modern mimarlık mirasının korunması ve docomomo_türkiye
Yıldız Salman | Modern Mimarlık Mirası kavramı ve bu kapsama giren yapıların korunması konusu, 20. yüzyılın son on yılında özellikle bulundukları kentler ve modern mimarlık tarihi için önemli olan yapıların yıkımları sonrasında gündeme gelmeye başlamıştır. Bu kapsamda, hem kültür varlığı yapılarının, hem de kentlerin kimliklerini oluşturan bir tarihsel katman daha koruma alanının konularına dâhil olmuştur.
Önceki katmanlardan farklı olarak, tasarlandığı ve inşa edildiği dönemin teknik, estetik, sosyal, kültürel ve ekonomik yansımalarının bir belgesi olarak barındırdığı değerler, toplumsal bellekteki yeri ve tasarımcısının kimliği bu “modern” katmanın koruma değerlerini oluşturmaktadır. Modern mimarlık mirası genel bir tanımla, 20. yüzyılın başından itibaren üretilmiş, gerek uluslararası, gerekse ulusal yönelimleri ve/veya yenilikçi teknik ve teknolojileri örnekleyen yapı, yapı grupları ve yerleşmeler olarak açıklanabilir. Bu tanım, konutlar, ofis binaları, kültürel işlevli yapılar, sağlık tesisleri, spor yapıları, endüstri tesisleri, barajlar, tasarlanmış mahalle, konut alanları ya da kentsel açık alanlar gibi geniş bir yelpazeyi içermektedir. Dolayısıyla, bu farklı kategorilerdeki yapıların yasal kültür varlığı statüsü kazanabilmesi için miras değerlerini belirleyecek kriterlerin varlığı önem taşımaktadır. Doğru restorasyon yaklaşımlarının belirlenmesi ve sağlıklı uygulamaların yaygınlaşması için bu kriterlerin ötesinde, modern mimarlık mirasına özgü değerleri üzerinden koruma yaklaşımlarının belirlenmesi ve bu konunun yasallaşması öncelikli önem taşımaktadır. Nitekim günümüzde karşılaşılan pek çok tartışmanın temelinde bu değerlendirme kriterlerinin eksikliği ve yanlış koruma yaklaşımları yatmaktadır.
modern mimarlık mirası ve uluslararası çabalar
Modern mimarlık mirasının korunması konusundaki en önemli adımlardan ilki, Modernist Hareket’in kentsel ölçekli ya da tekil örneklerinin belgelenmesi ve korunması amacıyla Hollanda’da kurulan ve zaman içinde içerik ve sınırlarını genişleterek uluslararası bir boyut kazanan DOCOMOMO (Documentation and Conservation of Buildings and Sites of Modern Movement) örgütü olmuştur. Benzer şekilde ICOMOS Almanya, 1993 yılında komünizm sonrası Doğu Avrupa’daki modern mimarlık mirasının korunmasına yönelik bir toplantı yapmış; 1995 ve 1996 yıllarında ICOMOS 20. yüzyıl mirasının korunması konusunda farklı kurumlarla ortaklaşa seminerler düzenleyerek konunun uluslararası zemininin oluşturulmasında önemli katkılar sağlamıştır.1
DOCOMOMO’nun kuruluş metni olarak da kabul edilen Eindhoven Bildirgesi (1990), modernist yapıların belgelenmeleri, korunmaları konusunda uygun teknik ve yöntemlerin geliştirilmesi, yıkımlarının engellenmesi ve miras değerleri ile korunmaları konusunda kamuoyu yaratılması gerektiğinin altını çizen ilk uluslararası metin olarak önemlidir. Bu metin 2014 yılında Seul’da yapılan Uluslararası konferansta “Eindhoven-Seul Statement” olarak güncellenmiştir.
Aynı yıl, ICOMOS 20. Yüzyıl Bilimsel Komitesi de 20. yüzyıl mimarlık mirası için koruma yaklaşımlarını belirleyen bir standart olarak Madrid Belgesi’ni yayınlamış ve bu belge de Yeni Delhi’de gerçekleştirilen 2017 ICOMOS Genel Kurulu’nda kentsel alanlar ve peyzajları da içerecek şekilde genişletilerek güncellenmiş ve Madrid –Delhi Belgesi olarak kabul edilmiştir.
docomomo_türkiye çalışma grubu
DOCOMOMO örgütü uluslararası bir yapıya dönüştüğü 2000 yılı sonrasında öncelikle Avrupa’da ve tüm dünyada hızla yaygınlaşmış ve modern mimarlık mirası konusunda uzmanlaşmış farklı disiplinlerden üyeleri bir araya getiren önemli bir bilimsel kurum haline gelmiştir.
2000’li yılların dönümü, uluslararası platform ile eşzamanlı olarak Türkiye’de de görece genç mimarlık mirasının konu edilmeye başlandığı bir dönemdir. Özellikle ICOMOS’un 2002 yılındaki 18 Nisan Dünya Anıtlar ve Sitler Günü temasının 20. Yüzyıl Mimarlık Mirası olarak belirlenmesi konuyla ilgili kurum ve kişileri bir araya getirmiştir.
DOCOMOMO Türkiye Çalışma Grubu da bu dönemde 6 Mart 2002 tarihinde kurulmuş; uluslararası DOCOMOMO Çalışma Grubu olarak tanınmış ve ilk ulusal işbirliğini ICOMOS Türkiye Milli Komitesi ile yapmıştır. Bu kapsamda hazırlanan Türkiye’nin 20. Yüzyıl Mimarlık Mirası konulu poster, oldukça ilgi çekmiş, konuyla ilgili çeşitli tartışmaların yapılmasına zemin oluşturmuştur.
Uluslararası ortamda modern mimarlık mirasına artan ilginin sonucunda günümüzde 69 çalışma grubunun üye olduğu DOCOMOMO’nun ilgi alanı artık yalnızca Avrupa merkezli modern mimarlık hareketinin değil, farklı coğrafyalarda farklı zamanlarda inşa edilmiş olan tüm modernliklerin yapı ve kentsel mekânlarını da kapsamaktadır.
Yirminci yüzyılda Türkiye’de üretilen modern mimarlığın belgelenmesi ve korunması alanında çalışmak üzere 2002 yılında kurulan DOCOMOMO Türkiye Çalışma Grubu, temel olarak ülkedeki modern mimarlık mirasının belgelenmesi, koruma değerleri konusunda bilimsel görüş üretilmesi ve bu miras hakkında toplumsal farkındalık yaratılması ile konunun daha geniş kesimlere ve özellikle gençlere aktarılması hedefleriyle çalışmaktadır.
uluslararası etkinlikler
DOCOMOMO_Türkiye, 2002 yılındaki kuruluşundan dört yıl gibi kısa bir süre sonra iki yılda bir düzenlenen uluslararası konferansa ev sahipliği yapmıştır. 2006 yılında düzenlenen IX. Uluslararası DOCOMOMO Konferansı Ankara’da gerçekleştirilmiş; uluslararası grubun en genç çalışma grubu olarak üstlenilen bu büyük organizasyon başarıyla tamamlanmıştır. Sonraki uluslararası konferansların bir parçası olacak öğrenci çalıştayı da İlk kez 2006 yılında, konferansın hemen öncesinde İstanbul’da düzenlenmiştir.
Uluslararası envanter çalışmasına, her yıl düzenli olarak yapılan ödevler ile katılım sağlanarak hem uluslararası platformda Türkiye’deki modern mimarlık mirası örneklerinin tanıtımı yapılmakta hem de ulusal envanterin geliştirilmesine katkıda bulunulmaktadır.
ulusal etkinlikler
Ulusal çerçevede yürütülmekte olan çalışmaların başında 2014 yılından günümüze her yıl düzenlenen “Poster Sunuşları” gelmektedir. İlk kez Ankara’da düzenlenen bu etkinliğin temel amacı ülkedeki modern mimarlık mirasının belgelenmesine zemin oluşturmak, koruma konusunda karşılaşılan farklı güçlükleri kimi zaman konunun farklı aktörleriyle tartışma olanağı yaratmaktır. Bu kapsamda konuyu olabildiğince yaygınlaştırmak hedefiyle her yıl başka bir kentte düzenlenen etkinlikler sırasıyla Ankara, İzmir, Kayseri, Bursa, Diyarbakır, Eskişehir, Mersin, Kocaeli, Antalya, Erzurum, Bolu, Samsun ve Balıkesir’de gerçekleştirilmiştir.
Poster Sunuşları’nın en önemli çıktısı hiç şüphesiz elimizde biriken çok değerli envanter olmuştur. Bugüne kadar düzenlenen konferanslarda 62 ilimiz ve KKTC’den toplam 915 yapı çalışılmış ve belgelenmiştir. Bu birikim DOCOMOMO Türkiye Çalışma Grubu için önemli bir başarı olduğu kadar büyük bir sorumluluk da üretmiştir. Elde edilen yeni verilere göre artık Türkiye’nin modern mimarlık mirası yeniden tanımlanmak zorundadır. Sahip olduğumuz değerler, bilinenlerin ötesinde yerellikler ve ayrıksılıklar içermektedir. Bu değerlerin geleceğe aktarılması ise ancak korunmalarının mümkün kılınabilmesiyle olacaktır. Dolayısıyla, yasal statü kazanmış bir modern mimarlık envanterinin hızlıca oluşturulması gerekmektedir.
Koruma hedefiyle gerçekleştirilen çalışmaların büyük bölümünü Kültür Varlıkları Koruma Kurulları’na yazılan bilimsel görüşler oluşturmaktadır. Birçok yapı ve kentsel mekân için yazılan görüş yazıları koruma kararlarının alındığı kurullarda konuya dikkat çekmek, özellikle de yasal zeminde var olan eksiklikleri vurgulamak ve bu nedenle kaybedilebilecek değerlerin korunmasının önemini anlatmayı hedeflemiştir. Bu kapsamda yürütülen çalışmalardan bir kısmı başarı ile sonuçlanırken çok üzücü bazı kayıplar ise engellenememiştir.
Modern mimarlık mirasının korunması konusunun uluslararası platformda önem kazanmasının ve bu konudaki çalışmaların yoğunlaşmasının nedenlerinden biri de bu yapıların aslında tüm ülkelerde hala kolaylıkla yıkım tehdidi ile karşı karşıya kalabilmeleridir. Görece genç yaşları, farklı yapım sistemleri ve malzemeleri, kimi zaman eski kentleri bozan düzenlemeler ve yapılar olarak algılanmaları, modern mimarlık mirasının koruma kriterleri ve koruma yaklaşımları konusunda daha çok çalışılma yapılması gerektiğini göstermektedir. Bu kapsamda DOCOMOMO_Türkiye Büyük Ankara Oteli, Taksim Gezi Parkı gibi yıkım tehdidi altındaki önemli yapılar için uluslararası kampanyalar düzenlemiş, görüş talep etmiş ve bu uluslararası görüşleri ilgililere iletmiştir. Benzer şekilde diğer ülkelerde tehdit altında bulunan yapıların korunması için de bilimsel görüş ile destek vermektedir. Modern mimarlık mirasının korunması karşısındaki en önemli engellerden birisi olan yasal koruma zemininin sağlanması, mesleki ve toplumsal kabul sorunları, modern mimarlık mira-
sının bir kültürel katman olarak tanınmasının önemini Türkiye de dâhil olmak üzere tüm ülkelerden örneklerle inceleyen önemli bir uluslararası yayın2 bu konuda çok çarpıcı örnekler içermektedir.
Modern mimarlık mirasının belgelenmesi konusunda DOCOMOMO_Türkiye üyelerinin ve Mimarlar Odası’nın katkıları ile birçok kentin modern mimarlık rehberleri hazırlanmıştır. Bu rehberler, özellikle meslek alanı içinde konuya ilişkin farkındalık yaratmak konusunda çok önemli adımlar olmuştur.
Son on yılda neredeyse ölçeğinden bağımsız olarak yenilenen yasal durumlar nedeniyle çoğu kentsel çevre “kentsel dönüşüm” olarak anılan hızlı bir yıkım ve yeniden inşa sürecine girmiştir. Bu kapsamda, gözden ilk çıkarılan yapılar arasında “eski dayanıksız beton bina” olarak görülen çok sayıda modern mimarlık mirası yapı bulunmaktadır. Özellikle de konut yapıları, deprem riski gerekçesi ile son dönemdeki uygulamalardan en olumsuz etkilenen kategori olarak karşımıza çıkıyor. Endüstri yerleşkeleri içinde bulunan yapılar ise ağırlıklı olarak özelleştirme sonrasında kendileri için öngörülen yeni işlevlere uyarlanırken çoğu özgünlük değerlerini yitirme tehdidi altında. Bu durum, bugüne kadar yaptığımız çalışmaları değişen kavramlar, yasal durumlar ve toplumsal eğilimleri de göz önüne alarak çok daha dinamik ve hızlı süreçlere evirmemizi zorunlu kılıyor.
planlanan çalışmalar
DOCOMOMO Türkiye Çalışma Grubu, kuruluşundan günümüze, çok sayıda genç akademisyenin bu alana ilgi göstermesine önayak olmuş, modern mimarlık mirası ile ilişkilenen birçok yayın yapılmıştır. Yakın zamanda güncellenerek yeniden kullanıma açılan web sitesinin hızlıca, tüm bu araştırmalara, yayınlara, tezlere ve çeşitli belgelere erişim sağlanabilen zengin bir temel başvuru adresi olması için çalışmalar sürmektedir.
Türkiye’nin modern mimarlık envanteri için bir altyapı hazırlanması, değerlendirme kriterlerinin belirlenmesi ve konunun koruma ile ilgili kurumlar ile paylaşılması orta vadede gerçekleştirilmesi planlanan çalışmalar arasında yer almaktadır. Bugüne kadar düzenlenen poster sunuşları sayesinde elimizde biriken yaklaşık 1000 yapı arasından yapılacak bir “Türkiye’nin Modern Mimarlık Seçkisi” yayını, hem mimarlık tarihi hem de koruma alanında bu konudaki büyük bir boşluğu dolduracaktır. DOCOMOMO_Türkiye’nin ulusal tanınırlığını sağlama konusundaki en önemli ve sürekli faaliyet olan poster sunuşları, belgeleme ve envanter konusundaki temel etkinlik olarak düzenlenmeye devam edecektir. Ancak ek olarak, bu etkinlik kadar uzun soluklu olacağını ümit ettiğimiz ve aynı istekle kurguladığımız öğrenci çalıştayları ve söyleşi-tartışma etkinlikleri sayesinde, yılda bir kez Poster Sunuşları’nda bir araya gelebilen sadık “docomomocular” ile her yıl aramıza yeni katılan çoğu genç arkadaşlarla tüm yıla yayılan ortak çalışma/buluşma zeminlerinin hazırlık çalışmaları tamamlanmış bulunuyor. Umarız hemen içinde bulunduğumuz yıldan başlamak üzere, ilkbaharda Poster Sunuşları devam ederken, yaz aylarında koruma ve yeniden işlevlendirme konularına yoğunlaşan çalıştay, sonbahar ve kış aylarında ise farklı kentlerde düzenlenecek konuşma/tartışma oturumları ile daha sık bir araya gelme ve modern mimarlık mirası konularını gündeme taşıma olanağı olacaktır.
Türkiye’deki güncel koruma pratikleri her ne kadar ağırlıklı olarak modern mimarlık mirasına değer vermeyen sıkıntılı uygulamaları içerse de, son yıllarda aralarında İller Bankası, İstanbul Atatürk Kültür Merkezi, İnönü Stadyumu bulunan çok değerli örnekleri tüm çabalarımıza rağmen kaybetmiş olsak da, gelecekte bu durumun ortadan kalkabileceğine ilişkin ümitlerimizi korumak ancak oluşturacağımız güç birliği ile mümkün görünüyor.
1 Bu toplantılar arasından ilk akla gelenler; ICOMOS Fransa tarafından 1993 yılında düzenlenen ve yakın tarihli mimarlık mirası ile doğrudan ilişkilenen “Betonun Korunması” konulu teknik sempozyum, Haziran 1995 Helsinki’de ve 1996 yılında Mexico City’de ICOMOS, DOCOMOMO, Avrupa Konseyi gibi farklı aktörlerin katılımları ile düzenlenen toplantılardır. 2 Ugo Carughi, der., Maledetti vincoli La tutela dell’architettura contemporanea, Umberto Allemandi & C., 2012 ve U. Carughi ve Massimo Visone, der., Time Frames, Conservation Policies for Twentieth-Century Architectural Heritage, Routledge, 2017.