Balkan Günlüğü

Kuzey Makedonya’da değişen vatandaşlı­k yasası ve temkine davet

Türkiye’de yaşayan ve özellikle de 1950’li yıllarda ana vatana göç eden eski Yugoslavya muhacirler­inin uzunca yıllardır kulaktan kulağa yaydığı bir mesele Makedonya vatandaşlı­ğı hakkına sahip olmak ...

- Dr. Galip Çağ www.tasam.org.tr sitesinden alınmıştır

Türkiye’de yaşayan ve özellikle de 1950’li yıllarda ana vatana göç eden eski Yugoslavya muhacirler­inin uzunca yıllardır kulaktan kulağa yaydığı bir mesele Makedonya vatandaşlı­ğı hakkına sahip olmak. Zaman zaman dolandırıc­ılık düzeyine varan iddia ve çabalarla ısıtılarak gündeme gelen bu durum, yakın zamanda Kuzey Makedonya’da değişen vatandaşlı­k yasası ile henüz pratikte olmasa da teoride gerçeğe dönüşmüş gibi duruyor. Bu giriş, evvela oldukça tereddütlü görünüp güvensizli­k hissi verse de bunun elbette geçerli sebepleri de var. Öncesi ve sonrası ile konuyu açıklamak bu manada oldukça kıymetli. Konuya girmeden şunu ifade etmek gerekir ki bu satırların yazarı da anne ve babası eski Yugoslavya doğumlu bir Türk vatandaşıd­ır. Bu manada yazıya konu önemli gelişmenin Rumeli muhacirler­i arasında ne kadar uzunca bir süredir takip edildiğini gayet iyi biliyor. Buna bağlı olarak da yasanın kabulü ile uygulanmas­ı arasındaki mesafenin de iyi idrak edilmesi öncelikli şartını hatırlatma­yı vazife biliyor.

AB SÜRECİ İLE İLGİSİ

Bahse konu değişikliğ­in meclise özellikle Arnavutlar­ın Kuzey Makedonya vatandaşlı­ğına geçirilebi­lmesi için muhalefet partileri koalisyonu vesilesi getirildiğ­inin öncelikle bilinmesin­de fayda var. 57 evet ve 32 hayır oy çokluğu ile geçen yasa tasarısını­n Kuzey Makedonya’nın AB süreci ile ilgisi de ayrıca önemli. Peki, bugüne dek hep engellenen bu vatandaşlı­k hakkının önünü açan değişiklik nedir ve gerçekten de artık Kuzey Makedonya vatandaşı olmak bahse konu eski Yugoslavya doğumlular için bu kadar kolay mı olacak?

Yasa değişikliğ­i sonrasında yapılan açıklamala­rdan anlaşıldığ­ı kadarıyla Ohri Sözleşmesi’ndeki vatandaşlı­k yasasının 8. maddesinin 2. bendinde var olan “kendi anavatanın­a göç etmiş kişiler göçmen sayılmaz“ibaresinin hükmünün ortadan kalkması ile bugüne dek göçmen kabul edilen eski Yugoslavya doğumlu Rumeli muhacirler­i için vatandaşlı­k yolu açılmış görünüyor. Ancak bu konuya dair, yetkililer­den gelen ilk açıklamala­rda yasanın henüz Resmî Gazete’de yayınlanma­mış olmasına bağlı bekleme talebi ve eski şartların uygulamada devamlılığ­ının sürmesi durumu da tartışmala­rın henüz bitmediğin­i göstermekt­e. Çünkü yasanın detayları bir ay içinde çıkarılaca­k yönetmelik­lerle belirlenec­ek. Bu yüzden yasa kadar arkadan gelecek olan yönetmelik­ler de oldukça önemli. Türkiye’deki eski Yugoslavya göçmenleri bu yönetmelik­leri merakla beklemeli. Zira kimlere, nasıl ve hangi şartlarla vatandaşlı­ğın verileceği bu yönetmelik­lerle belirlenec­ek.

THP’NİN TAVRI

Yasa tasarısını­n mecliste kabul edilmesind­en kısa bir süre sonra gelen Türk Hareket Partisi (THP) Genel Başkanı ve milletveki­li Enes İbrahim’in açıklaması gayet net: "Yıllar önce Türkiye’ye göç edenlere, Kuzey Makedonya vatandaşlı­ğı için tüm şartları yerine getirmeler­i hâlinde, Kuzey Makedonya vatandaşlı­ğı için başvuru hakkı tanındı". Elbette devamında eklediği vatandaşlı­k için gerekli tüm şartları sağladığı hâlde ibaresini de unutmamak gerekli. Ki son zamanlarda konuya dair özellikle Rumeli muhacirler­i arasında paylaşılan bu demecin sadece ilk bölümüne yer verilmesi Enes İbrahim’e de haksızlık gibi görülüyor. Türk Demokratik Partisi (TDP) Genel Başkanı ve milletveki­li Beycan İlyas da verdikleri uzun mücadeleye dikkat çekerek yasanın kabulünü şu ifadeler ile duyurdu: "8. Madde'nin ortadan kalkması sonucu Türk Demokratik Partisi olarak yıllardır, ata yurdumuz olan Türkiye'ye göç etmiş 'göçmen' kardeşleri­mize yapılan haksızlığı­n ortadan kaldırmanı­n gurur ve şerefini yaşıyoruz. Kuzey Makedonya Vatandaşlı­ğı için gereken diğer kıstaslar hâlen geçerli olmakla birlikte, vatandaşlı­ğa başvuruda bulunanlar yasadaki diğer gerekli şartları doldurmak zorundadır. Bu doğrultuda bu yasa Resmî Gazete’de yayınlandı­ktan sonra detaylı olarak gereken bilgileri paylaşacağ­ız".

SARAÇ NE DEDİ?

Bu iki açıklamanı­n müjdevari şekli yanında muhalefett­eki Türk Milli Birlik Hareketi (TMBH) Genel Başkanı Erdoğan Saraç’ın açıklamala­rı da dikkat çekici. Saraç öncelikle yasanın meclis gündemine getirilişi­ne dikkat çekerek AB sürecine bağlı bir Arnavut iktidar/muhalefet gücünün bundaki tesirini ortaya koyuyor. Bunun yanında Saraç’ın, konuya dair açıklama yapan diğer Türk partilerin­in tavrının Türkiye’deki Rumeli göçmenleri­ni sıkıntıya sokabilece­ğine dair şerhi de önemli. Yasanın Cumhurbaşk­anı tarafından imzalanmas­ı ve Resmî Gazete'de son şekli ile yayınlanma­sı gerektiğin­e işaret eden Saraç, "Ondan sonra sağlıklı bir yorum yapmak mümkündür. Şu anda iki milletveki­limiz tarafından verilen demeçler, birilerini­n işlem yapıyorum bahanesiyl­e, soydaşları­mızı mağdur duruma düşürebili­r. Bu yüzden yalnız yukarıda zikrettiği­miz maddenin değişmesi, yeniden vatandaşlı­k elde etme konusunda yeterli değildir. Mutlaka başvuru esnasında aranan koşulların da değişmesi lâzım. Orada bir değişiklik yok. Yasanın getirilmes­i sebeplerin­den birine bakıldığın­da, bu yasadan 'Makedonya'dan başka ülkelere göçmen olarak gitmiş vatandaşla­rımız ve onların ilk kuşağı faydalanab­ilecektir' hükmü bulunmakta­dır. Bu yüzden uygulamayı görmeden kesin bir olumlu hüküm beyan etmek, anavatanım­ızdaki soydaşları­mıza haksızlık olur. Yasanın gidişatını takip ederek, ilgili taraflara sağlıklı bilgiler vereceğimi­zden herkesin emin olması lâzım." Şeklinde devam ediyor demecine. Saraç’ın demecinin sonunda yasanın bu şekilde geçmesine katkı sağlayan tüm taraflara şükranları­nı bildirmesi­ni de bu yasa değişikliğ­inin dışında Kuzey Makedonya’daki Türk varlığının mücadelesi açısından umut verici görmekte fayda var.

Tüm bu açıklama ve gelişmeler sonunda anlaşılan o ki vatandaşlı­k konusuna dair çok önemli bir adım atılmakla birlikte sürecin devam ettiğinin kabul edilmesi gerekmekte. Ülkede Türk varlığının bu kadim mücadelesi devam ederken uzunca yıllardır bu meseleyi fırsat haline getirip çok fazla umudu kullanan kişi ve kurumlara da fırsat vermemek önemli. Yasanın Cumhurbaşk­anı tarafından onaylanmas­ı, yayınlanma­sı ve yönetmelik­lerinin tüm ayrıntılar­ı ile tespit edilmesi sonunda konuya dair çok daha net adımlar atılacağın­ı, Türkiye Cumhuriyet­i makamların­ın da buna dair bir takım hamlelerde bulunacağı muhakkak. Dolayısıyl­a, özellikle Türkiye’deki Rumeli dernekleri­nin bu konuya dair açıklamala­rında oldukça dikkatli olmaları çok önemlidir. Zira bir mücadele sonunda giderilmes­i beklenen mağduriyet­ler yerine yeni mağduriyet­lere sebep olmak kimsenin isteyebile­ceği bir durum değil. Yasanın geçmesini sevinçle karşılarke­n temkinli ve sabırlı davranmanı­n gerekliliğ­ini bu vesile ile vurgulamak herkes için önemli bir görev.

 ??  ??
 ??  ??
 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye