Atlas Tarih

KITAP CINININ PEŞINDE

Ankara’da Sanat Kitabevi tarafından yayımlanan Kebikeç kitabiyat dergisi, 25 yılını doldurdu. Yayıncı ve sahaf Ahmet Yüksel, “En az bir çeyrek yüzyılı daha çıkarmayı göze alabiliriz” diyor.

- RÖPORTAJ: KANSU ŞARMAN

Yirmi yıldan fazla olmuş Ankara’da Sanat Kitabevi/ Sahaf’ın sahibi ve Kebikeç dergisinin yayıncısı Ahmet Yüksel ile Popüler Tarih dergisi (Eylül 2000) için röportaj yapalı. O zaman Kebikeç henüz 5 yaşındaymı­ş. Ahmet Yüksel bu röportajda Ankaralı sahaflar, kitap meraklılar­ı ve sahaflık mesleğine dair bilgiler verip şöyle demiş: “Her ne kadar İstanbul’dan bakınca Ankara ‘taşra’ görünse de içinde ayrı bir nefaset olduğunu bilen bilir. Biz sahaflar olarak, İstanbul ve Ankara’da zaten bir avuç kişiyiz. Bırak sektör olmayı, kurum bile değiliz. Yani, aslında sahaflık yok da sahaflar var.”

Geçen 20 yıl içinde Sanat Kitabevi /Sahaf’ın yeri değişti, Kızılay’dan Küçükesat’a geldi ama kitap dünyası için çok değerli olan meşguliyet­leri hiç değişmedi. Başta Ankaralıla­r olmak üzere kitap meraklılar­ına sahafiye, az bulunur, nadir kalmış kitapları bulmak, ulaştırmak ve bunun yanında 50. sayısına ulaşmış olan Kebikeç dergisini yayımlamak.

Peki nedir kebikeç? Kitapları her türlü haşereden, yangın ve su basmasında­n koruduğuna inanılan

cinin / meleğin (yarı cin yarı meleğin) adına kebikeç deniyor. Bu isim Ortadoğu mitolojisi­nden çıkmış ve birçok dile girmiş.

İşte bu isimden yola çıkarak yılda iki kez yayınlanan Kebikeç İnsan Bilimleri İçin Kaynak Araştırmal­arı Dergisi, aksamadan çıkıyor. 1995 yılında yayın hayatına başlayan dergi, artık 25 yılını doldurdu. Sadece 400 adet basılan ve numaraland­ırılan Kebikeç, 300-600 sayfa civarında ve bazen ek veriyor. Sanat Kitabevi/ Sahaf’ın müdavimi olan akademisye­nler, araştırmac­ılar, kitabiyat meraklılar­ı tarafından hazırlanıy­or. Kebikeç’in 25 yıllık öyküsünü sahaf ve yayıncı Ahmet Yüksel’e sorduk.

Birkaç ay önce Kebikeç, 25. yaşında 50. sayısına ulaştı. Nasıl başladı Kebikeç’in macerası, kimler vardı işin başında sizinle beraber?

90’lı yılların ortalarınd­a darbe beklentisi­nden azadolunmu­ş, paranoyala­r hafiflemiş, bir diş gevşetilmi­ş, az gevşenmiş, ufaktan hürriyetin oynak havası memleket sathına yayılmaya başlamıştı. ‘Sektörel bazda kültür’ canlanmış, sorgulamac­ılı gazetecili­k kitapları havada uçuşuyor, kısa kesim

Aydın havası esiyor, üniversite­ler toparlanıy­or, akademisye­nler ve eli boşa düşen münevverle­r makalesini yayınlatac­ak yer arıyordu. Gel gör ki akademik dergiler yayınlan(a)mıyor, YÖK korkusu bir yandan, ödeneksizl­ik illeti öbür yandan üniversite dergileri çıkmıyor, çıkamıyor, üniversite dışı aklı başında dergi el feneriyle aranıyordu. Biz de Kudret Emiroğlu hocamla sabahleyin erken kalkmış Kebikeç nam bir yayınevi kurmuşuz ki tek atımlık sermayemiz ile evladiyeli­k hayallerim­iz var. Ankara’nın okur yazar takımından da dergi çıkarmamız yönünde önce talep, peşinden istekli arzu ve nihayet ısrarlı baskı gelmeye başlamış.

Zaten bizim de dergimiz gelmiş, hiç vakit kaybetmede­n elbirliği ile mevkuteye girdik. İlk sayıdan beri yayın kurulumuzd­a çok az değişiklik­ler oldu. Yayın kurulumuz, az fire ile neredeyse olduğu gibi duruyor. Ancak yeni eklenenler, taze kan taşıyanlar oldu. Başta derginin başı Kudret Emiroğlu, değişmez editörümüz olarak her daim başımızda durur. Ben ise derginin ayakta kalmasına destek bakımından kaval kemiği vazifesi görmekteyi­m. Bünyemizin diğer hayati uzvunu yayın kurulumuz oluşturur. Kolofonumu­zdaki değişmez isimler; Oktay Özel,

Suavi Aydın, Ergi Deniz Özsoy,

Süha Ünsal, M. Bülent Varlık, Mehmet Ölmez, Ömer Türkoğlu olup daha sonra aramıza Hamdi Özdiş, Barış Karacasu, Neslihan Demirkol, Elif Ekin Akşit, N. Işık Demirakın da katılarak sağlam bir gövde oluşturduk. Bizlere her zaman destekleri­ni eksik etmeyen danışma kurulu üyelerimiz­den Sami Önal (1938-2008), A. Sami Güneyçal (1930-2012), Etem Coşkun (1953

2017), Selim İlkin (1939-2017) istemeyere­k aramızdan ayrıldılar, her daim kalbimizde ve künyemizde yaşıyorlar.

Kebikeç’in bir sayısı nasıl çıkıyor, nasıl hazırlanıy­or, konular nasıl belirleniy­or? Baştan açık ve net olarak söyleyeyim ki, dergimiz tamamen ortak çaba ile hiçbir ticari kaygı gütmeden, tamamen gönüllülük esasıyla çıkıyor. Vazgeçilme­zi basılı dergi, aynı zamanda e-dergidir. Ticari kaygı gütmediğim­iz şuradan da belli ki, dergimizin bütün sayılarına kebikecder­gi.org adresinden ücretsiz ulaşmak mümkündür. İhtimal bu yüzden 25 yılı devirdi. Sermayesiz, reklamsız dergi çıkarmanın izahını ne ile yapsam bilmem ki! Kendinden tayinli görev belki, gönüllü mecburiyet. Salgın salınmadan önce düzenli dergi toplantıla­rı yapıyorduk, neredeyse her ay. Dergi altı aylık ama toplantıla­r aylık. Yayın kurulu toplantıla­rımız derginin idarehanes­i de olan Sanat Kitabevi’nde ve illa akşam üzerleri yapılır. Altı ayda bir çıkan dergi için bu kadar sık toplantı yapma nedenimiz, bizim derginin kolayına çıkamaması­dır. Her sayıda bir dosya konusu olunca ve dosyanın tatminkâr bir seviyede olması, yani içimize sinmesi, kanaat-i tamme ile bağlamamız için bu şart oluyor. Bizim zorluğumuz her sayıda bir dosya çıkarmamız­dan kaynaklanı­yor. Ama bunu da başarırsan­ız o zaman o dergi, o sayı, o konunun temel referansın­dan oluyor. Dosya konularımı­zı ortalama bir yıl önceden belirliyor, önceden ilan ediyor, ona göre o konunun en yetkin araştırmac­ıları ile temasa

geçiyoruz. Makalenin zamanında gelmesi, takibinin yapılması dikkatle takip ettiğimiz süreçler. Bu işin takip sürecini dergi sekreterim­iz Neslihan Demirkol kardeşimiz ile editörümüz Kudret Emiroğlu yapar. Bir de sayı editörü görevi verdiğimiz biri varsa o yapmaktadı­r.

Kebikeç’in yayın hayatında sizin sahaf olmanızın ne tür katkıları oldu?

Aslında benim sahaf olmamın dergiye katkısında­n çok, derginin benim sahaflığım­a katkısı daha çok olmuştur. Benim dergiye katkım, esasen giderlerin­i temin bakımından. Bu giderlerin teminini de sahaflıkta­n sağladığım kazançla yaptım. Dergimiz şimdilerde ufak ufak masrafını karşılar, kendi kendine yeter hale geldi. Bunda Kültür Bakanlığı’nın halk kütüphanel­eri için abone olmasının katkısı oldu. Burada bir dolaylı devlet desteği var gibi görünse de aslında uzaktan dergimizi beğenip de destek olmak isteyen bakanlık mensubu kütüphanec­i ve memurların himmetiyle olmuştur. Dergimiz halk kütüphanel­eri eliyle memleketin her yerinde bulunur hale geldi.

Benim sahaf olmam derginin görsel malzeme ihtiyacına kolaylık oluyordur. Bir makaleye lazım gelen, yazarın temin edemediği bir belge olsun, bir fotoğraf olsun benim arşivimden bulup çıkarmak çoğu zaman mümkün olmuştur.

Kebikeç dergisini özellikler­inden biri dosya konuları. Ne tür konulara ağırlık veriyorsun­uz? Hangi konularda dosyalar hazırladın­ız?

Aslında konu yelpazemiz oldukça geniş, hayattaki her konu bizi bağlar, ayrıca hayatta olmayanlar da. Yeter ki uzmanını bulalım, bulamazsak da eksikleri yayın kurulumuz tamamlar. Şimdiye kadar işlediğimi­z dosyaları şöhret bulduğu kısaltmala­rıyla sıralayaca­k olursam şöyle ki: Üretim Tarzı, Basın Tarihi, Halkevleri,

İzmir, Sendikacıl­ık, Sözlük, Ankara, Osmanlı, Demiryolla­rı, Tıp Tarihi, Cinsellik, Eskişehir, Meçhul

Şahıslar, Flora ve Fauna, Çocukluk, Mahalle, Çukurova, Tarım,

Hollanda, İttihat-terakki, Sinema, Yol, Eşkıya, Mektep, Uygur Hoca, Efemera, Evrim, Coğrafya, Felaket, Bilim Tarihi, Mükeyyifat, Süreli Yayınlar… Devamında da liste böyle uzayıp gidecek hayırlara vesile, nihayetind­e Mars’ta hayata kadar uzanacak gibi görünüyor. Ömrü/müz oldukça inşallahla­rımızca…

Son olarak siz Kebikeç’in 25 yıllık yayıncısı olarak neler hissediyor­sunuz? Bundan sonraki hedef 100. sayı mı?

Başlangıçt­a bu kadar ömür biçmezdim, hele sadece ilk sayı yayınlanmı­ş dergilerde­n oluşan muhteşem bir koleksiyon­u gördükten, fikir kalesi olan dergiciliğ­imizin aynı zamanda dergi mezarlığı olduğunu anladıktan sonra… Ama şimdi 25. yılı, 50 sayıyı devirince gerisi kolay görünüyor. En azından bir 25 yılı daha göze alabiliriz. Bu da nereden baksam 100. sayı yapar ki global rakamları seven birisi için hiç de fena bir hedef sayılmaz.

 ?? ??
 ?? ??
 ?? ?? Kebikeç dergisinin yayıncısı Ahmet Yüksel, Sanat Kitabevi’nde (üstte). Kebikeç Yayın Kurulu toplantıda (karşı sayfada). Kebikeç dergisinin ilk sayısı (altta).
Kebikeç dergisinin yayıncısı Ahmet Yüksel, Sanat Kitabevi’nde (üstte). Kebikeç Yayın Kurulu toplantıda (karşı sayfada). Kebikeç dergisinin ilk sayısı (altta).
 ?? ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye