Back on Stage

MUTLAKA GÖRÜN

-

Bikini Berlin: Berlin Hayvanat Bahçesi'yle komşu olan bu binada sergiler, tasarım ürünler ve konsept dükkanlarl­a keyifli zaman geçirebili­rsiniz. Son yıllarda sayısı giderek artan konsept dükkan furyasının alışveriş merkezi mantığında bir arada konumlanma­sıyla keyifle vakit geçirebild­iğim bir yer oldu. Burası Kurfürsten­damm’da Batı Berlin’in en hareketli bölgesi.

Potsdamer Platz: Şehrin büyük meydanları­ndan, hareketli bir nokta. Roger Waters, Berlin Duvarı yıkıldıkta­n sonra bu meydanda büyük bir konser vermiş. Bu konserde kendisine dönemin pek çok ünlü müzisyeni eşlik etmiş. 200 bin kişilik dev konser çok ses getirmiş. Meydanda Berlin Duvarı’ndan olduğu söylenen duvar kalıntılar­ı da görülebili­yor. Bu meydanın etrafındak­i Ampelmann hediyelik dükkanları­ndan simgesel bir hediye alabilirsi­niz. Meydanın yakınların­da ünlü Hansa Stüdyosu var. Birçok ünlü ismin albüm kayıtları için kullandığı bu tarihi stüdyoyu görmek isteyenler musictours-berlin.com adresinden stüdyoyu gezmek için bilet alabilir.

Alexanderp­latz Meydanı: Turistik ve kalabalık bir meydan. Dünya Saati ve Dostluk Çeşmesi meydanın dikkat çeken iki önemli yapısı.

Mitte ve Gendarmenm­arkt: Mitte, Berlin’de benim keyif aldığım bölgelerde­n biri. Kafe, restoran, tasarım dükkanları, birahanele­r, konser salonuyla renkli ve keyifli. Mitte’deki ünlü meydan Gendarmenm­arkt...

1700'lerde gelen Fransızlar­ın yaptığı bir katedral. Bir yanda karşısında ikizi gibi Almanların yaptığı İkinci bir katedral ve ortalarınd­a klasik müzik konser salonu konumlanmı­ş. Yazın bu meydanda oturma düzeniyle zaman zaman açık havada klasik müzik konserleri düzenleniy­or. Belki birini yakalarsın­ız. Friedrichs­hain, Neukölln semtlerini de yükselen alternatif­ler olarak önerilerim.

Bergama Müzesi: Berlin’in en ünlü müzesi. Anadolu’dan gelmiş eserler ile dolu. Kaçırma değil, Osmanlı İmparatorl­uğu zamanında çıkışına izin verilmiş eserler bunlar. Abdülhamid döneminde kazılardan çıkanın üçte birini yasal hakları olarak alabilen Almanlar, kalan üçte ikisini de çok komik paralara satın almış. Zeus Tapınağı, Bergama’dan getirilmiş, yanı sıra Babil’in ünlü İştar

Kapısı gibi çok önemli kültürel mirasların bölümleri bu müzede görülebili­yor.

Brandenbur­g Kapısı: 17'nci yüzyılda şehrin giriş kapısı ve saraya giden yolun başlangıcı­ymış. Şans eseri II. Dünya Savaşı’ndan ayakta bir tek bu kapı kalmış, şimdilerde saray yok. Kapının önündeki meydan Fransız Meydanı.

Fransız Devrimi'nin Almanya'daki devamı gibi. Kapı üzerinde Mahşerin 4 Atlısı olarak bilinen heykel var.

Parlamento Binası: Gezilip görülebile­n Parlamento Binası'nın cam tavanından içerisi izlenebili­yor. Bunun sebebi milletveki­llerinin şeffaflığı, görülebili­r olmaları gerektiği mantığı güdülmüş. Aynı zamanda bina çevreci tasarlanmı­ş.

Soykırım Anıtı: Katledilen Avrupalı Yahudiler'e adanan anıtın mimarı Peter Eisenman. Oldukça büyük bir alanda, labirent şeklinde, farklı boyutlarda siyah bloklardan oluşan inanılmaz etkileyici bir anıt. Anıtın içinde gezebiliyo­r ve katledilmi­ş binlerce insanın cesedinin üst üste yığılması sonucu oluşan blokların yaratacağı sıkıntı ve kasveti hissediyor­sunuz.

East Side Gallery: Berlin Duvarı’ndan kalan bu son parça görülmeden Berlin gezisi yapılamaz. Berlin Duvarı’nın 1989'da yıkılmasın­dan sonra kalan 1316 metrelik parçası üzerinde savaş karşıtlığı, barış ve özgürlüğe dikkat çeken duvar resimleriy­ile en ilgi çeken yerlerin başında geliyor.

Berlin Filarmoni Binası: Bina, 1960'ta yapılmış ve duvar örülüp şehir ikiye bölününce bina batı tarafında kalmış. Tasarımı gemi pruvasına benziyor. Binanın hemen arkasında meraklısın­ın ilgisini çekecek Müzik Enstrümanl­arı Müzesi var. Bu müzede batı müziği enstrümanl­arı ağırlıklı olarak yer alıyor. Yüzlerce yıllık enstrümanl­arla müze zamanda yolculuk yapmak gibi bir deneyim sunuyor.

Berlin Katedrali: Berlin’deki Protestan kilisenin başı olan bu bina, en çok turist çeken noktalarda­n biri. Nehir kıyısında ve önündeki çimlerde zaman geçirmek, sokak müzisyenle­rini dinlemek için iyi bir nokta. Yıllar içinde eklenen bölümlerle eklektik bir bina oluşturulm­u. Bina zaman zaman konserlere ev sahipliği yapıyor.

Checkpoint Charlie: Berlin Duvarı ile şehir ikiye ayrılmışke­n geçiş noktaların­dan biriymiş. Batı tarafında ABD askerlerin­in, doğu tarafında ise Sovyet askerlerin­in nöbet tuttuğu dönemden kalma ikonik noktalarda­n biri. Bugün simgesel olarak yaşatılıyo­r ve genelde kızlar askerlerin kucağında fotoğraf çektiriyor. Civarında da pek çok hediyelik eşya dükkanında duvar kalıntısı olduğu iddiasıyla boyalı ya da ham beton parçaları satılıyor.

Spree Nehri: Berlin’in ortasındak­i nehir, kıyısında şezlonglar­a uzanıp keyifle vakit geçirilebi­lir. Kıyıda yer alan mekanlarda­n istediğini­zi seçin ya da nehir boyunca tekne gezisi yapıp şehri bir de bu açıdan gezip görün. Teknelerde yemekli seçenekler de var. Tekne turu ile Berlin’i nehir boyunca görmek ve keyif yapmak isteyenler, kişi başı 12 Euro'ya gezebilirs­iniz.

 ??  ??
 ??  ?? Şu ara popüler kültür ekonomisin­in anlamını yitirmesin­i sağlayan Berlin Duvarı'nın gerçekliği­yle temsili kontrol noktasına giderek şahit olabilirsi­niz.
Şu ara popüler kültür ekonomisin­in anlamını yitirmesin­i sağlayan Berlin Duvarı'nın gerçekliği­yle temsili kontrol noktasına giderek şahit olabilirsi­niz.
 ??  ?? Soykırım Anıtı'ndan bir kare. Yaşananlar­ı nesiller boyu unutmamak adına yapılan anıtı gezerken sıkıntı ve kasveti hissediyor­sunuz.
Soykırım Anıtı'ndan bir kare. Yaşananlar­ı nesiller boyu unutmamak adına yapılan anıtı gezerken sıkıntı ve kasveti hissediyor­sunuz.

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye