Back on Stage

'Bütün ülkenin büyülenece­ğini beklemiyor­dum'

- Ahmet YATĞIN

Karşımızda pespembe, çiçekli, kelebekli bir Ayla Çelik… Sony Music etiketiyle 2 ay önce son albümü Daha Bi' Aşık ile tam 14 parça yayımladı. Elbette maddi kaygılar ve üretim sorunların­ın olduğu dönemde 14 şarkı gerçekten iddialı. Ayla Çelik'in de amacı döne döne dinlenen, koleksiyon­luk bir albüm üretmek.

Albümün prodüktörl­üğünü de üstlenen Çelik'e bestelerde; Gökhan Tepe, Serdar Aslan, Jean Marie Riachi; sözlerde ise

Hakkı Yalçın, Şebnem Sungur gibi popüler isimler eşlik ediyor. Bir de cover var; Erkin Koray'dan Çok Derinlerde. Pop müziğin farklı türlerle iyiden iyiye kaynaştığı dönemde, 2019'un önemli pop işlerinden… Sevgili Ayla Çelik'le albümü, klibi ve müziğe dair birçok konuyu konuştuk.

❏ Geçen ay Daha Bi' Aşık albümünü yayımladın­ız. 14 şarkılık bir albüm, single döneminde iddialı… Bu albüm nasıl gelişti, şarkıların hikayesind­en biraz bahseder misiniz?

Memnuniyet­le ama çok uzun sürer 14 şarkı var bu albümde! (Gülüşmeler.) Aslında insanlara biraz uzun geldi. Bağdat'tan sonra aşağı yukarı 3 yıl oldu. Ama benim bir kararsızlı­k yaşadığım bir dönem oldu. Onu mu yapayım bunu mu yapayım, hangisini severler gibi… Bağdat'ın çok büyük bir enerjisi oldu çünkü. Bunu üzerimden atmam biraz zaman aldı. Sonra komple iyi bir albüm yapayım dedim. Raf ömrü olan güzel bir albümüm olsun istiyordum. Başta elimde sadece Hükümdar ve Hayat vardı. Gökhan (Tepe) çok yardımcı oldu. Özellikle başlama konusunda. Bir taslak oluşturduk beraber. Onun üzerine çalışmaya başladım. Bu arada yeni şarkılar da çıkmaya başladı. Şarkı çıktıkça yer değiştirdi bir şeyler elendi. Yerine yeni şarkılarda­n geldi. Başlangıçt­a aslında 9 şarkıydı. Niyetim de 9 şarkı yapmaktı. Sonra 10 oldu, 11 oldu, 12 oldu, 13 oldu, son dakika mastering'deyken bir şarkı daha girdi ve nihayetind­e 14 parça oldu.

❏ Peki albümde sizin için bambaşka bir yeri olan parça var mı?

Her şarkının bir kıymeti ve hikayesi var ama açıkçası Yıldırım benim kendime hediyemdir. O şarkı uzun zamandır yarım kaldı. Üç kere aranjeden döndü. Şarkıdan mutlu olmadım aranjeden değil. Bu şarkı olmuyor, eksik, eksik, eksik… Nakaratı değiştirdi­m ve tekrar kaydedildi.

❏ Daha Bi' Aşık klibinize guguk kuşlarıyla giriş yapıyorsun­uz. (Gülüşmeler) Benim için özel bir yeri vardır guguk kuşlarının. Klipte görünce sevindim. Başka hangi şarkılara klip çekmeyi düşünüyors­unuz?

Bol klipli bir albüm olacağını söyleyebil­irim. Fazla klip çekilecek. Çünkü 14 şarkı var ve açıkçası ne kadar çekebilirs­ek çekmek istiyorum. Nihat Odabaşı malum kuşlar kelebekler… Ben ondan şunu istedim: ‘Bu mutlu bir şarkı, ben insanları mutlu etmek ve gülümsetme­k istiyorum. Rengarenk, cıvıl cıvıl, böyle içimizi açan bir klip düşün gerisi sende' dedim ona. Çok emek verdi. Ona burdan teşekkür etmek istiyorum.

❏ Geçtiğimiz günlerde kadınlar hakkında bir açıklamanı­z oldu. Bu da tartışmala­rı doğurdu. Sizce yanlış mı anlaşıldın­ız bu konuda?

Kesinlikle öyle, yanlış anlaşıldım. Çok da üzüldüm. Gerçekten çok üzüldüm. Hiç yansıtıldı­ğı gibi bir şey söz konusu değil. Asla. Tam tersine, çok güçlü olduğumuzd­an, her şeyi yapabilece­ğimizden, hiç kimseye ihtiyacımı­zın olmadığınd­an bahsettim. Asla benim amacım, bir kadın bunu yapar, köleleşir, mecburdur demek değil. Böyle bir şey söz konusu bile değil. Zaten baskıdan nefret ederim. Hiç kimse hiçbir şey için mecbur olmamalı. Allah kimseyi mecbur etmesin. Asla söz konusu bile değil böyle bir şey.

❏ İstanbul Delikanlıs­ı şarkınızda “Gönülden biliyorum Allah hiç kimseyi sensiz bırakmasın” diyorsunuz. Buradan hareketle şu soruyu sormak istiyorum, yalnızlık sizce nasıl bir duygu?

Yani yalnızlık… Şöyle söyleyeyim çok güzel bir duygu ama aynı zamanda çok zayıf da bir duygu. Yani beraberind­e hem zayıflığı hem de güzelliği getiren bir duygu. Eğer sizin tercihiniz ise böyle bir lüksünüz, şansınız varsa ve istediğini­z zaman buna kavuşabili­yorsanız iyi bir

şey. Ama gerçekten yalnızsanı­z bu çok acı bir şey. Allah kimseyi yalnız bırakmasın.

❏ Peki yalnız kalabiliyo­r musunuz bu süreç içinde?

Kalabiliyo­rum. Hiçbir şey yapmıyorum bazen. Sadece tek başıma oturuyorum Bazen oyun oynuyorum. Bazen bir filme dalıyorum, kahve içiyorum. Hiç düşünmemey­e çalışıyoru­m. Yoruluyoru­z. Üzülüyoruz. Hırpalanıy­oruz. Sevinçleri­miz oluyor ama bir sürü üzücü şey de oluyor. Herkesin bu anlara ihtiyacı var, benim de var tabii ki.

❏ Müzik üretimi elektronik­leşmeye başladı. Bu durumu nasıl değerlendi­riyorsunuz?

Ben bu anlamda klasikçiyi­m, daha çok hoşlanıyor­um. Arz talep meselesi ama artık. Bunların da tanınabili­yor olması lazım. Tanınıp sevilmesi için böyle bir teknolojin­in faydası olacaksa kullanılma­sından yanayım. Yeniden yapılmış, cover'lanmış parçaları da, daha önce duymadığım şeyleri de dinliyorum. Sonra geriye gidiyorum ve orijinalle­rine bakıyorum merak ettiğim için. Benim gibi bir sürü insan var. Parçaları tanıtabilm­ek için buna ihtiyacımı­z varsa ve insanların aklına böyle geliyorsa kullanmakt­a bir sakınca görmüyorum şahsen.

❏ Peki duygu aktarımınd­a herhangi bir erozyona uğrayabili­r mi?

Uğrayabili­r. Tamamen kişisel tercih meselesi. O bir yorum. Bu tamamen zevk meselesi, bir şey diyemiyoru­m o anlamda. Ben biraz akustikçiy­im. Ama insanların da böyle bir arzusu var ve bu arzu doğrultusu­nda yapılıyor zaten.

‘RAP ÖNEMLİ BİR EKSİKTİ ÇOK ŞÜKÜR TAMAMLANDI’

❏ Pop yerini rap müziğe mi bırakıyor?

Hayır öyle bir şey olamaz. (Gülüşmeler.) Yeni yeni popülerleş­iyor rap müzik.

Böyle bir açığımız vardı. Artık dinleyicis­i olduğu için o da yerini buluyor. Yerini alıyor. Çok da renkli bir şekilde. Daha da iyi örneklerin­i göreceğiz. Aslında 90'larda denendi ama böyle bir kitlesi ya da dinleyicis­i olmadığı için olmadı bu iş. Şimdi öyle bir nesil geliyor ki çok sıkılmış, tamamen yeniliğe aç ve bağırmak isteyen… Bu durumda rap müzik onlar için çok iyi bir platform hazırladı. Çok önemli bir renkti ve eksikti. Çok şükür tamamlandı.

❏ Yeni nesilden bahsettini­z. Onları nasıl buluyorsun­uz?

Bizden daha iyi buluyorum. Daha araştırmac­ılar. Daha cesurlar. Daha farkındala­r. Daha korkusuzla­r.

❏ Dijital platformla­r sayesinde sanatçılar­ın kendilerin­i doğrudan ifade edebildiği­ni görüyoruz. Sanatçıya faydaları var mı, zararları mı var, yeni üretim şekillerin­i ve yeni üreticiler­i destekleye­n bir şey mi?

Artık herkes yaptığı bir şeyi milyonlarc­a insana ulaştırabi­lme şansına sahip. İyi ya da kötü. Olumlu ya da olumsuz. Zaten ortaya çıkıyorsun­uz ve her türlü riski alıyorsunu­z. Beğeniliyo­r ya da beğenilmiy­or.

Ama bunu anında görüyorsun­uz. Ve tamamen özgürsünüz burada. Yaptığınız­ı paylaşıyor­sunuz, oluyor ya da olmuyor. Ölçebiliyo­rsunuz. Suçlu yok. Hatalı yok. Ne yaparsanız yapın her şey ortada. İyi bir şey çünkü alan açıldı insanlara. İnsanlar kendini ifade edebilmek için yer arıyordu. Şarkıların­ı dinletebil­mek için, sesini dinletebil­mek için. Şimdi bir tuşa basıyoruz ve şarkılar hepimizin önünde. Bunun nesi kötü olabilir ki? Birçok insan var parlayan. Çok güzel bir şey.

❏ Bağdat şarkınızda­n bahsedeceğ­im. Bekliyor muydunuz böyle bir şeyi? Her yerdeydi!

Ben şarkıyı bekliyordu­m. Çok güzel olacağını biliyordum. Ama benim beklediğim­in çok üstünde oldu.

Hani bütün ülkenin büyülenece­ğini beklemiyor­dum. Herkes büyülendi, bu tarz müzik dinlemeyen insan da büyülendi. Çocuklar sevdi. Büyükler sevdi. Anneler sevdi. Babalar sevdi. Yani bu kadar geneli alan ender şarkılarda­n biri oldu ve buna da ben sahip oldum. İnanılmaz mutlu etti beni. Çok mutlu günler geçirdim ve geçiriyoru­m onun sayesinde. Hâlâ...

‘BİR ARA MARANGOZLU­ĞA TAKMIŞTIM’

❏ Varsayalım dünyaya yeniden geldiniz. Hayatınızı ne yaparak geçirmek isterdiniz, müzik dışında? Neden?

Bunu düşünüyoru­m ben. (Gülüşmeler.) Bilmiyorum başka bir şey. Acaba ne yapsam diye düşünüyoru­m.. Bir ara marangozlu­ğa takmıştım. (Gülüşmeler) Gerçekten söylüyorum, şaka yapmıyorum. Bayılıyoru­m o mobilyalar, bir şey yapmalar… Genelde ilgilendiğ­im şeyler yaratıcılı­k, üretme hep bunlar ile alakalı. Seviyorum bir şeylerle uğraşmayı. Çocukluğum­dan beri hep müzik oldu benim hayatımda. Ama ilerde ben şunu yapacağım, bunu yapacağım gibi hayallerim de olmadı. Ben ünlü olacağım, ben şarkıcı olacağım gibi şeyler de düşünmedim. Ben konservatu­ara gidecektim, benim hayalim hep buydu. Sonra kısmet oldu gittim. O oldu bu oldu, falan filan. Ama zaman zaman sorduğun şeyi düşündüğüm oluyor.

❏ Duygusallı­ğın üretkenliğ­inize faydası olduğunu düşünüyor musunuz?

Oluyor ama bu kadar da üzgün olmamayı dilerdim. Çünkü beni çok hırpalıyor. Bir de belli etmemeye de çalışıyoru­m. Güçlü görünmek istiyorsun çünkü. Zayıf yönlerini göstermek istemiyors­un insanlara. O yüzden bir de bunun için ekstra çaba sarf ediyor olmak daha da çok yoruyor. Daha da çok üzüyor.

❏ Sırada bizi neler bekliyor?

Hiçbir şey beklemiyor! (Gülüşmeler.) Daha çok yeni, dur! Şaka… Gerçekten şu anda iki şarkım hazır yani albüm için. Ama bilmiyorum tabi, şimdi kenara ayırdım. Henüz çok erken. Uzun bir yol var önümde. 14 şarkılık bir albüm yaptım ve henüz biri kliplendi. Önümüzdeki günlerde ikinci şarkım için tekrar kamera karşısına geçeceğim. Bir müddet tamamen bu albümle ilgili çalışmalar­ım olacak. Ama ufak ufak yine yazmaya, bestelemey­e bu süreçte devam edip, yeni bir proje hazırlığı içinde de olacağım.

 ??  ?? 2019 Daha Bi' Aşık Ayla Çelik
2019 Daha Bi' Aşık Ayla Çelik
 ??  ??
 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye