ATIN ÖLÜMÜ ARPADAN OLSUN
Günümüzde sosyal yaşam içerisinde gözlerden uzak, bizlerin fark edemediği yaşamlar ve yaşananlar vardır. Bu yaşananlar günah ve ayıp, hatta illegal(yasadışı)olması neticesinde gizli yaşanır. Fakat toplumu ilgilendiren hatta tehdit eden asıl sorun ise toplum sağlığıdır. Yasaların iş hayatında insanlara sağlıklı ve konforlu yaşam adına tanımış olduğu haklar (sauna, masaj salonları, güzellik salonları gb.)adı altında kötü niyetli insanlar tarafından daha fazla para kazanmak adına maalesef faklı amaçlar için kullanılmakta (amacına uygun işini yapanlara tenzih ederim) hatta illegal (yasadışı)olarak çeşitli planlama ve organize olarak escort kız adı altında para karşılığı (fuhuş )faaliyetinde bulunmaktadır. Bu gibi faaliyetlerin her zaman kontrol ve denetimi zor olduğu için toplum sağlığı tehlikeye düşmektedir. Emniyet güçlerinin ihbar ve şikayet sonucu yapmış olduğu kontrol ve operasyonlarda erkek vatandaşlara, 5326 sayılı kanuna göre(Toplum düzeni, genel ahlak, sağlığını, çevre ve ekonomiyi koruma) para cezası kesilir kadınlar ise zührevi hastalıklar hastanesine sevk edilir, pozitif çıkanlar tedavi altına alınır. Emniyet güçleri gazeteci veya diğer görevlilerin bu gibi yerde yapmış olduğu operasyon ve kontrollerde karşılaştıkları erkek vatandaşlara(müşteri) bulaşıcı hastalıklardan korkmuyor musunuz? gibi sorular karşısında maalesef sorumsuzca çoğu kez şu cevabı alırlar;”Atın ölümü arpadan olsun!”
Kişiler gerçekte karşılaşabileceği hastalıkların sonucunun neler olduğunu bilseler acaba bu kadar rahat konuşabilirler miydi?
CİNSEL YOLLA BULAŞAN HASTALIKLAR
HIV (Human Immunodeficieny Virus) ‘İnsan Bağışık Yetmezlik Virusu’ olarak adlandırılan uygun tedaviyle kontrol altına alınmazsa bağışıklık sistemini zayıflatarak çalışamaz duruma getiren bir hastalıktır. AIDS (Acquired Immune Deficiency Syndrome) ise ‘Edinilmiş Bağışık Yetmezlik Sendromu’ olarak tanımlanır. AIDS / HIV pozitif olan bireyde, tedavisiz kalınması durumunda ciddi enfeksiyonların gelişmesi ve çeşitli kanserlerin görülmesi mümkündür. Hepatit B ve Hepatit C, virüsü ile ortaya çıkan; karaciğerde hücre iltihabına ve hasarına sebep olan bulaşıcı birer hastalıktır. İnsandan insana cinsel ilişki, kan, semen(meni), vajinal sıvı ve salgılar (adet kanaması dahil) gibi sıvılar; dövme, piercing, traş takımı, diş fırçası gibi yollarla bulaşabildiği gibi doğum sırasında bebeğe geçiş, perianatal(hamilelikte geçiş) geçiş de söz konusudur. Ayrıca siroz ve karaciğer kanserine de neden olabilecek sinsi birer hastalıktır. Frengi; (sifiz)cinsel yolla bulaşan, Treponema pallidum adı verilen bakterinin neden olduğu çok ciddi bir enfeksiyondur. Erkan tanı önemlidir. Hastalık sebebiyle dış genital organlar, vajina, makat, rektum, ağız ve dudaklarda oluşan yaralara vajinal, oral, anal temasla edilmesiyle kolayca bulaşabilen bir hastalıktır. Doğru tedavi edilmediğinde ciddi sağlık sorunlarına yol açar. Beyin, sinir sitemi gözleri, kalbi ve diğer organları etkileyebilir Ayrıca gebelik ile doğum sırasında anneden bebeğe geçebilir. İhmal edildiğinde bireyin anatomi ve bağışıklık sisteminin göre hayati organının etkilenme oranına göre ölümle sonuçlanma vakaları görülebilir erken tanı ve antibiyotiklerle tedavisi mümkündür.
Klamidy;Üreme sisteminde , cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlar arasında en yaygın olanlardan biridir. Her iki cinsiyeti de etkiler ve her yaşta görülebilir. Hem kadınlarda hem de erkeklerde üretrit ve proktite neden olabilir. Erken evrede belirtileri hafif olabilir ancak tedavi edilmediği durumda özellikle kadınlarda erken doğum, rahim ağzı enfeksiyonu , üreme organları hastalık, kısırlık, ektopik gebelik ve kronik ağrı gibi sorunlara neden olabileceği gibi gebelikte bebek açısından ciddi riskler yaratabilir. Ureaplasma ve Mycoplasma; cinsel yolla bulaşan; hem kadın hem erkekte genital ve idrar yolu enfeksiyonlarına neden olan mikroorganizmalardır. Genelde belirti göstermezler. Özellikle immün (bağışıklık) sistemi zayıf olan kadın ve erkekler ile yeni doğanlarda meydana gelen hastalıkların etkileri oldukça fazladır. Mikroorganizmanın rahim, yumurtalıklar ve fallop tüplerinde hasar meydana getirmesi ile “Üst üreme organları Hastalık (PIH)” sorunu yaratır. Ayrıca fallop tüplerinde ve rahimde kalıcı hasara sebep olarak kısırlık(infertilite) sorunlarını ortaya çıkarır. Erkeklerde ise idrar kanalı iltihabına(üretrit) neden olmaktadır. Akıntı gelişmesine, idrarda yanmaya ve özellikle prostat enfeksiyonlarına neden olabilir. Sperm sayı ve hareketini bozarak çocuk sahibi olmayı güçleştirebilir
Gonore (bel soğukluğu); “Neisserria Gonorrhoeae” isimli bakterinin neden olduğu cinsel yolla bulaşan bir enfeksiyondur. Cinsel ilişki sırasında semen ve vajinal sıvılar yoluyla bulaşır. En sık cinsel organlar, idrar yolu, rektum veya boğazı etkiler; ayrıca kadınlarda, rahim ağzına da bulaşabilir. Anneleri enfekte olursa bebekler doğum sırasında enfekte olabilir ve en çok bebeklerin gözlerini etkiler. Gonore (bel soğukluğu) bulaşan erkeklerde sıklıkla idrar kanalı iltihabı (üretrit), kadınlarda ise sıklıkla rahim ağzı bölgesi iltihabı görülür. Bakteri vücuda girmesinin ardından 4-6 gün arasında belirtiler ortaya çıkar. Ancak bazen belirti vermez. En sık görülen belirtileri; cinsel organdan (erkekte penis ucundan, kadınlarda vajina içinden) gelen sarımtırak ve kıvamlı sıvı akıntılar (irin gibi), adet dışı kanama (adet düzensizliği), kronik kasık ağrıları, idrar yapma esnasında ağrı, acı ve yanma hissi , sık sık idrara çıkma , boğaz ağrısı (farenjit) şeklindedir. Gonore (bel soğukluğu) tedavi edilmediğinde hem kadınlarda hem de erkeklerde kısırlık sebebidir.
NE YAPILMALI:
Cinsel yolla bulaşan hastalıklardan (CYBH) korunmanın en kesin yolu olarak; şüpheli ilişkilerden kaçınılmalı ve uzun dönemli ve tek eşli cinsel ilişkiler tercih edilmelidir. Erkeklerde ve kadınlarda prezervatif kullanımı cinsel yolla bulaşan hastalıkların bulaşma riskini düşürmektedir. Şüpheli bir cinsel temas sonrasında, duyulmasın, bilinmesin veya rezil olurum düşüncesinden sıyrılıp birey öncelikle kendi sağlığı için ilgili sağlık kuruluşuna gidip gerekli testleri yaptırıp tedavisini tamamlamalıdır. Ayrıca temas yoluyla insana bulaşabilen (uyuz, mantar, sarılık gb.) hastalıklardan korunabilmek için toplu kullanılan alanlarda (wc, banyo. lavabo) temizlik kurallarına dikkat edilmeli, hijyen olduğundan emin olunmadan kullanılmamalıdır. Okullarda, eğitim kurumlarında seminerler verilerek, özellikle ergenlik çağındaki gençlere cinsellik ve hastalıklar hakkında eğitim verilmelidir. Sağlıklı bireyler ve toplum için.