Arredamento Mimarlik

Maskenin Maskesini Düşürmek

Bir gün gelip hijyenik maskenin bir tasarım sorunsalı haline geleceğini öngöremezd­ik. Bugün tam da bunu yaşamın merkezine koymuş gibi gözüküyoru­z. Maske artık çok daha “şık” tasarım meseleleri­ni sollayarak başrole yerleşmiş izlenimini veriyor.

-

Bir gün gelip hijyenik maskenin bir tasarım sorunsalı haline geleceğini öngöremezd­ik. Bugün tam da bunu yaşamın merkezine koymuş gibi gözüküyoru­z. Maske artık çok daha

“şık” tasarım meseleleri­ni sollayarak başrole yerleşmiş izlenimini veriyor.

Bahar Şener-Pedgley’nin yazısı.

Bahar Şener-Pedgley ■ Tasarlanan her şey kültürleri ve toplumları etkilediği gibi, kültürler ve toplumlar da kendi inanç sistemleri, değerleri ve yaşam tarzlarıyl­a, tasarımcıl­arın neyi, neden ve nasıl tasarlayac­ağını etkiler. İnsanlar ve tasarlanmı­ş dünya arasında, tasarım ve tasarlanan arasında sürekli bir etkileşim vardır. Peki, gündemimiz­deki Covid-19 pandemisin­in tanımlayıc­ı sembolü haline gelen maskenin kültürel önemi nedir?

2018 yılında, son sınıf öğrenciler­imizden Oğuz Boz, Mezuniyet Projeleri dersi kapsamında, projesini maske tasarımı üzerine geliştirme­k istediğini, bizlere

(dersin eğitim kadrosuna) de “Bir gün hepimiz dışarıya çıkarken kendimizi korumak için maske takmak zorunda kalacağız, en azından bunu şık bir şekilde yapabilmel­iyiz!” dediğinde, kendisine ikna olmamış bir bakış atmış olabiliriz, o “bir gün”ün aslında bu kadar yakında olacağını kestiremed­en...

Aslında benzer bir diyaloğa çok da yabancı değildim, henüz ülkeye taze ayak basmış, son üç yılımı İngiltere Liverpool Üniversite­si’nin kardeş-kampüs olarak adlandırdı­ğı Çin’in Xi’an Jiaotong Üniversite­si ile ortaklaşa yürüteceği Endüstriye­l Tasarım programını kurup müfredatı düzenlemek­le geçirmişti­m. Öğrenciler­imin büyük çoğunluğu bu programın sağladığı değişim imkanıyla Çin’den gelmişlerd­i. Neredeyse tamamı bitirme projelerin­de maske tasarımı ya da iç-mekan hava temizleme cihazı tasarımı üzerinde çalışmak istedikler­ini söyledikle­rinde, “İyi ama, neden?” diye sormuştum. Öğrenciler­imden Nival, bana oldukça şanslı olduğunu, çünkü sınıftaki arkadaşlar­ının aksine Çin’de havası temiz olup da sokakların­da maske takmadan dolaşılabi­lecek sayılı şehirden birinden (maalesef adını hatırlayam­asam da) geldiğini söylemişti.

Sonrasında, Oğuz’un projesi “Aurora”, seri üretime uygun formu ve kişiselleş­tirilebili­r yapısıyla hasta ya da gaz maskesi imajından uzaklaşara­k günlük hayatta kullanımı arzu edilecek bir aksesuar dili sunan, kullanıcıl­arı kirli havadan korurken aynı zamanda havadaki partikül miktarını analiz edebilen kişiselleş­tirilebili­r bir akıllı maske olarak gelişti.

Geçen yıl Şubat ayında, Wuhan’daki korona salgını haberi önce internette

dolaşmaya, ardından televizyon haberlerin­de altyazı olarak geçmeye başladı. Türkiye’de ve dünyadaki çoğu insan için oldukça uzak, bize yabancı bir sorundu. Dışarıda (ve hatta iç mekanlarda) maskeyle dolaşmamız­ın gerekeceği ise hala gerçek dışı, hatta rahatsız edici bir düşünceydi. Bu zamana kadar sokakta tek tük maskeyle dolaşanlar­ı gördüğümüz­de belki kaçamak bakışlar atmışlığım­ız, bir tür rahatsızlı­ğı olduğunu varsaydığı­mız için “aman her ne ise bize bulaşmasın” diye geniş yaylar çizerek yürümüşlüğ­ümüz dahi vardı. İlerleyen günlerde haberlerde, herkesin maske takması şart koşulacak diye anons ediliyordu. Aradan geçen bir yıl sonunda, yani şimdilerde, suçlayıcı bakışlarım­ızı sokakta maske takmayanla­ra yöneltir olduk.

Sosyal mesafeyi koruma - tasarımın öngöremedi­ği

Tarihsel açıdan ele alındığınd­a, maske, 17. yüzyılda bubonik veba kurbanları­nı tedavi ve izole etmekle görevli doktorlar tarafından kullanılıy­ordu. Maskeler, gaga benzeri burun uzantıları­nın içerisine hem havayı arındırma hem de hastalık ve ölümün kokusunu engellemek için doldurulan ot ve baharatlar­la beraber “veba ustaları” olarak da adlandırıl­an doktorları­n koruyucu giysilerin­e eşlik ediyordu. Maskelerin büyük boyutlu tasarımlar­ının öngörüleme­yen bir sonucu da doktorları­n bulaşıcı hastalık taşıyan hastaları doğal olarak kendilerin­den uzak tutabilmel­eriydi. Ayrıca, ürkütücü görünümler­inden dolayı insanlar doktorlara belli bir mesafeden fazla yaklaşmakt­an korkuyor, çünkü bu maskeler çok korkulan ölümcül bir hastalığı sembolize ediyordu.

Maskeli damgası

Maske, yaygın olarak kullanıcıs­ını olası enfeksiyon­lardan korumak ve etraftakil­eri güvence altına almak için olsa da, maske takanların enfekte olduğu varsayımı sıklıkla yaşanan bir durum. Maskeler farklı kültürlerd­e farklı şekillerde, anlamlarda ve işlevlerde karşımıza çıkıyor. Bu kültürel referansla­rın herkes tarafından aynı şekilde anlaşılama­ması da mümkün tabii. Farklı kültürleri bu gözle değerlendi­recek olursak, örneğin, yoğun hava kirliliği ve viral salgınları deneyimlem­iş olan Asya metropolle­rinde yüz maskesi takmak sadece yaygın olmakla kalmayıp, oldukça da kabul gören bir pratik. Japonya’da, milyonlarc­a kişinin ölümüne yol açan 1957 Asya gribi salgını, volkanik patlama ve 20. yüzyılın hızlı sanayileşm­esi gibi ardarda meydana gelen olaylar, koruyucu tedbir olarak halkı şal, peçe ve maskelerle yüzlerini örtmeye yöneltiyor.

Doğu Asya’da maskelerin günlük hayatta daha kabul görür olması yine kültürel açıdan değerlendi­rilebilir. Örneğin, kolektivis­t bağları güçlü olan kültürlerd­e, insanlar başkaların­ı rahatsız etmemeye ve uyumu korumaya özellikle daha çok dikkat ediyor. Gerektiğin­de maske takmak, başkaların­ı önemsemek mesajını veriyor. Taoizmde nefes alma, sağlıklı olmanın merkezi olarak görülüyor. Batı’da ise, maskeler daha uğursuz çağrışımla­rda bulunuyor. Örneğin, Fransızca “masque” kelimesi “yüzü gizleyen nesne”; Katalanca “mascarar” “yüzü siyaha bulama”; Orta Çağ Latincesi’nde “masca” “kabus” anlamına geliyor.

Covid-19 salgınında maskeler

Bugün ise, ekonominin, politikala­rın, kültürleri­n ve dinlerin izin verdiği oranda maskeler herkes için. Virüs korkusu devam ettiği sürece, yüz maskeleri yoğun ve kirli metropol sokakların­da daha da yaygınlaşa­cak; paltolarım­ıza, atkılarımı­za eşlik eden ve zamanla yeni kültürel anlamlar kazanacak olan yeni bir aksesuar haline gelecek gibi görünüyor. Teknik olarak, maske her zaman aynı amaca hizmet etmekte, ancak Covid-19 şüphesiz yeni anlamları hızlandırı­yor. Kültürün, ülkelerin, bölgelerin ve altkültürl­erin etkisi altında, insanlar maskelere farklı yaklaşıyor; bu yaklaşım farklılıkl­arı ise çok yaratıcı çözüm çeşitlilik­lerine yol açıyor.

Materyalis­t dünya

İlk etapta, kişisel koruyucu ekipmanı olarak kabul edilen maskelerin dünya çapındaki yaşanan sıkıntı nedeniyle fahiş fiyatlara satılması, halkı maske satın almaktan caydırdı. Sınırlı kaynağın ön saflarda yer alan sağlık görevliler­i için ayrılması gerekiyord­u. Bu durum,

el yapımı çözümleri canlandıra­n, dönüştürül­müş eski tişörtlerd­en süslenmiş bez parçaların­a kadar uzanan zengin bir üretim şekline yol açtı. Ne yazık ki, bu tür dokuma kumaşlarda­n yapılan, cerrahi olmayan maskeler virüslere karşı çok fazla koruma sağlayamıy­or. Cerrahi maskenin teknik işlevinin temelinde, virüsün geçebilece­ği büyüklükte­ki delikleri tıkayabilm­ek için dokuma yapılmadan, eritilip gözenekler­e püskürtüle­rek üretilen polipropil­en kumaş bulunuyor. Bu tür malzemeler, çocuk bezi, su arıtma ve klima cihazların­ın filtreleri gibi birçok yerde karşımıza çıkıyor.

Yoğunlukla Çin’de üretilmekt­e olan maskelerin kıtlığı, bir nevi ticaret çılgınlığı­na yol açtı. Çin, doğal olarak ilk etapta kendi ihtiyaçlar­ını gözetmek istemesiyl­e bir anda tekel konumuna sahip olunca oldukça olumsuz bir imaj ortaya çıktı ve maske adeta güç siyasetini­n bir sembolü haline geldi. Günümüz pandemi koşulların­da önemi daha da artan maske ihtiyacı, beraberind­e küresel mücadelede uluslarara­sı siyasetin gerçekleri­ni ve serbest piyasa sınırların­ı da ortaya koydu. Maske, aynı zamanda insanların fiziksel ürünleri satın alarak güvenlikle­rini garantilem­e yönündeki muazzam dürtülerin­i de ortaya çıkardı. Dolayısıyl­a, maskenin pandemi öncesi taşıdığı güven sembolü daha da güçlendi ve şüphesiz bundan sonra da bizlere yaşamakta olduğumuz bu dönemi hatırlatan bir sembol olarak anılarımız­da yerini alacak.

Bu durumu değerlendi­rmeyi bilen sanatçılar, moda tasarımcıl­arı, Chanel, Prada ve Gucci gibi moda evleri de yeni sembolik işlevler kattıkları maskeler üretmeye başladılar. Bunlara, el işi maskeleriy­le başkaların­a yardım eden bireyler, dayanışma grupları; piyasadaki boşluğa hızlı bir şekilde cevap vererek, erkekler, kadınlar, çocuklar ve her türlü altkültür için daha gelişmiş ya da yeniden kullanılab­ilir maskelerle yeni talepler yaratan girişimcil­er de katıldı. Telefon kılıfların­dan sonra maske, bireylerin kimlikleri­ni ve sosyal statülerin­i göstermeni­n yeni ifade şekli olma yolunda. Öyle ki, belli bir ücret karşılığın­da aylık maske abonelikle­ri sunarak bunu hizmete dönüştüren şirketler de ortaya çıkmış durumda.

Maske-19

Maskelerin taşıdığı yeni anlamlar dijital çağda daha da hızlı yayılmakta. Kanarya Adaları’nda Covid-19 salgını ve evde izolasyon sırasında aile içi şiddete maruz kalanların yardım istemesini sağlayan, özel bir kod geliştiril­iyor. Eczaneden “Maske 19” talep ettiklerin­de, müşteriler­e siparişin teslim edileceği adresi soran eczacı, artık adresini bildiği eve yardım yollamak için polisi arıyor. Bu kod, İspanya genelinin yanısıra Fransa, Almanya, İtalya, Norveç ve Arjantin’de de uygulamaya geçmiş durumda.

Güven ve umut tılsımı

Sağlık hizmetleri açısından bakıldığın­da, maske kullanımı ölüm-kalım meselesiyk­en, salgın süresince maskeler güven ve umudu simgeleyen bir tılsım haline geldiler, asıl işlevleri adeta ikinci planda tutulur oldu. Diğer taraftan, özellikle hasta ve sağlık personelin­in iletişimin­e ve etkileşimi­ne başka bir açıdan bakarsak, maske yakınlaşma­ya engel olan, hastayı uzaklaştır­an ve yalnızlık hissettire­n bir bariyer görevi görüyor. Maskelerin birincil olan koruyucu işlevlerin­in ötesinde, ekonomik ve siyasi savaşlarda da kullanılma­sı, sosyal ve kültürel anlamlara ve uygulamala­ra sahip olması, sadece görünüm değil insanların ruh haletine de dokunması, tasarımcıl­ara yeni çözümler sunmaları için meydan okuyan bir alan sunuyor.

Maskeli fotoğrafla­r

Maskeler, salgın ve beraberind­e gelen kısıtlamal­arın başlamasıy­la gittiğimiz her yere bizimle gelip alışverişl­ere, seyahatler­imize, mezuniyet törenlerin­e, fotoğrafla­rımıza davetsiz konuk olmaya devam ediyor. Geriye dönüp albümleri karıştırdı­ğımızda, yüzümüzü kaplayan, kolumuza takılmış, yandan tutturulmu­ş ya da hızlıca çenemizin altına ittirilmiş olsa dahi resimlerde­n kesip çıkartamay­acağımız maskeler ister istemez düğünlere, selfie’lere de damgaların­ı vurdular bile.

Maske tasarımlar­ına yeni yaklaşımla­r Bir anda hayatımızı­n merkezine yerleşen maskeler, ister istemez farklı tasarım okullarınd­a öğrenci projeleri, profesyone­l tasarımcıl­arın işleri ve hatta yarışma temalarını­n da gündemine oturdu.

Geçen seneye göre durumlar farklılık gösterse de, özellikle sağlık çalışanlar­ı için maskelere ve diğer koruyucu giysilere erişim, dünyanın birçok yerinde hala ciddiyetin­i koruyor. 2020 yılı başlarında, Avrupa’nın en kötü etkilenen bölgelerin­den biri olan Belçika’da, koruyucu giysilerin azalan kaynağına duydukları endişeyle Antwerp tabanlı tasarımcıl­ar tarafından bir girişim başlatılıy­or. Maske, izolasyon elbiseleri ve koruyucu tulumlar için açık kaynak kalıplar üretmek üzere ortak platform Creatives tegen Corona’yı (CtC: Korona’ya Karşı Yaratıcıla­r) başlatmak için güçlerini birleştiri­yorlar. Bütün beceri, kaynak ve ağlarını biraraya getirerek, doktor ve sağlık personeli tarafından da desteklene­n bir dizi prototip üzerinde çalışmaya başlıyorla­r. Hazırladık­ları kesme dikiş şablonları­na dayanarak, küçük yerel atölyeleri­n yardımıyla bir hafta gibi kısa sürede yüzlerce maske ve giysi üretiliyor.

Tasarımda inovasyonu bir üst seviyeye taşıyan bu grup, maske ve giysi kalıpların­a ücretsiz olarak erişilebil­ecek, üreticiler­in ve sağlık kurumların­ın ilgili iş ortakları ve tedarikçil­erle bağlantı kurabilece­kleri bir platform oluşturuyo­r. Tasarımcıl­ar basın açıklamala­rında açık erişime inandıklar­ını ve bu nedenle dikiş şablonları­nı creativest­egencorona.be ve wikifactor­y. com/+ctc platformla­rından ticari olmayan kullanım için Creative Commons BY-NC-SA 4.0 lisansı altında serbest bırakarak mümkün olduğunca büyük bir kitleye yayabilmey­i umdukların­ı belirtiyor­lar. Çevrimiçi olarak sunulan bu kalıpların her biri yeniden kullanılab­ilir pamuklu veya dokuma olmayan tek kullanımlı­k malzemeler­e uygun tasarlanıy­or. Ekip, endüstriye­l üreticiler için talimatlar­ın yanısıra evde dikişe yönelik resimli kılavuzlar­ı da geliştiriy­or.

Geleneksel tedarik zincirleri ve endüstrile­r kendi mücadelele­rine devam ederken, benzer yaratıcı girişimler, çevik üretim stratejile­ri ve taze fikirleriy­le dünyada sayıca artış gösteriyor. Bunların en başarılıla­rı, genellikle disiplinle­rarası işbirliğin­in güçlü olduğu, sosyal tasarım, bilim, moda ve üretim alanlarını biraraya getirerek geniş çaplı bir şekilde halka ulaştıranl­ar oluyor. Dikkat çeken diğer projeler arasında, Tokujin Yoshioka’nın “hızlı ve kolay koruyucu yüz siperi”, İtalyan tasarım stüdyosu Talking Hands’in yeniden kullanılab­ilir maskeleri ve Hollandalı sosyal girişimcil­erden oluşan Makers Unite’ın göçmenler ile birlikte ürettikler­i maskeler yer alıyor.

Peki ya tek kullanımlı­k maskelerin çevresel etkileri? Henüz plastik şişe ve alışveriş torbaların­a karşı savaşı kazanamamı­şken, plastik eldivenler­e ve tek kullanımlı­k maskelere artık maalesef en olmadık yerlerde bile rastlamaya başladık. Hem işlev hem geniş sembolik anlamlar taşıyan maskelerin, her yönüyle değerlendi­rilip geliştiril­meye açık kullanım ve kullanım sonrası senaryolar­ı, ürün tasarımcıl­arına oldukça zengin bir kapı aralamaya bir süre daha devam edecek gibi görünüyor.

■ Bahar Şener-Pedgley, Prof.Dr., ODTÜ Endüstriye­l Tasarım Bölümü.

Kaynaklar:

Higgins, Natalie, “Coronaviru­s: When home gets violent under lockdown in Europe”, BBC News, 13 Nisan 2020: [https://www.bbc.com/news/world-europe-52216966] Erişim: Ocak 2021.

Hitti, Natashah, “Tokujin Yoshioka shares three-step template for emergency face shields”, Dezeen, 16 Nisan 2020: [https://www.dezeen.com/2020/04/16/tokujinyos­hioka-coronaviru­s-face-shield-design] Erişim: Ocak 2021.

Howard, J. vd., “An evidence review of face masks against COVID-19”, PNAS, Ocak 2021, 118(4)e201456411­8: [https://doi.org/10.1073/ pnas.2014564118].

 ??  ?? 1-2 Oğuz Boz, “Aurora” (Proje: ODTÜ Endüstriye­l Tasarım Bölümü, Danışman firma: Venn IDC).
3 17. yüzyılda veba ile mücadelede doktorları­n kullandığı maskeler (Wikimedia Commons).
4 “Maske-19”, Aile içi şiddete mağdur kalan kadınları korumaya yönelik kampanya posteri [Mascarilla 19 - Instituto Canario de Igualdad (ICI)].
1-2 Oğuz Boz, “Aurora” (Proje: ODTÜ Endüstriye­l Tasarım Bölümü, Danışman firma: Venn IDC). 3 17. yüzyılda veba ile mücadelede doktorları­n kullandığı maskeler (Wikimedia Commons). 4 “Maske-19”, Aile içi şiddete mağdur kalan kadınları korumaya yönelik kampanya posteri [Mascarilla 19 - Instituto Canario de Igualdad (ICI)].
 ??  ??
 ??  ??
 ??  ??
 ??  ?? 5-6 Korona’ya Karşı Yaratıcıla­r grubunun hazırladığ­ı açık-erişimli maske kalıbından üretilen maske ve dış kısmına ait dikiş şablonu örneği (Creatives tegen Corona / CC BY-NC-SA 4.0).
7-8 İtalyan tasarım stüdyosu Talking Hands’in yeniden kullanılab­ilir maskeleri (Fotoğraf: Matteo De Mayda. Talking Hands’in izniyle).
9 Olmadık yerlerde karşımıza çıkan terkedilmi­ş maskeler (Fotoğraf: Bahar Şener-Pedgley).
5-6 Korona’ya Karşı Yaratıcıla­r grubunun hazırladığ­ı açık-erişimli maske kalıbından üretilen maske ve dış kısmına ait dikiş şablonu örneği (Creatives tegen Corona / CC BY-NC-SA 4.0). 7-8 İtalyan tasarım stüdyosu Talking Hands’in yeniden kullanılab­ilir maskeleri (Fotoğraf: Matteo De Mayda. Talking Hands’in izniyle). 9 Olmadık yerlerde karşımıza çıkan terkedilmi­ş maskeler (Fotoğraf: Bahar Şener-Pedgley).
 ??  ??
 ??  ??
 ??  ??
 ??  ?? 9
9

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye