Virüs öngörüldü mü, planlandı mı?

Gaybı yani geleceği Allah’tan (CC)başka kimsenin bilemeyeceğine inanan bir insanım. Yıllar önce bugün ne olacağını söyleyebilmek için kâhin olmak değil, bunları bizzat hazırlayan ya da hazırlayanların verdikleri bilgileri kullanan bir kişi olmanız gerekir.

Peki, o zaman şu öngörülere ne demeli?

1- Dünyanın en zengin insanlarından birisi olan Microsoft’un kurucusu Bill Gates’in, 2015 yılında Batı Afrika’yı saran Ebola salgınıyla ilgili konuşmasında şunları söyledi: “Önümüzdeki 10 yılda eğer bir şey 10 milyondan fazla insanın hayatına son verirse bu bir savaştan çok, yüksek derecede hızlı yayılan bir virüs olur.” Virüsün kaynağı Ebola gibi doğal bir salgın da olabilir ya da bir biyoterörizm de olabilir. -Simülasyonlar yapmamız gerekiyor. Savaş oyunları değil bakteri oyunları. Böylece hangi alanda zayıf olduğumuzu anlarız. ABD’de yapılan son bakteri oyunu 2001’den önceydi ve çok iyi sonuçlanmadı. Şuana dek skor; Bakteriler:1, insanlar: 0

Bu arada Corona Virüsü ‘ün tedavi çalışmalarını hızlandırmak adına Bill Gates, 100 milyon dolar bağışladığını duyurdu.

2- Almanya Başbakanı Angela Merkel ve Alman Meclisi’ne tam 8 yıl önce sunulan Robert Koch Enstitüsü ve çok sayıda bilim kurulunun hazırladığı rapora ulaştı. Raporda “Mutasyona uğramış, yeni SARS-CoronaVirüs, Güneydoğu Asya’daki bir hayvan pazarından çıkacak. Tüm dünyayı saracak. Ülke olarak hazırlıklı olmalıyız. Üç yıl sürecek. İki kez mutasyona uğrayacak. Aşısı üç yılda ancak bulunacak. Bir kez hastalanan, iyileşmiş olsa bile mutasyona uğramış yeni virüsten yine etkilenebilecek” ifadeleri yer aldı. Almanya’da Robert Koch Enstitüsü Başkanlığı’nda hazırlanan “Risk Analizi ve Halkı Koruma” başlıklı raporda ‘SARS CoV’ virüsünün mutasyona uğrayıp ‘pandemi’ olacağı, tüm dünyayı etkileyeceği ve binlerce kişinin hayatını kaybetmesine neden olacağı belirtiliyor. Alman Meclisi’ne sunulan, 10.12.2012 tarihli ve 17/12051 sayılı raporda dikkat çeken bulgular ve bilgiler içeriyor. Sekiz yıl önce yapılan salgın tahminine göre, yaşlıların yüzde 10’u bu virüsten etkilenecek ve virüs üç ayrı dalga halinde yayılacak. Alman hükümetinin o rapora dayanarak ülkedeki sağlık sistemini güçlendirip tüm önlemleri aldığı belirtildi. Senaryoda, Çin’den gelen Çinliler veya Çin’e giden 6 ile 10 Almanın bu hastalığı yayabileceği ve herkesin hastalığı 10 kişiye kadar bulaştıracağı belirtiliyor.

Bu arada hemen belirtelim, İtalya’da ve İspanya’da ayrı ayrı bu virüsten dolayı günde ortalama 950 kişi ölürken Almanya’da Corona Virüs (Covid-19) salgını nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı toplam 450 civarında; ülkedeki vaka sayısı 60 Bin dolaylarında. 3- Korona virüsle ilgili kehanetlerden en ilginci, Slyvia Browne’un kehanetler kitabında 2020 yılında yaşanan korona virüsü, 12 yıl önce bilmesi. Slyvia Browne ve Lindsay Harrison’un kitabında, “Dünyanın Sonuna İlişkin Tahminler ve Kehanetler” başlıklı kitabında, 2020’lerde, akciğerleri ve bronşları ciddi oranda etkileyen, tedaviye ise zalimce direnen zatürre benzeri bir hastalığın patlaması nedeniyle ortalıkta ameliyat maskeleri ve plastik eldivenlerle dolaşan çok daha fazla insan göreceğiz. Hastalık hakkında kafa karıştırıcı olan şey ise, bir kış boyunca müthiş bir paniğe yol açtıktan sonra aniden ortadan kaybolacak ve 10 yıl sonra tekrar saldırıya geçecek ve sonrasında aniden ortadan kaybolacak” ifadeleri yer alıyor. 4- 2018 yılı yapımı bir Güney Kore dizisi olan My Secret Terrius’in 10. bölümünde corona salgınının işlendiği. Güney Kore dizisi My Secret Terrius’in 10. bölümünde açık açık ifade edilen corona virüsün 5 dakika içinde direk akciğere saldırdığı ve 2 ila 14 gün kuluçka süresinin olduğu belirtiliyor. Dizide corona ölüm oranını yüzde 90’a çıkarmak için, üzerinde oynanmış, mutasyona uğradığı belirtiliyor. Dizide geçen corona isimli virüsün şu anda tedavi veya aşısı olmadığı bilgisinin verilmesi de dikkat çekiyor. Yazar Abdurrahman Dilipak geçen gün kaleme aldığı yazısında şöyle yazmış; “Kahinler kehanetleri ile sürekli korku üretiyorlar. Dünya bugün ekonomik, siyasi olmasının ötesinde teolojik bir travma yaşıyor. Bu şok, birilerini kaçırsa da, sonunda kitlesel anlamda dine yönelişi artıracak. Hristiyan ve Yahudi kahinler için “beklenen vakit” geldi!? Eski kehanetlerin yanında arkası arkasına yeni kehanetler de sağanak gibi gelmeye başladı. Evengelik’ler ve Kabbalist’ler boş durmuyorlar. “Kur’an-ı Kerim’in müminler için bir rahmet ve şifa vesilesi olduğu” yazılıdır. Müminler için ümitsizlik ve çaresizlik yok! Bu arada hakikaten ilginç şeyler oluyor. Dilipak’ı dediği gibi Kitlesel olarak dine ve özellikle İslam’a yönelme var. Amerikan’ın ünlü Newsweek dergisi Peygamberimizin (S.A.V) hadisleri ışığında hijyen, karantina ve salgınla mücadeleye yer verdi, hadislerin 1300 yıl önceden bugünün korunma yöntemlerini işaret ettiğini belirtti…

-Kimse salgının olduğu bölgeye girmesin -Kimse Salgının olduğu yerden çıkmasın -Herkes bireysel temizliğine dikkat etsin, diye yazdı. İtalya’da bir grup insan korku ile şuursuzca secdeye kapıldılar ve bu görüntüleri ekranlarda ibretle izledik. İspanya’daki Endülüs’de (Granada) 500 yıl aradan sonra ilk kez ezan okundu. Aynı şekilde Almanya’da da camilerde ilk kez ezan okunulmasına izin verildi.