“Kuva-yi Muhammediye” komutanı
Padişahın hizmetinde: Ahmet Anzavur
Bigalı bir Çerkes olan Ahmet Anzavur emekli bir jandarma binbaşısıydı. Jandarmayken Çakırcalı Mehmet Efe’yi ölü ele geçirmekle ünlenmişti.
28 Eylül 1919’da isyan bayrağını açtı. Mustafa
Kemal’in ülkeyi Yunanlardan ve Ermenilerden korumak için “itimatname-i hümayun”a sahip olduğu yalanını söylediğini ifade ederek, din, hilafet ve saltanat için kanının son damlasını akıtmaya hazır olduğunu açıkladı. Adamlarıyla birlikte Susurluk’a gelen Ahmet Anzavur burada 40 kadar eri çetesine katarak Balıkesir’e doğru ilerlemeye başladı. 16 Kasım 1919’da 61’inci Tümen komutanı Kâzım İnanç komutasındaki birlikler tarafından bozguna uğratıldı. Kendisi kaçtı.
27 Kasım 1919 tarihinde İstanbul’da faaliyet gösteren İngiliz Muhipleri Cemiyeti Sultan Vahdettin’e bir muhtıra vererek padişaha ve hükümete sadık olan Ahmet Anzavur’a karşı hükümet gücünün kullanılmasını protesto etti.
Londra Konferansı’nda İstanbul’un Türklerin elinde
kalacağının açıklanmasından sonra Ahmet Anzavur’un ikinci kez isyan bayrağını açtığı görülüyor. 16 Şubat 1920’de Ahmet Anzavur komutasındaki isyancılar Biga’ya saldırdı. Burada Akbaş baskınını yapan Kuva-yi Milliyeci Hamdi
Bey ve arkadaşlarını öldürüldü. Daha sonra Akbaş baskınında ele geçirilen silahları almak üzere Yenice’ye saldırdı. Buradaki Kuvayi Milliyeciler geri çekildi, ama bunu yapmadan önce Akbaş baskınında ele geçirilen cephane havaya uçuruldu. Bu süreçte Ahmet Anzavur kendini “Kuva-yi Muhammediye” komutanı olarak tanıtıyordu. Aznavur 4 Nisan’da Gönen’e saldırdı ve ele geçirdi.
Bu dönemde İstanbul’daki İngiliz Yüksek komiseri Robbeck’le görüşen Sadrazam Damat Ferit Kuva-yi Milliye’ye karşı mücadelede fiziksel güç kullanmak gerekeceğini, bunun için Ahmet Anzavur’a paşa rütbesi verildiğini, ayrıca Karesi mutasarrıfı yapıldığını açıkladı.
Ahmet Anzavur ve adamlarını yok etmek üzere Çerkes Ethem liderliğinde 2 bin kişilik bir Kuva-yi Milliye birliği hazırlandı. İki kuvvet 15 Nisan’da Susurluk yakınlarındaki Yahyaköy’de karşılaştı. 16 Nisan’daki kuvvetli çarpışmalarda Ahmet Anzavur birlikleri yenildi. Bu çarpışmada Anzavur da yaralanmıştı, ama kaçmayı başardı. Anzavur 19 Nisan’da Karabiga’ya geldi. Buradan bir İngiliz gemisiyle İstanbul’a hareket etti. 1921’de öldürüldü.