'Ulaşılabilir olmak müzisyenlerin akıl sağlığını etkiliyor'
Wovoka Gentle
Ülkemize gelmesini merakla beklediğimiz, İngiliz deneysel folk müzik gruplarından Wovoka Gentle. Müzik türlerinin sınırlarını zorlayarak, görsel tasarımlarla birleştiren grup konserleriyle Avrupa'da epey ses getiriyor. William J. Stokes ve ikizler Ellie ve Imogen Mason'dan müteşekkil grupla konuştuk, yakında Türkiye'de bir konserde görmeyi de çok isteriz. İlgililere duyurulur!
❏ Tarzınız epey farklı ancak seven bir kitle edinebildiniz. Hem de farklı ülkelerden. Bunu neye bağlıyorsunuz?
Punk müzik gibi, tek tip bir kültürel reaksiyona iten bir şeyin aksine çok farklı müzik anlayışlarından ilham alıyoruz. Dünyanın her yerinden harika müziklere erişmenin kolay olduğu bir çağda yaşıyoruz. Bu yüzden şanslıyız. Örneğin Xerxes'19'u kaydederken bir arkadaşımızın Uganda'da bir çocuk korosuyla yaptığı kaydı da kullandık. Birleşik Krallık'ta olsak da iki farklı kıtanın müzikal anlamda birleşmesine bir köprü olabildik. Kültürler arası köprülerin bir parçası olmak istiyoruz, barış içinde geliyoruz!
❏ Müziğiniz sizin için duygularınızı aktarmanın bir yolu mu?
Kişisel duygularımızı anlatıyoruz ama daha çok kolektif hislere odaklanıyoruz. Büyük resme bakmayı seviyoruz. Şarkı fikirleri okuduğumuz bir şiir ya da kitaptan da çıkabiliyor, grupça paylaştığımız bir şeyden ya da toplu bir hareketten de. Tüm dünya tek bir kişinin duygularına sığabilir. Örneğin 1000 Opera Singers Working in Starbucks, Nassim Nicholas Taleb'in bir makalesine atıfta bulunuyor. Makalede büyük vizyonlarınız olsa da farklı durumların yarattığı sıkışmışlık hissinden bahsediyor. Bu da çoğu insanın, özellikle sanatçıların anlayabileceği bir şey.
❏ Şarkıları oluştururken hangi enstrümanları kullanıyorsunuz?
Hepsini! Tek tek de, beraber de yazıyoruz ve her enstrümanı kullanabiliriz. Albümü oluştururken tüm ekipmanımızı stüdyoya yığdık ve bir fikre sahip olan herkes gidip en mantıklı gelen enstrümanı kullandı. Üçümüz de söz yazarı, vokal, müzisyen ve yapımcıyız. Böylece şarkılar hepimize ait oluyor. Grupta kimsenin belirli bir rolü yok.
❏ Zaman kavramlarını önemsiyorsunuz.
Geçmiş ve gelecek arasındaki gerilim müziğimizin temalarından biri. Bir şeyin deneysel olması fütüristik olmasını gerektirmiyor.
❏ Dijital platformlar sizin için önemli mi?
Sürekli ulaşabiliyor olmak müzisyenlerin akıl sağlığını kötü etkiliyor. Eskiden plak şirketleri strateji belirlerdi, şimdi her şey kaos.
❏ Başarılı olmayı nasıl tarif edersiniz?
Günümüz müzik endüstrisinde önceliği ekonomi yapamazsınız. Müzik, kariyerden çok bir yaşam biçimi. Yaratıcı işler yapabilenler devam ediyor ama finansal açıdan da becerikli olmak gerekiyor. Sanatçılar için hayatta kalmak daha zor. Başarılı olmak için yetenek gerekli ama vizyon ve dayanıklılık sahibi olmak da gerekiyor! Asıl büyük değişiklik, her şeyin dünyanın her yerinde her zaman bulunabiliyor olması. Coğrafyalar bizi artık kısıtlamıyor. Daha önce söylediğimiz gibi farklı kitlelere ulaşmak ve farklı müzikler dinlemek artık daha kolay, kötü yönler daha çok ekonomik.
❏ Ülkemizde çağdaş müziğin en büyük problemi, yeni hit parçaların olmaması. Sizin yorumunuz nedir?
Sorun erişilebilir olmak. Bir şarkı yazabilir, kaydedebilir, mastering'ini yapabilir, yayınlayabilirsiniz. Hem de yatak odanızdan çıkmadan! Eskiden uğraşmanız gerekiyordu. Doğru insanlarla vakit geçirmeniz, tecrübe sahibi olmanız, şarkı yazmanız gerekirdi ve belki sonunda gerçek bir stüdyoda kaydedebilirdiniz. Bir kaydı yayınlamak emek istiyordu ve bence sanatçılar da bunun farkındaydı. Sadece bu değil internet, düzenler ve algoritmalar üzerine kurulu. Bir iş formülleştirildiğinde de her şey birbirine benziyor. Yine de muhteşem işler yapılıyor, sadece doğru yerde aramanız gerek. Bir arkadaşımın söylediği üzere, biz de tam burada devreye giriyoruz!
❏ Fotoğraflardaki ilgi çekici tarzınızı sahneye taşıyabiliyoe musunuz?
Sahneye beyaz kıyafetlerle çıkıyoruz ve Emily Bailey'in görselleriyle ‘giyiniyoruz.' Yakın zamanda, bir konserimizde içinde ışıklar da olan dev burunlu bir surat bile yaptık! Görsellik bizim müziğin bir parçası. Grupta ikizlerin olması da estetiğe yardımcı oluyor.
❏ Türkiye'ye gelseniz ne çalarsınız?
En iyi parçalarımızı çalarız! Türkiye'ye gelmeyi çok isteriz. Konserlerimizde son albümden parçaları çalıyoruz, bazen doğaçlamalar da yapıyoruz. Parçaları konsere uygun hale getirmek her zaman eğlenceli. Bazı parçalar bambaşka bir hale bürünüyor, sahne bizim için deneysel bir ortam. Bir konserde şarkının kayıt halini birebir çalmak kötü bir şey, kaçırılmış bir fırsat gibi geliyor.
❏ Sırada ne var?
Yeni bir albüme başlamak üzereyiz, yıl sonuna kadar yayınlamayı planlıyoruz.