Marseillaise dünyaya yayılıyor

“Serenissima” (en huzurlu belde) Venedik Cumhuriyeti 1797 yazında Fransız devrim ordusunun komutanı Napoléon Bonaparte tarafından fethedilince Marseillaise’in İtalyanca versiyonu ortaya çıktı.

1875’te Rus devrimci Piyotr Lavrov Marseillaise’i, “İşçilerin Marseillaise’i” (Raboçaya Marselyeza) adı altında yeni sözlerle Rusçaya uyarladı. Bu marş, “haydi yıkalım eski dünyayı” diye başlıyordu.1900 yılında bu marşı söyleyen Ruslar polis tarafından tutuklanıyordu. 1917’de Şubat Devrimi’nden sonra Rusya’ya dönen Vladimir Lenin Petrograd’da Marseillaise söylenerek karşılanmıştı. Ekim ayındaki Bolşevik Devrimi’nden sonra “İşçilerin Marseillaise’i” kısa bir süre Sovyetler’in marşı olarak kabul edildi. Daha sonra Sovyetler’in marşı “Enternasyonal” olacaktır.

İspanya’da 1931 yılında ilan edilen İkinci Cumhuriyet’in ilk günlerinde bazı İspanyollar milli marş olarak İspanyolca veya Katalanca Marseillaise’i söylediler.

Mao, 1935’teki Uzun Yürüyüş’e katılanları Marseillaise söyleterek canlı tutuyordu.

Şili’de seçimle işbaşına gelen sosyalist hükümetin lideri Salvador Allende döneminde “İşçilerin Marseillaise’i” yaygın olarak söyleniyordu. 1973 sonbaharında Allende’yi deviren askeri cunta bu marşın söylenmesini yasakladı.

Liverpool’lu efsanevi topluluk Beatles “All You Need Is Love” şarkısının uluslararası baskısında girişte Marseillaise’in ilk notalarını kullanmıştı.

Ünlü Fransız teknik direktör Arsène Wenger Japonya’da Nagoya Grampus kulübünü çalıştırırken taraftarlar takımlarını desteklemek için tribünlerde Marseillaise’i söylüyorlardı.

Ulusal Cephe’nin lideri Jean-marie Le Pen, Fransa’da düzenlenen 1998 Dünya Kupası’nda Fransız milli takımında çok sayıda “renkli” oyuncunun yer aldığını söylemiş ve bu futbolcuları Marseillaise’i söylememek ve bilmemekle suçlamıştı. Birisi hariç Fransız milli takımının bütün oyuncuları Le Pen’e final maçında birbirlerine sarılarak söyledikleri Marseillaise’le yanıt verdiler. Final maçında Marseillaise’i söylemeyen tek milli oyuncu Christian Karambeu’ydü. Nedeni ise Karembeu’nün Afrika kökenli atalarının hayvanat bahçesinde teşhir edilmesiydi.