Mars’ta yaşam
Kızıl Gezegen'de yaşam nerede bulunabilir?
Çok uzun sürelerden beri Mars’ta yaşam anlayışı ile çevrelenmiş durumdayız. Mars’taki yaşama dair düşüncelerimiz ‘yeşil adamlardan’ bakterilere kadar indirgenirken Mars ile ilgili görüşlerimiz de yaşanabilir bir coğrafyadan, yaşama elverişli olmayan bir çöle doğru dönüştü. Mars’ta yaşam takıntımız çok büyük bir gizeme dikkat çekiyor. Mars’a gönderdiğimiz robotik ‘yerleşimciler’ rüzgâr erozyonu izleri, güçlü kum fırtınaları ve antik yağmurlara dair izler buldular. Mars’taki kurumuş nehir yatakları ve kutuplardaki su buzu, Kızıl Gezegen’in geçmişte yaşam barındırmış olabileceğini düşündürdü.
Mars’ın genç Dünya’ya benzerliği, onun abiyogenez (cansız maddeden yaşam oluşum süreci) için ideal bir yer olduğunu ortaya koydu. Eğer Mars’ta yaşam varsa, yüzey altındaki sıvılarda veya çökeltilerde olmalı. Dünya’da metanın %90’ı biyolojik süreçlerle üretiliyor. NASA’nın Curiosity keşif aracı 2003 yılında 10 kat daha fazla metan keşfettiğinde ciddi bir tartışma yarattı. Fakat metan biyolojik olmayan süreçler sonunda da üretilebiliyor. Gezegenlerarası tozun morötesi ışık ile bozunması, kuyrukluyıldız çarpmaları ve su-kaya etkileşimleri bunlara bazı örnekler.
Mars’ın yaşam barındırdığına dair en ufak bir kanıt, evrene ve evrendeki yerimize bakış açımızı kökten değiştirecektir. Şu an için yapacağımız tek şey Mars’taki keşif araçlarının yaşama dair bir kanıt bulmasını beklemek.