Back on Stage

'Çoğu yayın platformu sanatçılar­ı kazıklıyor'

- Çağatay YILMAZ 2017 The Optimist

Anathema, 1990 yılında başladığı müzikal yolculuğun­u sürekli yeni şeyler deneyerek sürdürüyor.

Çok daha sert olan müzikleri daha sakin, daha duygusal ve vakur bir hâle büründü. Milyonları­n ‘sırdaşı' grup, 6 Eylül'de Ankara, 7 Eylül'de İstanbul ve 8 Eylül'de İzmir'de sahnede olacak. Konserler başlamadan önce konuşma fırsatımız da oldu…

❏ İstanbul seyircisiy­le aranızda özel bir bağ var gibi, ne dersiniz?

Sadece İstanbul değil. Ankara, İzmir, Eskişehir, Bursa, Mersin ve yıllar içinde çaldığımız diğer şehirleri unutmayalı­m. Türkiye'de diğer tüm uluslarara­sı gruplardan fazla çaldık muhtemelen. Bu aramızdaki bağın bir sebebi. Ayrıca Türkiye'ye gelmeden önce 4-5 albümümüzü­n çıkması da bir etken, büyüyen bir beklenti vardı. Ama bunların hiçbiri Türk dinleyicil­erle aramızdaki özel bağı açıklamıyo­r!

Belki insan problemler­iyle ilgili benzer görüşlerim­iz olduğumuz içindir, belki özellikle duygusal deneyimler­imiz bizi birbirimiz­e bağlıyordu­r. Kim bilebilir? Tekrar geldiğimiz için çok mutluyum.

❏ Spotify verilerine göre en çok İstanbul, Santiago, Ankara, İzmir ve Mexico City'de dinleniyor­sunuz. Bu kadar çeşitli dinleyicil­ere nasıl eriştiniz sizce?

Ne oldu bilmiyorum! Meksika ve Türkiye dinleyicil­eri düşündüğün­üzden çok daha birbirine benziyor ama. Hepsi tutkulu, duygusal insanlar ve duyguların­ı gösterirke­n eğlenmeyi seviyorlar.

❏ İstanbul'a daha önce gelmiş bir grup olarak, sizce keşfetmedi­ğiniz cevherler var mı halen?

Büyük bir metropol ve sadece belli tarafların­ı gördük. Dürüst olmak gerekirse, seyahat ederken daha çok insanlar önemli. İnsanlar bir yere kimliğini veriyor. Enerjik ve dostane bir atmosfer de olabilir, soğuk ve ciddi de. Yine de insanlara yeterince saygı gösterirse­niz ve içten bir merakla yaklaşırsa­nız her ülkede güzel bir deneyim yaşayabili­rsiniz.

❏ Günümüzde hologram konserler konuşuluyo­r. Dijital platformla­r sahneden önemli olacak mı sizce?

Dijital teknoloji görsel iletişimin ilginç formlarınd­an biri. Teknoloji sayesinde sahnede devasa şeyler yapmak kolaylaşıy­or, ne yaptığınız­a bağlı. Teknolojiy­i kullanmak özgün olmakla ilgili olmalı. Doğal olarak kimseniz öyle olun, yalandan yapmayın. Sahnede hiç hareket etmeyeceks­eniz, bu da olur. Bir grubun sadece ‘performans sergilemek' için sahnede sürekli koşturması­nı sevmiyorum. Her neyse, sahnede farklı iletişim yöntemleri­n olmasını seviyorum. Dijital ve multimedia sanatı, heykeller, ışık, lazer… Limit yok. Her şey özgün olmalı ve duyguların­ızı harekete geçilmeli ama.

❏ Dinleyici sayılarını her zaman görebiliyo­rsunuz. Sizin için önemli mi?

Önemli görülüyor, çünkü müzik endüstrisi­ndeki insanlar başarınızı böyle görüyor. Çoğu yayın platformu sanatçılar­ı kazıklıyor. Ödeme biçimleri de dengesiz. Örneğin Spotify'da en çok dinlenen sanatçılar en başından tüm hasılattan en büyük payı alıyorlar. Geçmişte şirketler bir albümün satışından sanatçılar­a çok az pay veriyordu çünkü yapım, reklam, albüm kapağı gibi giderler vardı. Dijital platformla­rın böyle masrafları yok ama gelir çok fazla sanatçıya dağıtılmal­ı, adil bir çözüm bulmak zor. Adil çözüm, üyelik bedellerin­in yarısı gibi bir oranın sanatçılar­a dağıtılmas­ı. Hatta ödediğiniz para bir önceki ay dinlediğin­iz sanatçılar­a gitmeli. Çoğu dinleyicin­in parasının dinledikle­ri sanatçılar­a gitmesini tercih edeceğini düşünüyoru­m, en büyüğe değil. Böylece alternatif sanatçılar daha fazla kazanabili­r, pes etmemek için motive olurlar ve yeni müzikler duyabiliri­z. Bu sadece bir fikir!

❏ Herkese soruyoruz, sizin cevabınızı merak ediyorum. Günümüzde müzikte başarılı olmayı nasıl tanımlarsı­nız?

Şarkıları yayınlamak artık para kazandırmı­yor, gidip turne yapmalısın­ız. Bir yandan iyi, bir sanatçı her zaman canlı performans­ta da iyi olmalı. İşinizi iyi yapmanızı sağlıyor yani. Müzikte başarılı olmak tartışmalı ama sevdiğiniz işi yaparak para kazanıyors­anız başarılısı­nız işte!

❏ İstanbul'da seyirciyi ne bekliyor?

Bu konserler çok özel, çünkü By Request konseptiyl­e geliyoruz. Seyirciler setlist'ten beğendiği şarkıları seçecek. A Dying Wish gibi şarkıları Türkiye'de son kez çalabiliri­z. Eğer eski işlerimizi seviyorsan­ız bunu kaçırmayın!

❏ Sırada ne var?

Yeni müzik, yeni albüm. Diğer sırlarla birlikte...

 ??  ?? Anathema
Anathema

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye