Sürdürülebilir Dijital Tasarım Belgelendirme Altyapısının Katılımcı Gelişimi1
Ann Baird Whiteside 1960’lı yıllarda Computer Aided Design (CAD / Bilgisayar Destekli Tasarım) yazılımının piyasaya sunulmasından bu yana, inşa edilmiş ortamlarımızı tasarlayan ve geliştiren endüstriler için kağıt ve kalemin yerini bilgisayarlar ve dijital dosyalar aldı. Havacılık ve otomotiv endüstrileri gibi bu yeni teknolojiyi ilk benimseyen sektörleri, mimarlık ve tasarım gibi alanlar da hevesle takip etti. CAD, mimarların tasarımlarında önceden hayal bile edemeyecekleri riskler alabilmelerinin ve prototip üretimine ya da tasarım sürecinin ileri aşamalarına değin yürütülen pahalı yapısal analizlere gerek duymadan yeni form ve malzemelerle deney yapabilmelerinin önünü açtı.
Günümüzde iki ve üç boyutlu CAD ve Building Information Modeling
(BIM / Yapı Bilgi Modellemesi) yazılımları, mimarlık ve tasarım firmaları tarafından yaygın olarak kullanılıyor. Üç boyutlu CAD modellerine ek olarak, bir binanın farklı yönleri için üretilen yüzlerce ya da binlerce iki boyutlu çizim, üç boyutlu yazıcıyla üretilmiş nesne ve bina çizimi ya da eskizi gibi proje “çıktısı” var. İnşaat alanının fotoğraf ve videoları, yapılar hakkındaki web sitelerinin yanısıra mimarlar, işverenler, müteahhitler ve diğer taraflar arasında gerçekleşen, e-posta, kontrat, şartname, bilgi talep formu
(requests for information) ve mimari
ek talimatlar (architect’s supplemental instructions) gibi sayısız haberleşme belgesi de mevcut.
Mimarlık ve tasarım projelerinde, tasarım ve inşaat sırasında üretilen, gelecekteki renovasyonlar/restorasyonlar ve bilimsel araştırmalar için önemli ve korunması gereken pek çok farklı türde dijital dosya bulunuyor. Yaklaşık 40 yıl önce piyasaya sürülen CAD/BIM yazılımlarıyla, arşiv kurumlarının karşılaştığı zorluklar arttı. Tasarımcılar, tasarım sürecinde genellikle farklı CAD yazılımları kullanıyor. Bu yazılımları, daha soyut bir düzlemde, belirli aşamalar üzerinden nitelendirmek mümkün: Konsept, şematik tasarım, tasarım geliştirme, uygulama ve nihai proje çizimleri. Analog dünyada, çizimler çoğunlukla tasarım sürecinin doğrusal gelişimini takip ediyordu. Bugün, pek çok mimar ve firmanın projeleri; iki boyutlu çizimler, üç boyutlu modeller, bilgi talep formları, değişim talepleri, e-postalar, video ve görselleri içeren on binlerce dijital dosyadan meydana geliyor. Üç boyutlu modeller, birbirleriyle farklı şekillerde ilişkili dosyalardan oluşabiliyor ve dosyalar arasındaki ilişkileri çözmek, çoğunlukla proje mimarının sahip olduğu, üzerinde çalışılan projeye dair etraflı bir bilgiyi gerektiriyor. CAD yazılımının kullanımı, tasarım sürecinde, mimar ve tasarımcıların dosyaları değiştirmelerine olanak sağlıyor; tasarım sürecinin doğrusal olmayan ve daha esnek bir karakter edinmesiyle birlikte, daha yenilikçi tasarımlar yapmak mümkün oluyor. Mimarlık mesleğinde, tasarım belgelerinin yönetimine dair belli standartlar bulunsa da, firmalar genellikle, firma dışındakilere kolaylıkla tercüme edilemeyen, kendileri için kullanımı en rahat ve kolay uygulamaları tercih ediyor.
Yazılımın ortaya çıkardığı zorluklar çok yönlüdür. Bir tasarım sürecinde pek çok farklı yazılım programı kullanılır. Yazılım tescillidir ve bu durum veriyi farklı yazılım sistemlerine transfer etmeyi güçleştirir. Yazılımın oldukça yüksek bir işlevselliği vardır ve biçimlerle yapıları temsil etmeyi sağlayan karmaşık matematiksel algoritmalara dayanır. Bu da dosyaları saklarken karşılaşılan güçlükleri arttırır. Yazılım ürünleri hızla değişir, pahalıdır, şifrelenmiştir ve kısa sürede işe yaramaz hale gelir. Alex Ball, bu durumu 2013 yılında şöyle tarif etmiştir: “CAD sistemlerinin ve farklı versiyonlarının birlikte işleme konusundaki zayıflıkları, yazılımların gelişme hızı göz önüne alındığında, daha da vahim bir hal alıyor. Rekabetçi bir ortamda, CAD satıcılarının üzerinde yazılımlarının, daha işlevsel ve daha az kısıtlayıcı yeni versiyonlarını üretmeleri yönünde sürekli bir baskı var. Bu, dosya türleri ve onların yorumları açısından bir istikrarsızlık yaratmakla kalmıyor; aynı zamanda, CAD paketlerinin her bir versiyonunun kısa zamanda işe yaramaz hale gelmesine de neden oluyor2.” Kütüphane ve mimarlık arşivlerinin çoğu, yazılımın ilk versiyonları için yazılım kütüphaneleri ya da programlama ortamları oluşturmadıklarından bu versiyonlar ile üretilmiş tasarım dosyalarına ya da bu dosyaların üretildiği programlama ortamlarına kolaylıkla erişemiyoruz.
Geçtiğimiz beş yıl içinde, mimarlık ve tasarım okullarındaki öğrencilerin çoğunun iki boyutlu çizim sürecini tamamen es geçerek, modelleme için CAD kullandıklarını görüyoruz. Bu, gelecek nesil mimarların sadece üç boyutlu belgeler üreteceği ve bu türden belgelerin korunmasında karşılaşılan sorunlara acil olarak öncelik verilmesi gerektiği anlamına geliyor.
Neyse ki, CAD standartları hızla gelişiyor; böylelikle, CAD çizimleri ve modellerini, farklı sistemler ve farklı dönemler arasında
birlikte işlerliğe (interoperability) imkan veren şekilde temsil edecek seçenekler beliriyor. Bu standartlar karmaşık ve kendi içlerinde pek çok değiş-tokuş olanağı sunuyor. Bunlar arasında,
ISO 82045-5:2005/IEC 82045 inşaat ve tesis yönetimi sektörü için üstveri uygulaması, Industry Foundation Classes (IFC / Endüstri Temel Sınıflamaları), Standard for Exchange of Product Model Data ISO 10303 (STEP / Ürün Model Verileri Değiştirme Standardı) ve Initial Graphics Exchange Specification (IGES / Başlangıç Grafikleri Değiştirme Özelliği) yer alıyor.
Farklı yazılım programları, farklı standartlarını ve her standart da temsil edilen tasarımın farklı yönlerini destekliyor. Dijital tasarım dosyalarının arşivlenmesi, bu malzemenin toplanmasının yanısıra dijital tasarımın hangi amaçlara hizmet ettiği, özgünlüğü ve dijital gelecekte bu türden yatırımların nasıl yönetilmesi gerektiğine dair pek çok soruyu da gündeme getiriyor.
Autodesk, Inc., Bentley Systems (Microstation), Dassault Systems (CATIA) gibi mimarlık, mühendislik ve inşaat sektöründen pek çok firmaya ürün sağlayan çok sayıda CAD yazılımı üreticisi var. Tüm dijital yazılımlar için geçerli olan, dosya türlerinin geçersiz hale gelmesi sorunu, dijital tasarım dosyalarının pek çoğunu arşivleme yetimiz önünde bir engel teşkil ediyor. Geçtiğimiz 15 sene içinde, dijital kültürel mirasımızın bu kısmını kaybetme riski fazlasıyla arttı. Bu kayıp, küresel bir meseledir ve bu nedenle, pek çok farklı uluslararası kurumun katılımıyla ele alınmalıdır. Bu kurumlar, konuyla ilgili kişilerin uzmanlıklarını biraraya getirerek ve dijital küratörlük ile koruma pratiklerini, tasarım ilkeleriyle güçlendirerek engellere dair fırsat ve çözümleri sürekli olarak belirleyebilmek amacıyla, uyumlu ve sürdürülebilir bir altyapıyı işbirliğiyle oluşturmalıdır.
Mimari üretimde iş akışının tamamen dijitalleşmesinin, mimarlık kütüphaneleri,
arşivler, müzeler vb. kurumlarda tutulan mimari yenilikler ve pratiklere dair kayıtlar üzerindeki etkileri yeni yeni anlaşılmaya başladı. Mimarlık kütüphaneleri ve arşivleri, dijital bilgileri saklamak konusunda hızla büyüyen bir ihtiyaçlar silsilesi ile karşı karşıya. Bu kurumlar, teknolojik araç gereksinimlerinin yanısıra dijital koruma teknikleri, AutoCAD ve arşivcilik konusunda eğitimli uzmanlara ve arşivlenmiş verilerin korunması ve dağıtılması için gerekli depolama alanlarına duyulan ihtiyaçlar gibi zorluklarla mücadele ediyor. Kütüphanelerin, mimarlık alanında önemli bir işi koleksiyonlarına katabilmeleri için sadece plan, çizim, birkaç görsel ile bir ya da iki ölçekli maketi edinmeleri yeterli değil. Artık bilgisayar sabit diski ile teslim edilen ve çoğu zaman hiçbir açıklamanın eşlik etmediği üç boyutlu
CAD modelleri ve iki boyutlu çizim dosyalarını, BIM’leri, dijital imajları, video ve belgeleri edinmeleri gerekiyor. Şu an için, bu gerçekliğe çok az sayıda kütüphane ya da arşiv hazırlıklı; ne var ki bu kurumlar da, gelecek nesil mimarlık öğrencilerini ve tarihçileri desteklemek için bu türden 21. yüzyıl koleksiyonlarını nasıl edinebileceklerini belirlemek konusunda artan bir baskı altındalar.
Geçtiğimiz sene ABD’de, dijital mimari ve tasarım kayıtlarının yanısıra üç boyutlu teknolojilerle çalışan arkeoloji, tarih ve diğer pek çok disiplinin ürettiği üç boyutlu veri türlerini korumaya yönelik ilgi beklenmedik şekilde yükseldi.
Kasım 2017’de, Library of Congress, Architect of the Capitol ve National Gallery of Art, Library of Congress binasında, “Designing the Future Landscape: Digital Architecture, Design and Engineering Assests” (Geleceğin Manzarasını Tasarlamak: Dijital
Mimarlık, Tasarım ve Mühendislik Yatırımları) başlıklı bir zirve düzenledi3. Uzun vadeli koruma ve kayıtlara erişime dair sorun ve engellerin irdelenmesi ve sürdürülebilir çözümler üretmeye yönelik çalışmaların başlatılması amacıyla mimarlık, tasarım ve mühendislik alanlarından 180 paydaşı biraraya getiren bu zirve, “Building For Tomorrow Forum”un (Yarının İnşası Forumu) temellerini atmak için tasarlanmıştı. Zirve sırasında gündeme gelen önemli konular şunlardı: Dijital tasarım dosyalarının kapsamlı bir resmini tanımlamak; çeşitli paydaşların orta ve uzun vadede hangi tasarım kayıtlarına, özellikle bu kayıtlardaki hangi veri ya da bilgilere ihtiyaç duyacaklarını belirlemek ve dijital tasarım dosyalarının uzun vadeli saklanması, kullanımı ve dosyalara erişime dair sürdürülebilir çözümler üretebilmek için gerekli olan daha iyi iletişim ve bilgi paylaşımı pratikleri geliştirmek.
Zirveye katılanların sayısı ve temsil ettikleri topluluklara baktığımızda, hayati önemdeki bir kültürel mirası kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya olduğumuz sırada, bu kayıtları muhafaza etmekle ilgili sorunları katılımcı bir şekilde ele alma aciliyetinin yazılım geliştirme, tasarım, koruma ve tasarım kayıtlarının arşivlenmesiyle ilgilenen çeşitli topluluklar tarafından da anlaşıldığını görüyoruz. Ayrıca, BitCurator, Archivematica gibi dijital koruma programları ve Archives Space gibi arşiv yönetimi araçlarındaki gelişmeler, bize dijital tasarım dosyalarının korunmasında kullanılabilecek teknolojik desteği sağlıyor. Bu, her tür ve büyüklükteki kuruma standartlar, dijital koruma uzmanlığı ve teknik destek sunan bir ortak altyapı geliştirmek amacıyla gereken çalışmaları desteklemek için farklı alanlardan meslektaşların ortak çalışma yürütmelerine de fırsat sunuyor.
Şubat 2018’de, Institute of Museum and Library Services (IMLS / Müze ve Kütüphanecilik Servisleri Enstitüsü ) tarafından fonlanacak olan iki forumdan ilki olan üç boyutlu verilerin korunması için gerekli topluluk standartları forumu
St. Louis’deki Washington Üniversitesi’nde gerçekleşti. Forum, üç boyutlu dijital verinin korunması, belgelendirilmesi ve dağıtılması için gerekli olan kapsamlı ortak
standartlara duyulan acil ihtiyacı ele almak için düzenlenmişti. İki forumun da amacı, ABD içinden ve dışından, alanlarında uzman kişileri ve kilit paydaşları öncü kurumlarla buluşturmaktı. İlk forumda, proje ekibi pek çok farklı çalışma grubunu biraraya getirdi. Düzenli olarak toplanan bu gruplar ikinci forumda sunulup tartışılacak önemli konulara dair raporlar hazırlıyorlar. Bu ulusal forumlar, üç boyutlu verilerin korunmasına dair ortak standartların geliştirilmesi için oluşturulan eylem topluluğunun (CoP) temellerini atacak.
Mart 2018’de, Council on Library and Information Resources (Kütüphane ve Veri Kaynakları Konseyi) bir seminer düzenledi. “CLIR 3D/VR” başlıklı seminerde 3D/VR üretme, görselleştirme, analiz, küratörlük ve koruma uzmanları, kütüphaneciler ve dijital küratörlere bu veri türlerinin yönetiminde yardımcı olacak ortak kılavuzlar geliştirmek için biraraya geldiler.
Üç boyutlu verilerin korunmasına odaklanan etkinliklerin artışı, mimarlık ve tasarım kayıtları üzerine bir başka ulusal forumun toplanmasına ön ayak oldu. Harvard Üniversitesi Tasarım Yüksek Okulu’ndaki (Harvard GSD) Frances
Loeb Library, IMLS’den, Ulusal Forum’un Ulusal Dijital Platform altında (National Forum under the National Digital Platform) toplanması için bir hibe aldı4. Bu hibe, ilgili paydaşların -mimarlar, mimarlık tarihçileri, arşivciler, kütüphaneciler, teknoloji uzmanları, dijital koruma uzmanları ve dijital tasarım verilerinin, özellikle mimarlık ve tasarım alanlarındaki verilerin, uzun vadeli korunmasını destekleyecek ortak bir ulusal/uluslararası altyapıyı oluşturan diğerlerinin- kaynak dağılımına odaklanan bu iki toplantıda biraraya gelmesine destek sağladı. Bu altyapı, bilgi, standartlar, teknolojiler ve uygulamaların nesilden nesile yönetiminin bir süredir devam eden bütünleştirilme çalışmalarını içeriyor. Bir buçuk günlük bir forum halinde düzenlenen ilk toplantı, 2018 yılının Nisan ayında gerçekleşen Society of Architectural Historians’ın (Mimarlık Tarihçileri Topluluğu) yıllık konferansından hemen önce yapıldı. Foruma katılanlar arasında mimarlar, mimarlık tarihçileri, dijital koruma arşivcileri, kütüphaneciler, üç boyutlu ve VR verilerinin muhafaza edilmesi için gerekli standartlar üzerinde çalışan kişiler ve teknoloji uzmanları yer aldı. Forumun çıktıları arasında bir rapor ve dijital tasarım kayıtlarının korunması konusunda yürütülecek topluluk odaklı çalışmalara dair bir yol haritasının temellerini oluşturacak (yaklaşan) bir dizi stratejik talimat ve eylem var.
Bir “kumanda komitesi”nden oluşan ikinci toplantı, 30 ve 31 Mayıs tarihlerinde Harvard GSD’de gerçekleşti. Bu toplantı, stratejik talimat ve eylemleri geliştirerek üç ile 5 yıllık bir dönem için bir yol haritası oluşturmayı hedefliyordu. Yol haritası, özellikle, bu işle yolları kesişen diğer topluluklar arasında bağlantılar geliştirme alanına odaklanıyordu. Bu topluluklar arasında yazılım sektörü, 3 boyutlu ve VR ile çalışan sahalar ve dijital koruma araçları ve teknolojilerini üretenler yer alıyor. Böylelikle, uzmanlığı güçlendirmek ve farklı alanlar arasındaki ortaklıkları geliştirmek hedefleniyordu.
Henüz taslak halinde olan stratejik talimatlar aşağıdakileri içeriyor: - Alanın mevcut durumunun temsili
/ sentezlenmesi. Bu amaçla, mimarlık ve tasarım kayıtlarına yönelik iyi uygulamaları bilgilendirecek ortak dijital küratörlük çabalarının haritalandırılması; 3D ve VR verilerinin korunmasıyla ilgilenen toplulukların koruma ihtiyaçları ile arşiv kurumları arasındaki ortaklıkları ve kopuklukları belirleme.
- Dijital mimarlık tasarımı kayıtlarına dair kurumlar arası koordinasyonu başlatmak ve geliştirmek, farkı alan ve disiplinlerden paydaşlar arasında bağlantılar kurmak. Bu amaçla, standart geliştirme gibi ortak hedeflerin belirlenmesi. Bu alanda yapılacak çalışmalar, dijital tasarım ve 3D verilerin korunmasına yönelik genel bir anlayışa katkıda bulunmak için farklı topluluklarla çalışma planları oluşturmak amacıyla topluluk katılım planı hazırlamayı içeriyor.
- Bir topluluk katılım planı oluşturmak.
Bu plan, paydaş toplulukları ve koruma standartlarında ve dijital korumayı destekleyen mevcut teknolojinin kullanımında toplulukların ortaklaşa yapabileceği çalışmaları tanımlayacak. IMLS’in sağladığı hibeyle yürütülen çalışmaların 3 ile 5 yıl sürdürülmesine olanak sağlayacak bir dijital mimarlık ve tasarım kayıtları koalisyon yönetimi yapısı ve sürdürülebilirliği geliştirmek hedefleniyor. Bu çalışma, projeyi ileriye taşıyabilecek, hibe alması muhtemel, mütevazı projelerin belirlenmesini içerecektir. - Topluluğun dijital tasarım kayıtlarını koruma yetisi ve kapasitesini geliştirmek. Bunun için, içerik oluşturucuları ve koruma uzmanları, küratörler/arşivciler arasında karşılıklı ilişkiler için “iyi uygulamalar” geliştirilecek; arşivlemeyi yürüten çok paydaşlı ekipleri finanse etmek için kısa vadeli bir mikro hibe programı ile dijital tasarım kayıtlarının korunması konusunda profesyonel gelişim programları hazırlanacak.
Haziran 2018 itibariyle Steering Group stratejik talimatlara son şeklini veriyor. Dijital tasarım kayıtlarının korunmasının önemi üzerine bir topluluk bildirisinin yanısıra birlikte çalışacak toplulukların oluşturacağı koalisyonun yapısını özetleyen bir belge üzerinde de çalışıyoruz. Bu topluluklar; mimarlar, yazılım sektörü/satıcıları, mimarlık tarihçileri, arşivciler, dijital koruma uzmanları,
3D ve VR konusunda diğer alanlarda uzman kişiler ve teknoloji uzmanlarından oluşuyor. Bu geniş çaplı topluluğu oluşturan paydaşların, dijital tasarım kayıtlarının uzun vadede muhafaza edilmesini mümkün kılacak bir “altyapı” (teknolojik araçlar, dijital koruma araçları, koruma için gerekli topluluk standartları, değerlendirme standartları ve arşiv toplama kılavuzları) oluşturmaları gerekiyor.
Dijital tasarım kayıtlarının korunması, pek çok farklı alandan uzmanın katılımını gerektiren, oldukça karmaşık bir hedef. Farklı alanlardan uzmanların birlikte çalışması, yeni uygulamaların geliştirilmesinde önemli bir rol oynayacak; farklı türde ve büyüklükte kurumların gelişmesini ve ilerlemesini destekleyen standartların oluşturulmasıyla neticelenecektir. Ann Baird Whiteside, Harvard University Graduate School of Design, Kütüphaneci / Bilişim Hizmetleri Dekan Yardımcısı