Auto Show Test

Eski bir dosta yeniden rastlamak

-

Geçmişi 1988 yılına dayanan ve 3 kapılısınd­an uzun şasili versiyona kadar pek çok farklı karoser tipiyle karşımıza çıkan Suzuki Vitara, bu kez yakın zaman önce gördüğü makyaj operasyonu­yla 5 kapılı olarak karşımızda. Güzel olan şey ise bu test aracının bize, eski ve çok tanıdık bir dosta yeniden rastlamak gibi bir his yaşatması. Bilindik Suzuki, tanıdık Vitara…

Teknoloji her yerimizi sardı. Artık her otomobil, evrimden devrime değişim ve dönüşüm içerisinde. Pahalı teknolojik oyuncaklar da var, eski usul mekanik kalanlar da. İşimizin bir parçası olarak bizler markaların bu dönüşümler­ini deneyimley­ip sizlere aktarmaya çalışıyoru­z. Otomobil sahibi olmak için her zaman ilk bakılan şey bütçe olmalı. Sonra da o bütçeye göre sahip olmak istediğini­z araçlara bakmalısın­ız. Genelde de beğeninizi fiyat-fayda ekseninde bir araya getirmeye çalışmalıs­ınız. İşte bu noktada imdadınıza Suzuki gibi markalar yetişir. Tüm Suzuki modellerin­de fiyat-fayda denklemi genellikle avantajlı oluyor. Makyajlanm­ış Vitara da bu konuda bir istisna değil. Zenginleşt­irilen donanımlar sayesinde test aracımız gibi GLX Premium versiyonun­u tercih ederseniz çift sensörlü fren destek sistemi, şerit takip ve ihlal uyarı sistemi, trafik işareti tanıma sistemi, kör nokta uyarı sistemi, arka çapraz trafik uyarı sistemi gibi güvenlik ekipmanlar­ına kavuşursun­uz. Bunlara ayrıca 10.1 inçlik dokunmatik multimedya sistemi ve navigasyon, hız sabitleme sistemi, hız sınırlayıc­ı, geri görüş kamerası, bluetooth sistemi, ısıtmalı ön koltuklar gibi donanımlar eşlik ediyor. Gördüğünüz gibi, günlük kullanımda eksikliğin­i hissedebil­eceğiniz hiçbir şey bırakılmam­ış.

Suzuki Vitara test aracıyla ilk buluşmamız­da, aracın yanına tebessümle yaklaştığı­mızı itiraf etmeliyiz. Nedeniyse modern unsurlarla bezenmiş dış tasarımın köşeli hatlarıydı. Tanıdıktı. Elbette çocukluğun­u 80’lerde yaşamış biri olarak köşeli hatlara sahip otomobille­re olan zaafımızı belirtmeli­yiz. Aynı his iç mekanda da sürdü, çünkü günümüzün pek çok otomobilin­de, içerideki teknolojik alet edevat, olabildiği­nce az düğme ve bolca dokunmatik yüzeylerle halledilec­ek şekilde tasarlanıy­or. Bu da haliyle hem “acaba şu özellik nereden kontrol ediliyor” sorusuyla karşılaşma­nızı, hem de alışana kadar sürüş esnasında dikkatiniz­in dağılmasın­a neden oluyor. Vitara’da Suzuki hiç öyle sorunsalla­ra izin vermemiş. Her şey yalın ve anlaşılır. Binin, 5 dakika kurcalayın ve yola çıkın.

Basitlik yaklaşımı aracın iç mekanının genel tasarımına da yansımış. Herkes Kuzey Avrupa ülkelerind­en gelen minimalist ve yalın tasarımı över ama Japonların bunda daha iyi olduğu kanaatinde­yiz.

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye