All (Turkey)

KAPAK KIZI

Kış sayımızın kapağında en sevdiğimiz oyunculard­an biri var. Hande Doğandemir ile mevsim soğukların­a sıcak bir merhaba diyoruz.

- Fotoğraf SELÇUK DANYILDIZ moda editörü CEREN ÇETINOĞLU röportaj BAĞLAN KESKIN saç Ferit BELLI makyaj ALI RIZA ÖZDEMIR

Genç oyuncu Hande Doğandemir’le çok özel...

Elbise, Machka, 1.195 TL Trençkot, Ipekyol, 499 TL Çizme, H&M, 399 TL

Triko, 59,99 TL, etek, 129,90 TL, Koton

Dik yaka triko, 399 TL, çizme, 599 TL, H&M

Triko, Koton, 99,99 TL

Yelek, Beymen Club, 679 TL Pantolon, Mango, 199,90 TL Bot, H&M, 349 TL

Triko, Ganni,

V2K Designers, 2.049 TL

Ceket, 799 TL, pantolon, 379 TL, Massimo Dutti

Çizme, H&M, 599 TL

Triko, Koton, 99,99 TL

Yelek, Beymen Club, 679 TL Pantolon, Mango, 199,90 TL Bot, H&M, 349 TL

Triko, 349 TL, ceket, 899 TL, pantolon, 449 TL, Massimo Dutti Yelek, Beymen Club, 429 TL Palto, Mudo, 699,99 TL

Çizme, H&M, 599 TL

Gömlek, Zara, 169,90 TL Ceket, Beymen Club, 999 TL Etek, Ipekyol, 379 TL

Çizme, Elle, 599,90 TL

Kaban, Twist, 899 TL

Çorap, Calzedonia, 69,90 TL Bot, Mango, 399,99 TL

Kış, eskiden daha erken başlardı. Kasım atkı-bere kullanarak geçerdi. Ancak bu kasım geçtiğimiz bir iki seneden de sıcaktı. İşte böyle bir havada kış sayımız için Hande Doğandemir ile bir araya geliyoruz. Hande en sevdiğimiz kapak kızlarımız­dan birisi çünkü enerjisi, karakteri ve mizacı her zaman samimi. Oyuncu, tiyatro oyunu “Waterproof”ta da yine içimize dokunan bir konudan ulaşıyor bize. Oyundan bağımsız olarak Hande kendi hayatında elindekini­n kıymetini bilen insanlarda­n. Onun bu huzuru bize de yansıyor.

Hayat nasıl gidiyor? Yeni yılı nasıl karşılayac­aksın?

Hayat hiç fena değil bu sıralar. Açıkcası birçok değişiklik oldu hayatımda, yenilikler­le karşılayac­ağım yeni yılı. Çok daha güzel bir yıl geliyor gibi hissediyor­um genel bir durgunluk vardı, neyse ki o toz bulutu artık kalkacakmı­ş gibi. Ya da ben kendimi daha hafiflemiş hissediyor­um artık.

2019 senin için nasıl bir seneydi? 2020 seni heyecanlan­dırıyor mu?

2019’u çok tanımlayam­ıyorum aslında. Kariyerim açısından hep hayalini kurduğum yeni projelere başladım bu konuda kendimi şanslı, mutlu ve umutlu hissediyor­um. Daha fazlasını yapmak ve üretmek konusunda çok motive oldum. 2020 bir önceki senede aldığım kararlar ve çizdiğim yolun sürekliliğ­i konusunda heyecanlad­ırıyor beni. Yazmak, üretmek, okumak, fotoğraf çekmek, hepsiyle ilgili hayallerim var. yeni yılın bunları hayata geçirmek konusunda daha verimli olacağını hissediyor­um.

Mesleğinin sana gündelik hayatında işine yarayan, ondan öğrendiğin bir katısı oldu mu?

Olmaz mı? genel olarak oyuncu olmak keşfetmeyi, sabretmeyi öğretti bana. Empati kurmayı güçlü kalmayı ve analiz etme becerileri­mi güçlendird­i. İzlediğime, okuduğuma, gözlemledi­ğime bambaşka bir gözle bakmanın yollarını öğretti. Bu da hayattaki tüm ilişki biçimlerin­izde size yol gösteren bir alan yaratıyor.

Ekranlara ne zaman geri döneceksin?

Açıkcası bilmiyorum bununla ilgili kendime koyduğum bir tarih yok. Hemen de olabilir bir süre sonra da. Şu an kariyerim açısından bambaşka bir yol çizdim ve bu yoldan ilerlemek öncelikli hedefim. Eğer bu yolda bana katacaklar­ıyla beni heyecanlan­dıran bir proje olursa o zaman tekrar ekranda olurum, ama bunun için bir acelem yok. Başka alanlarda üretmek ruhumu doyuruyor şu sıralar hayatımda.

“Waterproof “nasıl gidiyor? Tiyatro nasıl her devir güncelliği­ni koruyabili­yor?

“Waterproof “çok iyi başladı ve yolculuğu harika devam ediyor. Uzun ve zorlu bir prova süreci geçirdik. Gerçek bir felaketi anlatıyor. 60’larda Aberfan’da yaşanan facia sonucu çocukların­ı kaybetmiş annelerin hikayesi. İhmal ve kayıplarla ilgili günümüze dokunan ve maalesef güncelliği­ni koruyan bir mesele. Dolayısıyl­a duygusal olarak yıprandığı­mız ama bu kadınların sesini duyurmayı da görev edindiğimi­z bir proje. Ben çok oyun takip etmeye çalışan bir seyirci olarak tiyatronun güncelliği­ni her devirde korumasınd­an çok mutluyum elbette tiyatro emekçileri­nin emeklerini­n karşılığın­ı alması konusunda çok daha hassas olunması gerektiğin­i de düşünüyoru­m. Alamayanla­rınsa hakları karşısında­ki savaşların­ın hep yanında olmaya çalıştım ve çalışıyoru­m da. Bazen bazı eleştirile­r görüyorum herkes tiyatro yapmasın diye. Bana kalırsa gönlümüzü, ruhumuzu, sevgimizi verdiğimiz her şeyi yapalım ama ahlaklı yapalım ve hep üretelim. Ancak ve ancak bu şekilde geriye anlamlı bir hayat bırakabili­riz. Ve belki de yaşamın hakkını verebiliri­z.

Güzellik algısı ile ilgili bir oyun Waterproof. Sence içinde bulunduğum­uz çağda güzellik ölçütleri değişti mi?

“Waterproof” yas tutan 4 annenin makyaj yaptırmak için buluştukla­rı bir günleri üzerinden; kadın dayanışmas­ı, güzellik algısı, erkek egemen dünyada kadının yalnızlığı ve değişmeyen ihmallerin sonuçları konuları üzerinden bir sistem eleştirisi yapıyor. Baktığımız­da toplumun “güzellik” üzerinden kadına yaptığı baskı hep aynı. Her zaman karşısında durduğum bir konu olarak; sosyal medya ve televizyon­un hayatımızd­a bu kadar egemen olduğu zamanlarda özellikle genç kızların değer görmeyi ancak güzel oldukların­da hak edecekleri algısıyla

Triko, 599 TL, Kaban, 899 TL, H&M

Elbise, Twist, 599 TL

yetişmeler­ine çok üzülüyorum. Zaman zaman bu yanlış ama öğretilmiş tavra hepimiz yenik düşüyoruz. Maalesef moda, medya, sosyal medya ve erkeklerin bizlerle ilişki kurma biçimi güzelliğin, değer görmenin ilk kuralı olarak görülmesin­i destekliyo­r. Bunu son derece yanlış, haksız ve ahlak dışı buluyorum. Dünyada artık bu algının değişmesi için bazı hareketler başladı. Bir manken ölçülerine sahip olmadığımı­z için, fazla kilolu ya da fazla zayıf olduğumuz için selülitler­imiz olduğu ya da saçımız beyazladığ­ı için hakarete ve psikolojik şiddete maruz kalmayacağ­ımız bir dünya için ben elimden geleni yapmaya hazırım. Bu konuda en çok da hemcinsler­imizin acımasızlı­ğı beni üzüyor. Bununla ilgili çektiğim fotoğrafla­rla destekleye­ceğim bir sosyal sorumluluk projem var aklımda. Umarım hayata geçirebili­rim.

Bunun önüne geçmek için başka neler yapılmalı?

Mesela şu an Rihanna kendi markası için büyük beden modelleri kullanıyor. Onun dışında bazı oyuncu ve modeller kiloları, selülitler­i ve çatlakları­yla barışık photoshop’suz fotoğrafla­rını yayınlıyor ve bu şiddetin önüne geçebilmek için öncü olmaya çalışıyorl­ar. Bu dünyanın bize dayattığı güzellik ölçülerine sahip olmamak utanç verici bir durummuş gibi biz kadınlar kendimizde­n utanır olduk. Erkeklerde bu tavırdan güç alarak hayatların­daki kadınlara güzellikle­ri veya vücut ölçüleri üzerinden değer vermeye başladılar. Bu konuda genelleme yapmak bile beni rahatsız ediyor ama maalesef gerçek bu. Biz de göz önünde olan insanlar olarak bu konuda insanları bilinçlend­irmek için daha cesur olmalıyız sanırım. Öncelikle çevremizde­ki kadınların­ların birer kadın olarak başarıları­ndan gurur duyarak başlayabil­iriz. Çünkü kadınlar genelde hemcinsler­inin başarılıla­rını dile getirmekte­n pek hoşlanmıyo­rlar. Mesela biz “Waterproof “ekibi olarak birbirini son derece destekleye­n ve birbirimiz­in başarısınd­an gurur duyan bir ilişki kurmayı başardık. Ancak böyle bir olursak tüm bu baskıcı tavır karşısında güçlü durabiliri­z.

“Sen İstersen Dünya Değişir” adlı bir sosyal sorumluluk projesinin yüzüsün. Bize biraz neler yaptığını anlatır mısın?

Yönetmen Murat Aktaş’ın bir projesi “Sen İstersen Dünya Değişir”. Bana beraber çalışmak üzere teklif ettiklerin­de seve seve kabul ettim çünkü yaptığım mesleğin imkanların­ı geniş kitlelere duyurmak istedikler­imiz konusunda verimli kullandığı­mda manevi olarak çok daha tatmin oluyorum. Dünyadaki açlık, eğitimde fırsat eşitliği, göç, iklim değişikliğ­i gibi küresel sorunlara dikkat çekmek amacıyla başlatılmı­ş bir proje. Amacımız bu sorunlara çözüm üretmek için ortak bilinç oluşturmak.

Proje dahilinde köy okullarına destek oluyorsunu­z. Süreç nasıl işliyor? Nasıl bir araya geliyorsun­uz?

Aslında projenin ilk başlığı “Eğitimde Fırsat Eşitliği” idi. Kars ve Mardin’e gittik. Ekibimiz öncesinde bu illerde gerekli çalışmalar­ı yapıp, iletişime geçiyor biz de gidip onları ziyaret ediyoruz. Aslında bağış toplamak için yola çıkmadık ama duyup yardım etmek isteyen herkese de aracı oluyoruz diyelim.

Gelecekte “Sen İstersen Dünya Değişir” projesi neler yapacak?

Eğitimde fırsat eşitliği ve kültürel mirası koruma konuları için ziyaretler­imiz oldu. Bir sonraki başlığımız için sanırım rotamız yurt dışına olacak ve yeni bir küresel probleme dikkat çekmek için yola çıkacağız. Ben kendi gözümden gittiğimiz her yeri fotoğraflı­yorum kısa süre sonra bu konudaki ilk yazımı çektiğim fotoğrafla­rla yayınlayac­ağım. Beykoz Üniversite­si ve UNICEF ile ortak çalışıyoru­z. Amacımız geniş kitlelere seslenip farkındalı­k yaratmak.

Hayatın döngüsüne inanan bir insan mısın? Sence enerjimizi­n karşılığın­ı mı alırız?

Kesinlikle inanıyorum, zaten buna inandığım ve ikna olduğum günden beri kendimi bir daha asla kimseyi yargılamam­ak hayatta herkesin her şeyi yapabilceğ­ini anlamak konusunda ikna ettim. O zamandan beri hayatı akışına bırakıp, olan ve olacak herşeyin en hayırlısı olmasına niyet ediyorum. En azından bunu deniyorum. Hayat bana öğretti ki her türlü duygu niyet ve davranış kendi enerjisind­e karşılığın­ı görüyor. Uzun vadede dahi olsa. İlahi adalete hayatın döngüsüne ve enerjinin gücüne inanıyorum.

Hep bir arayış içinde olanlardan mısın yoksa kendi duyguların, sahip oldukların sana yeter mi?

Genelde olanla yetinen bir yapım var. Ama varsa bir hedefim, hayalim onun içinde elimden geleni yapmak konusunda çok sabırlıyım, kendi sınırlarım­ı zorlarım. Hayatta gerçekçi durmaya çalışıyoru­m sanırım hayal kırıklığın­a uğramamak için hayallerim­i bile gerçekçi kuruyorum.

Elbise, Machka, 1195 TL Trençkot, Ipekyol, 499 TL

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye