MODA SADECE EĞLENCE
Iris Apfel, bizim ‘nadir kuşumuz’... Çünkü kısa beyaz saçları büyük gözlükleriyle dünyanın griliğine renkleriyle meydan okuyan, yaşlanmanın kelime anlamını bilmeyen, sürekli üreten nadide bir moda ikonu o. Apfel’in moda yolculuğu bir kumaş merakıyla başlıyor. Moda tutkusu için bir kumaş uğruna Doğu ülkelerine gidecek kadar seviyor bu işi. Turkuaz hastalığınıysa İstanbul’a borçlu…
Bugünse Şişecam’ın Nude koleksiyonuyla karşımıza çıkan Iris Apfel 97 yıl önce New
York’ta butik sahibi bir anneyle, cam ve ayna işi yapan bir şirkete sahip babanın çocuğu olarak dünyaya geldi. Iris, 1948’de en yakın arkadaşım dediği Carl Apfel ile evlendi ve eşiyle beraber 1950’de Antik Yunan kumaşlarını yeniden üreten Old World Weavers adlı bir tekstil markası kurdu. Sanat tarihi okuyan Apfel moda dergilerinde çalıştı. Ayrıca Iris Apfel, 1950’den 1992’ye kadar birçok tasarım projesinde yer aldı. Yer aldığı projeler arasında Beyaz Saray’da bulunan 9 ABD başkanı da yer alıyor; Harry S. Truman, Dwight D. Eisenhower, John F. Kennedy, Lyndon B. Johnson, Richard Nixon, Gerald Ford, Jimmy Carter, Ronald Reagan ve Bill Clinton…
MODA İKONU OLDUĞUNU REDDEDİYOR!
Kendine ait aksesuar markasını da yaratan usta modacının kıyafetleri 2005 yılında Metropolitan Art Museum’da (MET) sergilendiğinden beri ününe ün katan bir stil kraliçesine dönüştü. Bu sergi yaşayan ve moda tasarımcısı olmayan biri için düzenlenen ilk kıyafet sergisiydi. Davetliler arasında Carla Fendi, Giorgio Armani ve Karl Lagerfeld gibi moda dünyasına yön veren usta isimler vardı! Serginin gördüğü büyük ilginin ardından başka eyaletlerde de adına sergiler düzenlendi. Iris Apfel’in ‘kazara’ bir moda ve stil ikonu haline gelmesi de bu şekilde oldu. Ünü 80’inden sonra gelen bu renkli kadın bugün 97 yaşında! Onun renkli, eklektik gardırobunun cesareti hepimize örnek olacak cinsten. O ise tüm bunlara rağmen moda ikonu olduğunu çoğu zaman reddediyor! Sürekli “Ben modayla eğleniyorum’ şekerim” diyen sanatçının başarısı da belki bu sözünün altında yatıyor. Çünkü eğlenmek başarıyı da berberinde getirir.
İNSAN SÜSTEN UZAK OLMALI Kİ…
Aksesuarlarına servet yatırdığını kabul eden Apfel bir yandan da kendisi için değerli olmayan, bir hikaye anlatmayan hiçbir şeyi satın almıyor. Bu 5 dolar da olabilir, milyonlar da... Apfel’in stili biraz da hayatı dolu dolu yaşamasından geliyor. Bedene iyi oturan mimari moda da daha çok onun tercihi. Çünkü insan süsten uzak olmalı ki kendini süsleyebilsin.
İşte büyük aksesuarlar bu yüzden stilinin kilit unsuru. Apfel’e göre renkler bir ölüyü bile diriltebilir. Tepeden tırnağa renk ve aksesuar. İşte Apfel tam olarak bu.
Çok güzel olanı da sevmiyor. Çünkü çok güzel kadınların zaman geçtikçe solup gittiğini ve hayal kırıklığına uğradıklarını düşünüyor. Apfel gibi biriyseniz durum güzellikten ibaret değil. Güzellikten öte bir şeyler var onda. Merakla, tutkuyla ve duruşla ilgili. Çağının ötesinden seslenmiş bize ve seslenmeye devam ediyor. Hayat bu kadar gri ve sıkıcıyken biz de Apfel’in renklerine dönüp bir bakmalıyız.
MORE IS MORE, LESS IS A BORE! (ÇOK ÇOKTUR, AZ SIKICIDIR!)