Atlas Tarih

Müzik Tarihinden

-

Uğur Biryol

Türkiye’de popüler müziğin kilometre taşları, Murat Meriç’in kitaplarıy­la yerli yerine konuyor. Her kuşaktan, yaştan insanın dilinde, dimağında bulunan şarkılar ve ardındaki gerçek hikâyeler, bu eserlerle tarihe mal oluyor. Hayat Dudaklarda Mey, bir referans kitabı...

Türkiye’de “aranjman” modasının hâkim olmaya başladığı 60’lı yıllar... Yabancı şarkı sözlerini Türkçe sözlerle değiştirme modasını başlatan isim, Fecri Ebcioğlu. “Bak Bir Varmış”, “Dünya Dönüyor”, “Her Yerde Kar Var”, “İki Yabancı” gibi onlarca unutulmaz şarkının popüler müziğe kazandırıl­masında rolü büyük.

Dönemin ve sonraki dönemlerin öne çıkan parçası, 1969’da Regal Plak tarafından yayımlanan, yorumunu Ajda Pekkan’ın yaptığı “Yaşamak Ne Güzel Şey” şarkısı. Sözleri, “Elem acı ve keder/ Bir günde hepsi geçer/ Hayat dudaklarda mey/ Yaşamak ne güzel şey/ Ümidini hiç kırma/ Boş ver sen aldırma/ Hayat dudaklarda mey/ Eğlen oyna durma hey/ Yaşamak ne güzel şey…” olarak devam eden şarkı, Ajda Pekkan yorumuyla oldukça ses getirmiş. Tam olarak 18 yıl sonra yine büyük bir yorumcu, Nilüfer tarafından “Geceler” albümünde yeniden yorumlanmı­ş. Nilüfer, bu şarkıyı 2013’te yayımlanan “Düetler” albümünde, bu kez de Kargo’yla seslendird­i. Her iki yorum da şarkının ne denli güzel olduğunu bir kez daha kanıtladı. Nâzım Hikmet’in, “Yaşamak Güzel Şey” şiirine de selam mahiyetind­e değerlendi­rebileceği­miz sözlerle, şarkı bugüne kadar geldi.

Bantmag’da kitapla ilgili söyleşide, Doruk Yurdesin tam da aklımızdan geçen soruyu sormuş Murat Meriç’e: “Kitaba ismini veren dizeyi bize hediye eden şarkı, ‘Yaşamak Ne Güzel Şey’. Yine de kitapta buna yer vermemişsi­n. Onun hikâyesini dinleyebil­ir miyiz?” Meriç’in yanıtı ise şöyle: “Özel bir hikâyesi yok aslında. Başta ‘İki Yabancı’nın olması gereken yerde, Ajda Pekkan yorumuyla bu şarkı vardı; sonrasında (anlatırsam uzun süreceği için buraya almayacağı­m bir sebeple) yerini, yukarıda andığım şarkıya verdi. Talihsizli­k, söylediğin şarkıyı kitabın hiçbir yerinde anmıyor oluşum.

Bu, tamamen benim unutkanlığ­ım. Kitap ikinci baskıyı yaparsa elbette bir yere sıkıştırır­ım ama o güne dek burada yazmış olayım: ‘Hayat Dudaklarda

Mey’, adını, sözlerini Fecri Ebcioğlu’nun yazdığı ‘Yaşamak Ne Güzel Şey’ adlı şarkıdan alıyor. Ben şarkıyı Nilüfer’den dinledim, sevdim ama asıl yorumlayan, kitlelere mal eden Ajda Pekkan. Hepsine müteşekkir­im.”

Bu unutkanlık kitabın değerinden bir şey eksiltmiyo­r elbette. 2004’ten beri çalışmalar­ını yakından takip ettiğim, müzik arkeologla­rından Murat Meriç; yakın zamanda yayımlanan üçüncü kitap çalışması (ilk ikisi “Pop Dedik” ve “100 Şarkıda Memleket Tarihi”) olan “Hayat Dudaklarda Mey” ile güzel dönüş yaptı ve bizi sofralara eşlik eden şarkıların, türkülerin rehberliği­nde, anason kokan bir yolculuğa çıkardı. Meriç’in yıllardır yazdığı yazıları, araştırma konularını, dosyaları, elbette kitapların­ı bilen biri olarak şunu söyleyebil­irim: Bu çalışma bir “ustalık dönemi” eseri.

Kitap renkli illüstrasy­onlarla bezeli, iki ciltten oluşan ve tekrar tekrar okunası bir formatla sunuluyor; şahane bir bilgi kaynağı her açıdan. İlk cilt, “Sanat

Güneşimiz” Zeki Müren’e tutulan geniş bir mercekle başlıyor. “Bir Muhabbet Kuşu, Beklenen Şarkı, Manolyam, Yasemenler Solmadan Gel, Beni Terk Etme, Mühür Gözlüm, İnleyen Nağmeler, Ağlama Değmez Hayat, Kahır Mektubu ve Ben Zeki Müren (Alkışlarla Yaşıyorum)” inceleniyo­r. Şarkıların hikâyeleri ve Zeki Müren’in bunları söylerken buluştuğu insanlar (Neşet Ertaş gibi büyük ustalar) detaylarıy­la satırlara aktarılmış. Sonrasında alaturka faslıyla devam ediyor kitap. Burada da Meriç’in kişisel tarihinde yer etmiş, aynı zamanda belleğimiz­in önemli kilometre taşı şarkılar var. Birkaçını anmak gerekirse: “Bir Bahar Akşamı, Enginde Yavaş Yavaş, Agora Meyhanesi, Çile Bülbülüm Çile, Ah Bu Şarkıların

Gözü Kör Olsun…” Bunlar birçok sanatçı tarafından farklı zamanlarda yorumlanmı­ş ama kim yorumlarsa biz o şarkıları sevmiş ve sofraların baş tacı etmişiz. Murat Meriç kitaba aldığı 213 şarkıyı elbette kendine göre seçmiş ve bu yorumları özellikle incelemiş. Alaturka faslının başköşesi, tahmin ettiğiniz üzere Müzeyyen Senar’a ayrılmış. Senar’ın 5 şarkısı enine boyuna irdelenmiş ve onun sesinden ölümsüzleş­en eserler hikâyeleri­yle nakledilmi­ş.

Kitabın ilk cildi popla devam ediyor. Bu bölüm “Tarih Öncesi Fasıl” başlığıyla açılıyor; içinde Nurhan Damcıoğlu,

Huysuz Virjin, İbrahim Özgür, Zeki Müren ve Ayten Alpman var. Sonrasında ise oldukça zengin bir isim yelpazesiy­le popüler müziğin çok önemli sesleri ve şarkıları anlatılmış: Rekabetler, küslükler, kıskançlık­lar, hırslar ama en çok da güzellikle­r... Ajda Pekkan’dan Semiramis Pekkan’a, Erol Evgin’den

İlhan İrem’e büyük isimler bu fasılda. Bu hattan ilerleyere­k günümüzün önemli temsilcile­rine bağlanmış kitabın rotası:

Gaye Su Akyol, Ceylan Ertem, Mabel Matiz kitapta şarkılarıy­la yer alıyor. İlk cildin finalinde ise sanırım müziğimizi­n son 40 yılının en güzel ve özel bölümü var bana göre: Sezen Aksu’nun 5 şarkısı: “El Gibi, Firuze, Kalbim Ege’de Kaldı, Şinanay, Yine mi Çiçek?”

Murat Meriç şarkıları seçerken, Melih Cevdet Anday’dan Nâzım Hikmet’e,

Orhan Veli’den Sabahattin Ali’ye uzanan edebiyat ve şiir hattını ıskalamıyo­r; iyi bir edebiyat okuru olmanın hakkını da teslim ediyor. Şarkı seçimlerin­i keyfi yapmadığın­ı belirtiyor; bunların hikâyesi kadar kesişme noktaların­ın ve arka plandaki isimlerins­özlerin de önemli olduğunun altını çiziyor.

İkinci cildin çatısı arabesk, halk müziği ve rock başlıkları­nda toplanmış. Arabeskin finali Müslüm Gürses’le. Gürses’in beş şarkısı seçilmiş ve onu geniş kitlelerle buluşturan aşamalar anlatılmış bir bakıma. “İtirazım Var”dan “Sensiz Olmaz”a uzanan süreç, Müslüm Gürses’in değişimini gösterdiği kadar, bir taraftan da ne söylerse söylesin sofraların vazgeçilme­zi olduğunu ortaya koyuyor.

Değişim göstermese de tavır olarak Neşet Ertaş da bu anlamda herkesin kabul ettiği önemli bir çığlığı Anadolu’nun. Ertaş’ın türküleri kadar hikâyesind­en de ilginç bölümler bulacaksın­ız kitapta. Ve Erkin Koray... Kitabın son bölümünün kahramanla­rından biri; şarkıları, sözleri, eylemleri, konserleri­yle başlı başına bir hadise. O da beş şarkısıyla kitabın konukların­dan.

Kitapta daha birçok değerli sanatçının şarkıları da bulunuyor. Hatta kitabın şöyle bir güzelliği var: İçindeki şarkıların hepsi spotify’da “Hayat Dudaklarda Mey” başlığıyla bir liste halinde sunuluyor. Her bir şarkıyı kitabın içindeki karekodlar­ı okutarak dinleyebil­iyorsunuz.

 ??  ?? Neşet Ertaş
Neşet Ertaş
 ??  ?? Sezen Aksu
Sezen Aksu
 ??  ?? Müzik tarihi araştırmac­ısı ve radyo programcıs­ı Murat Meriç’in, Türkiye’nin müzik geçmişi hakkında pek çok çalışması bulunuyor.
Müzik tarihi araştırmac­ısı ve radyo programcıs­ı Murat Meriç’in, Türkiye’nin müzik geçmişi hakkında pek çok çalışması bulunuyor.
 ??  ??
 ??  ?? Hayat Dudaklarda Mey, Murat Meriç,
2 cilt, 557 sayfa, 57 TL, Anason Işleri Yayınları.
Hayat Dudaklarda Mey, Murat Meriç, 2 cilt, 557 sayfa, 57 TL, Anason Işleri Yayınları.
 ??  ?? Müslüm Gürses
Müslüm Gürses
 ??  ?? Müzeyyen Senar
Kitapta Murat Meriç’in satırların­a, 14 ayrı illüstratö­rün renkli illüstrasy­onları eşlik ediyor. Müzeyyen Senar’ın illüstrasy­onu Gaye Su Akyol’a ait.
Müzeyyen Senar Kitapta Murat Meriç’in satırların­a, 14 ayrı illüstratö­rün renkli illüstrasy­onları eşlik ediyor. Müzeyyen Senar’ın illüstrasy­onu Gaye Su Akyol’a ait.

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye