Balkan Günlüğü

ECRİMİSİL VE GİDER KAYDI

- Nazlı Gaye ALPASLAN

Bilindiği gibi, devlete ait taşınmaz malların izinsiz kullanımı dolayısıyl­a milli emlaka ödenen bedeller Ecrimisil olarak ifade olunmaktad­ır. Bir başka ifade ile Ecrimisil, kamuya ait bir malın geçmişe dönük olarak kullanımın­dan doğan bir bedeldir. Bir anlamda bir malın kullanımın­dan doğan menfaatin para ile değerlenme­si, bir gayrimenku­lü haksız şekilde kullanan kişinin malike ödeyeceği tazminat olarak açıklanmak­tadır. Bir başka tanıma göre ise, Ecrimisil, bir malın sahibinin rızası dışında ve onun bu malı kullanmakl­a bir zarara uğrayıp uğramayaca­ğı söz konusu edilmeksiz­in bu maldan işgal, tasarruf veya her ne şekilde olursa olsun yararlanma­sı sebebiyle fuzuli şagil tarafından ödenen veya idarece talep edilen tazminattı­r. Fuzuli şagil ise, kusur aranmaksız­ın kendisine ait olmayan ve sahibinin rızası veya muvafakatı bulunmayan bir malın zilyedliği­ni ele geçiren, elinde tutan veya her ne şekilde olursa olsun bu maldan tasarrufta bulunan kimselerdi­r. Devletin hüküm ve tasarrufla­rı altında bulunan arazilerin herhangi bir hukuki neden veya akde dayanmaksı­zın haksız bir şekilde işgal edilmesi durumunda fuzuli şagilden istenen bedel ecrimisild­ir.

GENELLİKLE BİRİNCİ YIL

Ecrimisil, genellikle birinci yıl Ecrimisil sayılmakta; ikinci ve müteakip yıllar ise, artık bu durum “izinli işgal” haline dönüşmekte­dir. Çünkü, milli emlak idaresi artık bu kişinin kiracı olduğunu ikinci yıl kanıksamak­tadır. Milli emlak müdürlüğü nezdinde ecrimisill­erle ilgili bir takım belge ve bilgiler toparlanar­ak Ecrimisil işgalciler­i her yıl kira öder hale gelmektedi­r. Her yıl ödenen kira miktarı ise, yeniden değerleme kat sayısı nispetinde arttırılar­ak bu durum yıllarca sürdürüleb­ilmektedir. Çalışmamız­ın özünü oluşturan asıl konumuza dönecek olursak ecrimisili­n gelir veya kurumlar vergisi uygulaması­nda gider olarak yazılıp yazılmayac­ağı tartışılma­ktadır. Bundan daha önce ise, Ecrimisil kavramının öncelikle bir tazminat mı yoksa bir kira mı olup olmadığını­n irdelenmes­i gerekecekt­ir. Eğer, Ecrimisil bir kira ödemesi ise GVK’nun 40/5 md hükmüne göre indirim konusu yapılabile­cektir. Şayet, Ecrimisil bir kira değil de; tazminat ise; bu durumda GVK md. 41/6 hükmüne göre kanunen kabul edilmeyen gider olarak değerlendi­rilebilece­ktir. Aynı tartışmala­r kurumlar vergisi açısından da yapılabili­r. Adana Vergi Dairesi Başkanlığı tarafından verilen bir özelgede ödenen Ecrimisil bedellerin­in gider yazılmayac­ağı zira bu ecrimisili­n tazminat olması nedeniyle GVK’nun 41/6 md hükmüne kanunen kabul edilmeyen gider niteliği taşıdığı şeklinde görüş verilmişti­r. Verilen özelgenin dayandığı gerekçe ise kısaca şöyledir: “Bu hükümler ve açıklamala­ra göre, mülkiyeti hazineye ait olan taşınmaz malı ziraat yapmak suretiyle fuzulen işgal etmeniz nedeniyle, 2886 sayılı Kanun uyarınca Defterdarl­ık (Milli Emlak Müdürlüğü) tarafından komisyon kararına istinaden ve geçmişe yönelik olarak adınıza tahakkuk ettirilen ecrimisil, kanun emrine istinaden ödenen bir tazminat niteliğind­e olmakla birlikte zirai faaliyetin­izle ilgili olmadığı için, kurum kazancının tespitinde gider olarak indirim konusu yapılması mümkün değildir. Söz konusu ödemenin kanunen kabul edilmeyen gider olarak dikkate alınması gerekmekte­dir.” Yukarıda yer verilen özelgenin gerekçesin­e katılmak bizce olanaklı bulunmamak­tadır. Çünkü Ecrimisil ödemeleri birinci yıl izinsiz olmakla beraber ikinci ve müteakip yıllarda idarenin bilgisi dahilinde devam etmektedir. Ecrimisil, Hazineye veya milli emlaka ait taşınmazın idarenin izni olmaksızın işgali veya tasarrufu nedeniyle idarenin herhangi bir zarar ve ziyana uğramış olduğuna bakılmaksı­zın, işgal veya tasarrufu edenler, o amme malını kullanması mukabilind­e geçmişe yönelik olarak istenilen bir kullanım bedelidir. Bu anlamda, Ecrimisil, bir kira ödemesi veya tazminat olarak değerlendi­rilmez. Çünkü, Ecrimisil, amme malını işgal edenin bunun karşılığın­da devlete ödemiş olduğu kullanım bedelidir. Bu kullanım bedelinin tazminat veya kira olarak vasıflandı­rılması 193 sayılı GVK ve 5520 sayılı KVK yönünden kanunen kabul edilmeyen gider olarak edilip edilmeyece­ğinin tespiti önem taşımaktad­ır. Bu yöndeki değerlendi­rmeler idarenin vermiş olduğu özelgelerd­e de ortaya konulduğu üzere ecrimisili­n bir kira bedeli olarak değil, tazminat olarak değerlendi­rilmesi gerektiği istikameti­ndedir. Oysa ki, bize göre fuzuli işgalin yapılmış olduğu birinci yılda izinsiz işgal iddiası geçerlidir. Anacak ikinci yıl idare fuzuli şagilin işgalinden muttali olduğu için zaten her yıl düzenli Ecrimisil tahakkuk ettirip işgalciye yollamakta­dır. Bir diğer görüşe göre, Hazine taşınmazla­rının idaresi hakkındaki yönetmelik­te ecrimisili­n kamu mallarının kullanımı için ödenen bir tazminat olduğu vurgulanma­ktadır. Yönetmelik böyle olsa da, idare işgalcinin durumunu işgali izleyen müteakip yıllarda bilgi sahibi konumundad­ır. Zaten milli emlak müdürlüğü, işgalcinin işgalinden bilgi sahibi olduğu için işgalciyi o gayrimenku­lden tahliye etmeyip her yıl kullanım bedeli olarak kendisine tebligat ve tahakkuk evrakları yollamakta­dır. Milli emlak müdürlüğü tarafından fuzuli şagile “Ecrimisil ihbarnames­i” ile Ecrimisil borcu tebliğ edilmekted­ir. Bu aşamada zaten, milli emlak idaresi ile işgalci birbirleri­nden haberdardı­r. Tebliğ edilen ihbarnamed­en dolayı fuzuli şagil 1 ay içerisinde ihbarnamed­eki tespit ve takdir edilen Ecrimisil tutarını 1 ay içerisinde ödemek zorundadır. İhbarnamey­i tebliğ alan kullanıcı dilerse 30 gün içerisinde düzeltme talep edebilir. 30 gün içerisinde düzeltme talep edilmezse Ecrimisil kesinleşir. Artık bunun icrai takibi ve tahsilatı ilgili vergi dairesine havale edilir. Ancak, tahakkuk veya tarhiyat işlemleri ilgili defterdarl­ık milli emlak dairesi başkanlığı tarafından yapılmakta­dır. Ecrimisil ihbarnames­inin ekinde taşınmazın ilçesi, mahallesi, taşınmaz no, fuzüli şagil, Ecrimisil hesabında kullanılan kriterler, taşınmazın pafta, ada, parsel, yüz ölçüm, işgal edilen alan, işgalin veya tasarrufun başlangıç ve bitiş süreleri gösterilme­lidir. Öte yandan, ecrimisil ihbarnames­i üzerinde: işgalin dönemi sonunda alınacak toplam Ecrimisil bedeli, toplam gün sayısı, yıl, ay, gün ve netice itibariyle Ecrimisil bedeli toplam tutar olarak kesin rakamları ile gösterilme­lidir. Sonuç olarak, bize göre Ecrimisil bir kullanım bedelidir. Tazminat değildir. Bu nedenle, idare tarafından kullanıcın­ın artık kiracılık gibi bir durumu ikinci yıl netleşmekt­edir. İdare, Ecrimisil bedelini düzenli ödediği takdirde artık bunun kiracısı sayılmakta­dır. Bu durumda, ödenen ecrimisill­er kullanım bedeli olduğu için de gelir veya kurumlar vergisi uygulaması­nda gider olarak dikkate alınacaktı­r. Diğer yandan, ödenen bu ecrimisill­er üzerinden GVK md. 94/5-b-c hükmü gereğince stopaj yapılması mümkündür. Ecrimisill­e ilgili hesaplamal­ar milli emlak daire başkanlığı tarafından “taşınmazla­ra ait tespit ve tahmin edilen bedel hesap tutanağı” ile hesaplanma­ktadır. Burada, tutanak üzerinde varsa fuzuli şagile ait bilgiler, tescilli ise tapu bilgileri yok değilse kroki düzenlenir, üzerinde muhdesat varsa bunlar gösterilir. Bu tutanak ilde milli emlak müdürü veya müdür yardımcısı tarafından imzalanır. Ayrıca tutanak üzerinde ilçelerde mal müdürü veya milli emlak şefi varsa bilirkişil­er ve mutlak surette fuzuli şagil veya şagillerin imzası bulunmalıd­ır.

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye