ZİHNİMİZ Mİ BİZİ YÖNETİR BİZ Mİ ZİHNİMİZİ? (BİLİNÇALTI)
Bizler düşünebilen varlıklar olarak yaşam içerisinde yaşadığımız veya karşılaştığımız olayların neden ve nasıllarını hiç düşünmeyiz. Bazen düşünsek te neden ve nasıllarını çözemeyiz. Sosyal hayatımızda arkadaş ve dostlarımızla sohbet esnasında söylediğimiz bir söz üzerine “pardon ağzımdan kaçtı” deriz. Aslında söylenen söz ağzınızdan kaçan değil sizi üzen veya olumsuz etkileyen karşılaştığınız bir davranış sonucu daha önce düşündüğünüz hatta senaryosunu yazdığınız bilinçaltına yerleşen duyguların dışa yansımasıdır. Hayatınızın akışı sırasında olumlu veya olumsuz bir olay yaşar, hatta sürprizle karşılaşırsınız “Ben bu olayı daha önceden hatırlıyorum” duygusuna kapılırsınız. Belki de daha önceden hayalini kurduğunuz veya olmasını istemediğiniz bir olayın düşünmenizin sonucu bilinçaltına yerleşmesiydi. BİLİNÇALTI NEDİR?: Bilinçaltı terimi ilk kez, psikanalizin kurucusu Sigmund Freud tarafından kullanılmıştır. Avusturyalı nörolog, “Rüyaların Yorumu ve Psikanalize Yeni Giriş” Dersleri adlı kitaplarında, rüyaları ve davranış bozukluklarını bilinçaltı teorisine göre analiz etmiştir. Bu kavram bazı kaynaklarda bilinç dışı ve şuur altı olarak da geçer. Sigmund Freud’a göre sadece rüyalar değil, anılar, travmalar, kişilik bozuklukları ve fobiler de bilinçaltı ile doğrudan doğruya ilişkilidir. Freud’a göre kişinin bilinçaltına ittiği korkuları ve yüzleşmekten kaçındığı anılar, tüm hayatını ve insan ilişkilerini derinden etkiler. Bilinçaltı kavramı hayatımıza girdiğinden beri pek çok kez farklı güçleri vardır. Fakat bilinçaltının kimsenin bahsetmediği belli güçleri vardır. Evet bunlar kanıtlanamamış ve pek bahsedilmemiştir. Hiç biri ispatlanamasa bile bilim adamları tarafından düşünülmüş teorilerdir.
Aslında bilinçaltı pek çok kez hayatınızı kurtarmıştır ve siz bunun farkında bile olmazsınız. Beklemediğiniz bir anda karşılaştığınız trafik kazası, sel felaketi, deprem, silahlı çatışmanın ortasında kalmak gibi hayati kararlar vermeniz gereken durumlarda ani refleksler yapıp hayatta kalmanıza neden olabilmektedir. Bilinçaltı siz uyurken bile faaliyettedir. Sürekli 7 - 24 faaliyette olmak zorundadır. Çünkü tüm organların çalışmasını sağlayan odur. Gece uyurken bile susadığınızı, acıktığınızı hatta tuvalet ihtiyacınız olduğunu anlar derin uykunuzdan kalkar ihtiyacınızı giderirsiniz. Size 6. his olarak gelen bazı şeyler vardır. Bilinçaltı geçmiş ve gelecek arasında bir kuantum köprüsünün tam ortasında durmaktadır ve Size olasılıklar arasından en uygununu seçmek ile görevlidir. Bazen yoğun bir şekilde hissettiğiniz şeyler hayatınızı değiştirir. Bilinçaltının gelecekteki olası görüntülere ulaşabildiği iddia edilmektedir.
Bilinçaltında tüm cevaplar gizlidir. Bilinçaltı daha büyük bir sistem adına kolektif bilinçaltı dediğimiz bir sisteme bağlıdır. Tüm insanların birleşik bilinçaltı olduğu teorisine yani. O bilinçaltında tüm cevaplar vardır. Tüm cevapların kaynağı bilinçaltında gizlidir. Tüm diller kültürler ve daha fazlası orada kayıtlıdır. Bilinçaltı büyük resmi ve detayları en ince ayrıntısına kadar görür. Otizm hastalarının bazılarında mükemmel bir detaycılık ve ezber gücü vardır. Bu bilincin, bilinçaltıyla olan değişik etkisi yüzünden olduğu iddia edilmektedir. Kısaca bilinçaltımız her şeyi kayıt eder ve saklar. Bilinçaltının telepatik ve telekinezi güçleri olduğu iddia edilmektedir. Bilinçaltı maddeye ve akla etki edebilir ve düşünceleri değiştirebilir. İşte bu da bir teoriden öteye geçemese de. Bilinçaltı üstün olan insanların genellikle çok üst düzey yöneticiliklere geldiği iddia edilmektedir.
Bilinçaltı olayları çok hızlı değerlendirir ve o an için en uygun çözümü sunar. Bu tarz durumlar genellikle hayati tehlike altındayken ortaya çıkar. Bilinçaltı bu anda yönetimi devir alır ve size imkansız gelecek çözümler sunar. Bilinçaltı yönetimdeyken imkansız pek çok şey yapan insanlar daha sonra bunları nasıl yaptıklarını bir türlü çözememektedirler. İnsanların gün içerisinde yaşadıkları olayların üzerlerinde bırakmış olduğu olumsuz etkiler rüyalarına yansır huzursuzluğa neden olur. Bazen de yaşamış oldukları hayatlarında derin izler bırakan kötü olaylar bilinçaltına kaydolur ve bastırılır zaman zaman mutsuzluğa, umutsuzluğa ve travmalara neden olur. NE YAPILMALI: Hayatımızı olumsuz etkileyen bizi mutsuz eden olayların etkisini azaltmak duygularımızı olumlu yönde yönlendirebilmek için Psikiyatrist ya da psikologlardan yardım alınmalıdır. Psikiyatrist veya psikologlar bilinçaltı temizliği yöntemiyle itiraf ve yüzleşme sağlanması için düzenlenen seanslarla, kişinin kendisine bile itiraf etmekte güçlük çektiği şeyler hakkında konuşur. Kişinin geçmiş korkuları ve travmatik olaylar ile yüzleşmesini hedefler. Ayrıca gerek görülürse hipnoz yöntemiyle özellikle bireyin korkuları ve kaygıları hakkında yeteri kadar bilgi sahibi olmadığı durumlarda, hipnoz uygulanır. Hipnoz esnasında, bilinçaltına inilerek bireyin acı çekmesine, endişelenmesine ya da korku duymasına neden olan kişiler ve olaylar açığa çıkartılır hayata pozitif bakması sağlanır. Unutmayalım ki; huzurun anahtarı olumsuz düşüncelerden kurtulmaktır.