BARINAKLAR İYİLEŞTİRMELİ
Dünya sağlık örgütünün verilerine bakıldığında sadece İstanbul'da yaklaşık 130 bin sokak köpeği ve sayısı tahmin edilemeyen fakat oldukça fazla olduğunu düşünülen kediler barınıyor. Bu oranlar sadece İstanbul için geçerli iken Türkiye genelinde, yerel yönetimlerin bünyesinde bulunan 255 adet barınağın kapasitesi yalnızca 93.015’dir. Dernekler ve kişisel girişimler neticesinde kurulmuş bazı barınakları da eklediğinizde oluşan toplam kapasite sadece İstanbul’daki Sokak hayvanlarına bile yetemeyecek kadar azdır. Üstelik bir çok barınak sanıldığının aksine, hijyen ve bakım şartları bakımından çok kötü durumdadır. Barınaklarda iyileştirmeye gitmek için öncelikle yerel yönetimlerin acilen bilgili personel ve veteriner hekimlere ihtiyaçları vardır. Sonrasında ise barınak kapasiteleri arttırılmalıdır. Aslında birçok hayvan sever birey veya kuruluşlar bu işleri gönüllü olarak sürdürmeye gayret etse bile ortada bir birlik bulunmadığı için netice alınamıyor. Barınaklar sır gibi saklanıyor. Durum içler acısı, barınaklarda bulunan personellerin birçoğu hayvan sevgisinden yoksun. Personel ve veteriner artışı yapılırken gönüllülerle iş birliği içerisinde olunmalı, yapılacak temizlik veya bakımlar için hayvan severlerden yardım istenmelidir. Örneğin üniversitelerde yapılacak duyurular ile gönüllü hizmet etmek isteyen gençler davet edilebilir hatta bu, Türkiye genelinde bir proje haline getirilebilir. Zira gençler bu gibi aktiviteleri sever ve destekler. Özellikle hayvan sever gençlerden, bu gibi projelerin başlaması ile üst düzey bir etkileşim alınacaktır. Çünkü bireysel uğraşlar yerel yönetimlerin baskı ve ilgisizlikleri ile yarıda kalmaktadır. Bu alanda bahsedilmesi gereken bir diğer konu ise barınaklarda ki hayvanların beslenme meselesidir. Ortalama bir köpeğin aylık 10,5 Kg mamaya ihtiyacı vardır. Bu oran boyutuna göre değişkenlik gösterecektir. Şu andaki barınak kapasitesine baktığımızda sadece onlar için aylık ortalama 1.000.000 Kg mamaya ihtiyaç duyulmaktadır. Şu anda 15 Kg’lık bir mamanın en ucuzu 150 TL olduğunu varsayarsak, barınaklara sadece mama için aylık 10 milyon TL para gerekmektedir. Bu durumu hafifletmek ve açlığın önüne geçmek için zincir restoranlar, oteller, fazla atık çıkaran devlet kuruluşlarının ürettikleri tüm artıkları barınaklara bağışlaması zorunlu hale gelmeli ve bunlar işlem görerek hayvanlara verilmelidir. Bu önemli ve gerekli bir projedir. Bir an önce hayata geçirilmelidir. Böylece israfın da önüne geçilmiş olur. Türkiye'de birçok noktada, orman ve sokaklarda yaşayan sahipsiz hayvanların olması aslında insanları tehlikeye atan bir durum değildir. Bu aslında tam tersine hayvanları tehlikeye atan bir durumdur. Dünyanın yalnızca bizim olmadığı gerçeğinin farkına varmak zorundayız. Yurtdışında, özellikle ABD ve Avrupa’da yoğun bir evcil hayvan sahiplenme talebi vardır. Taleplerin sebebi bu ülkelerde sokak hayvanlarının olmayışı, insanların kolayca evcil hayvanlara ulaşamamasıdır. Ülkemizdeki sahipsiz hayvanlara yuva bulmanın bir yolu da, yurtdışından bu hayvanları sahiplenebilecek kişilerin ulaşabileceği bir platform kurmaktır. Son günlerde yaşanan bazı olumsuz gelişmeler sonrası sokak hayvanlarının toplatılması ile ilgili yapılan çağrı, soruna çözüm değildir. Hatta yanlış anlaşılmaya neden olmaktadır. Hayvanlar toplatılsın ama nereye? Ne yazık ki barınakların kapasitesi yeterli değil. Ayrıca barınak şartları çok kötü. Bu durumdan haberdar mıyız yoksa geçici ama kötü bir çare mi arıyoruz? Şu anda mevcut barınaklar, bünyelerindeki hayvanlara bile bakacak durumda değilken, iyileştirilmeyen hayvanların barınaklarda toplanması bir hayvan katliamına neden olabilir. Üstelik bu gibi çağrılar bazı zihniyeti bozuk insanlar tarafından görev edinilerek, yasa dışı hayvan toplamalarına hatta ölümlerine sebebiyet vermektedir. Ayrıca insanlar arasında hayvan severlere karşı bir tepki de meydana gelmektedir. Hâlbuki bu insanlar gönüllü olarak hizmet vermekte ve tüm zorluklara rağmen mücadele etmeye uğraşmaktadırlar. Bu durum halk arasında bir çekişmeye yol açmaktadır. Her gün yaralı bir canlı ile uğraşmak, onları beslemek için kilometreler kat etmek, mama parası bulabilmek adına herkesten para istemek her baba yiğidin harcı değildir. Üstelik bunca fedakârlığa rağmen teşekkür yerine hakaret işitmek hayvan severlerin moralini daha da bozmakta ve tahammül seviyelerini düşürmektedir. Bu haksızlıktır. Haksızlık yapanın yarın Allah’a (cc) vereceği çok büyük bir hesap vardır.