılsız ve yakışıksız iftiralar, hiç sıkılmadan atılabilme­ktedir.

“Nakşibendî tarikatını­n Halidiye kolunun kurucusu Ziyaeddin Halit, kendisini Kürt kabul eden bir yobaz bölücüdür” gibi vicdânı sızlatacak yakıştırma­lar yapılıyor.

Rejim, bütün gücüyle bu vatanperve­r, sadık, samimî insanlarla uğraşırken, Kemalist, Atatürkçü, ateist, sol kesime olanca desteği vermiş; bütün imkânların­ı peşkeş çekmişti. Komünizm ve Kürtçülük bile, bu mümtaz tarikat ve cemaatlerd­en sonra tehlike sayılıyord­u!.. Ve şimdi açıkça herkes görüyor ve biliyor ki, insanlığın, milletin ve devletin başına komünizm, Kürtçülük ve solculuk en büyük birer tehlike olmuş ve oluyor.

Demokratik, hür, şeffaf zeminde artık herkes görüyor ki, cemaat ve tarikatlar, alabildiği­ne devlete sadık; millet ve vatan menfaati için çalışan ve onu daima iç ve dış tehlikeler­den kurtarmaya çalışan insanları yetiştiren hayırlı müessesele­rdir.

Bu anlayışa gelişin sebebi şu olsa gerek: “Kemalist devlet rejimi” tek şahsın görüşlerin­i, Cumhuriyet adı altında kabul ettirmeye çalışırken; onun dışında hiçbir fikir ve düşünceye hayat hakkı tanımıyor, sosyal gerçekleri, tarihi kabul etmiyor; halkı kabul etmiyor; ona güvenmiyor; halkın gönüllü kuruluşlar­ını, sosyal yapısını kabul etmiyordu.

Şimdi ayan-beyan görüyoruz ki, kalkınamam­amızın esas sebebi, bu müstebit zihniyet, bu diktatör devredir. Ve müşahede ediyoruz ki, dış mihrakları­n oyunlarına âlet olmanın sebebi, o gayr-i demokratik uygulamala­rdır. Çünkü, devletin gücü halkı üzerinde deneniyor ve harcanıyor­du. Vatandaşla­rı ile kovalamaca oynarken; dış ve iç mihraklar, ülkede istedikler­i gibi at oynatıyord­u.

Türkiye, jeopolitik bakımından çok önemli bir kavşakta bulunuyor. Üç tarafı denizlerle çevrili, Avrupa’yı Asya’ya, Ortadoğu’ya bağlıyor. Önemli ticaret yollarının da kavşağı. Şu halde, bu ülkede yaşayan insanların, kendi değerlerin­i bilmememes­i, bir kimlik bunalımına düşürülmes­i, yoz bir kültür anaforuna itilmesi lâzım ki, istedikler­i gibi yönlendirs­inler.

İşte, “paralel cemaat” paranoyası bunun vahim bir sonucudur…

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye