KAPAK KONUSU: MÜZİK AŞKININ BİLMİ
seviyeleri ile eşleştirildi. Araştırmada kadınlar için belirli bir korelasyon gözlemlenemedi. Ama erkeklerde testosteron ve müzik tercihleri arasında belirgin bir ilişki olduğu anlaşıldı. Ortaya konulan sonuç, testosteron seviyesi yüksek erkekler klasik müzik ve caz gibi müzikleri itici bulabiliyor.
30'UNDAN SONRA MÜZİK BAŞKADIR
Her yaştan okurumuz için çifte örnekle anlatacağım bu konuyu. Bir zamanlar en havalı karışık kaseti yapmak için çabalayan nesil hatırlar, beğenilen kaset elden ele dolaşırdı. Şimdi de keşfedilmemiş ya da kıymeti yeterince bilinmemiş şarkıların olduğu playlist'lerin yüzlerce takipçisi oluyor. Bu listeleri yapmak için harcanan müzik dinleme mesaisi ve heyecanıysa yaş ilerledikçe azalıyor. Bunu Deezer'ın geçen yıl İngiltere'de yaptığı araştırma söylüyor.
Araştırma, 30'lu yaşlarındaki dinleyicilerin yeni müzik türleri keşfetmekten vazgeçtiğini iddia ediyor. Katılımcıların yüzde 60'ı sürekli aynı müziği dinlediğini, yüzde 25'iyse bildiği müzik türleri dışında bir tür dinlemeye kapalı olduğunu belirtmiş. Keşfetme arzusunun zirvede olduğu yaş ise 24. 2015'te Skynet & Ebert'in anketinde de benzer bir sonuç ortaya çıkmıştı: 33 yaşından sonra yeni müzik türlerine ilgi azalıyor. Elbette 30'undan sonra yeni müzikler kovalayıp ikinci baharını yaşayanlarımız da var, değil mi?
GÖZ GÖZE DİZ DİZE MÜZİK
Geçen yıl Live Nation‘ın 22.500 kişiyle yaptığı araştırmaya göre konserlere olan talep artıyor. Katılımcıların yüzde 73'ü sanal veya dijital bir deneyim yerine canlı bir performansa katılmayı tercih ettiğini söylüyor. Katılımcıların yüzde 51'i daha heyecanlı, canlı performans sırasında yaşadıkları duygusal yoğunluğun seksten bile daha fazla olduğunu söylüyorlar.
Apple ve Sonos'un 2016 tarihli araştırmasıysa, birlikte müzik dinleyenlerin ilişkilerinin daha güçlü olduğunu, sevdikleriyle daha fazla vakit geçirdiğini ve iki kat daha fazla seks yaptığını ortaya koyuyor.
ARADIĞIN MUTLULUK KONSERDE
Konser salonu işletmecisi olan O2 ve Goldsmith Üniversitesi de 2018'de konser katılımcılarının ruh halini araştırdı. Araştırmaya liderlik eden Patrick Fagan'a göre en az 20 dakika boyunca konserde bulunan birinin mutluluk oranı yüzde 21 artış gösteriyor.
Araştırmaya dahil olan deneklerin psikometri ve kardiyoloji testlerinde çıkan sonuçlar baz alındığında, düzenli olarak konsere giden insanların mental ve bedensel kazanımı düzenli olarak yoga yapan bir insanınkine denk.
Daha bitmedi. Konsere giden insanlar diğerlerine oranla yüzde 25 daha fazla özgüvene sahip oluyor ve gösteri sonrasında zihinsel uyarımları yüzde 75 artıyor. Tüm bunları düşünerek yapılan hesaplamalarla, düzenli konsere giden insanların mutlu olduğunu, mutluluğun da ömrü 9 yıl uzattığı söyleniyor. Fena değil!
MÜZİĞİMİN TADI AĞZIMDA YİNE
Aşk nasıl iştahımızı etkiliyorsa, müzik de etkiliyor. Bu konuda gırla araştırma var... En güncellerinden biri South
Florida Üniversitesi'nden Dr. Dipayan Biswas'ın araştırması. 55 desibelden düşük tınıların duyarlı olmamızı, sonuç olarak daha sağlıklı yemekler seçmeye etken olduğunu söylüyor ve devam ediyor, "Müzik 70 desibelin üzerinde olunca tatlı ve yağlı yemekleri seçme ihtimali yüzde 20 artıyor." Öte yandan Oxford Üniversitesi Deneysel Psikoloji Profesörü Charles Spence, tiz seslerin tatlı yiyeceklerin tadını güzelleştirdiğini söylüyor.
Dinleyici profilini değiştirip, hayvan ve bitkilere müzik dinlettiren çiftçi ve hayvancılar da var. Örneğin; şarapları daha lezzetli olsun diye üzüm bağında haftada 60 saat senfonik rock dinlettiren İspanyol çiftçi ve daha fazla yumurtlasın diye tavuklarına klasik müzik dinlettiren Nazillili hayvancı... Elbette ortada kanıtlanan bir şey yok ancak klasik müzik dinlerken serbest dolaşan tavukların yumurtalarını bir düşünün…
VE SONUÇ...
Müziğin hormonal dengemizle oynadığı, bizi derinden etkilediği kesin. Bilim insanları uzun uzun araştıra dursun, en sevdiğiniz müzisyen sahneye çıktığında diken diken olan tüyleriniz, hızlanan kalp atışlarınız, haykıra haykıra eşlik etme isteğiniz ve sevdiğiniz kişiye sımsıkı sarılınca mutluluktan havaya uçmanız bir şeyler kanıtlamıyor mu zaten?