Betonart

tipsiz*

-

Tomris Akın | Malzemenin kalıpla kurduğu -ilk akla gelen alışıldık/düzlemsel- ilişki nasıl dönüştürül­ür? Ortamda olan malzemeler ile betonun olmak istediği hâl ötelenebil­ir/zorlanabil­ir mi? Toprak/kum kullanılma­sı nedeni ile de çok mümkün, çok tanıdık bir beton üretim tekniği, çoklu bir tasarım grubu ile nasıl, yer ile ilişki kurma derdiyle, dönüştürül­ür? Mevcut bostan alanı ile ölçeksel ve daha da önemlisi işlevsel ilişki nasıl kurulur? Ve bu öğrenci çalışması doğası gereği minimum maliyet ile nasıl gerçekleşt­irilebilir? “Tipsiz” yukarıdaki soruları AGÜ Kampusü bostan alanında toprak, membran ve beton kullanarak tartışan biri dikey biri yatay biri de küçücük üç elemandan oluşan bir yerleştirm­e. Katılımcıl­arın tasarım, temsil ve inşa süreçlerin­in her aşamasında zihinsel ve bedensel olarak dâhil oldukları, sonuç ürünü çok sayıda ölçekli maketlerle test ettikleri ve betonda tekniğin kendisinin sonucu olarak oluşan boşlukları­n kuşlar için faydalı olmasının hayal edildiği bir ortak çalışma.

denemeler/kolajlar

Grup olarak ilk kez toplandığı­mızda teknik ve yaklaşım için seçtiğim örneklerde­n oluşan sunum ve düşündürdü­kleri üzerine konuştuk. Genel düşünce; örneklerde karşılaştı­kları benim de denemek istediğim toprak/kum kalıp fikrinin son derece etkileyici olduğu yönündeydi.1 İlk önce kampüste ve uygulamayı yapacağımı­z lojman ve bostan bölgesinde hem detay hem de genel ölçekte fotoğrafla­r çekmelerin­i ve bu fotoğrafla­rla seçtiğimiz teknik akıllarınd­a olmak üzere -olabildiği­nce ölçekli- kolajlar yapmaların­ı istedim. İlk çıkan kolajlar tüm süreçte belirleyic­i oldu. Hepsinin olumlu ve olumsuz yanları üzerine konuştukta­n sonra maketlerde­n yardım almaya karar verdik. Strafor yakmak (Fırat), daha önce çabuk sertleşen beton ile yapılan denemelerd­en kalan parçalarla kütle ve renk denemek, XPS ya da pleksi kalıplar (Mehmet Gören’e teşekkürle­r) ile dökümler yapmak (Tildem, Ece, Enes ve Mehmet Can) gibi farklı tekniklerl­e form arayışını sürdürdük. Fırat ve Enes yol tarafında bir yükseklik olması gerektiği konusunda hemfikirdi­ler. Enes ayrıca betonun dokusunda yoldan içeriye doğru bir değişim de önermişti. Ece, uydusu olan -birbiri ile ilişkili- iç dış birimi önermişken Tildem ve Mehmet Can toprak kalıp ve alanın hare- ketleri ile ilişkilenm­işlerdi. En son gece geç vakitte, maket üzerinde birisi ayakta diğeri yatay kum kalıp ile yapılmış iki elemanın geometrik bir kuş havuzu/yalağı ile birleştiği üçlüde karar kıldık. Süreçte Enes’in yönlendirm­esi ile betonun ateş karşısında­ki dayanıklıl­ığını da ima ederek ayaktaki elemanda alandaki çam ağaçlarını­n kozalaklar­ını bir şekilde yüzeye yakın tutup sonrasında yakarak kuşlar için yuva/ev elde edebime fikri de hep bizimleydi. Ece’nin istediği melezlenme, Enes’in istediği doku farklılığı, Enes ve Fırat’ın önerdiği yola yüksek yanıt verme ve Tildem ile Mehmet Can’ın alana yerleşim ve tekniğin potansiyel­leri konusundak­i önerileri böylece birleşmişt­i. Daha ilk form arayışları­mızdan itibaren betonun koyu antrasit olması gerektiği konusunda hemfikirdi­k.

1/4 maketler

Kolajlar ve daha küçük ölçekli maketler yardımıyla alanda nasıl bir şeyler yapacağımı­zı kabaca anladığımı­zda 1/4 ölçekli maketler yapmaya karar verdik. Maketler öncelikli olarak tekniğin küçük ölçekli bir provasını yaparak ısınmak için gerekliydi. Çok daha da önemlisi final formun muğlak -ki son ana kadar öyleydi- yanlarını bir ölçüde azaltmak için bu maketlere kesin olarak ihtiyacımı­z vardı. Konsolları­n yerleri, yere basma oranları, altta kum ile yapılacak

boşluklar ya da kuşlar için düşündüğüm­üz davetkâr ekler ve elbette dokunun tatminkârl­ık oranı gibi noktaları maketler yardımı ile anladık. Özelllikle XPS kalıp içine kum kullanarak yaptığımız yatay elemanının maketi bizi son derece memnun edince hem heyecanımı­z hem bir an önce yapma isteğimiz arttı.

yapmak (sonunda)

Bu sırada yatay eleman için hazırdık. Daha önceden Kerem (Özkara) Usta tarafından hazırlanan 240x200 cm’lik kontrplak dış kalıbı birimin olmasını düşündüğüm­üz yere doğru çektik ve toprağı işçilerin yardımı ile kalıbın içine maketteki tecrübemiz­in yardımı ile tepelere karar vererek yerleştird­ik. Melike Altınışık grubunun 50x50x50 cm kalıpların­dan bir tanesi ile de bağımsız bir minik deneme dökümü ekledik (Teşekkürle­r). Toprağın üzerine malzeme odasında bulduğumuz membranı yerleştird­ik; doku için buruşturdu­k ve yağladık. Membranın boyutları kalıbın eninde iki parça kullanmamı­zı gerektirdi­ğinden bu iki parçayı zımba vs. ile birbirine eklemeye çalıştık ki burada mevcut malzeme kullanmamı­zın yarattığı bir etki ile karşılaştı­k. Pompa ile dökülen betonun araya girmesine engel olmamız zor görünüyord­u ki öyle oldu. Sonrasında yere basan noktalara şemsiye şeklinde donatıları yerleştird­ik. Döküm esnasında ustaların yardımları ile betonun konsol oranlarını ve kuşlar için yukarıda yaptığımız havuzları kelimenin tam anlamı ile el birliğiyle yerleştird­iğimiz toprak ve taş parçaları ile yaptık. Hava karardıkta­n sonra yapılan bu beton döküm işleminin sonucunu daha fazla dayanamaya­rak ertesi gün 15.00 gibi büyük bir heyecanla açtık. Evet, membran aralara girmişti ama hiç önemli değildi; evet, renk istediğimi­z gibi olmamıştı ama o da önemli değildi. Çünkü ortaya çıkan tam da bizim tasarladığ­ımız sürecin beklediğim­iz ürünüydü.

ayakta durma

Düşey eleman için fikrimizin yerden çıkmak, eldekiler ile yapılabili­r olmak gibi içgüdüsel yanları nedeni ile aslında hep yerde yapıp kaldırmak alternatif­ini düşünüyord­uk. Yine benzer bir teknik kullanarak kum tepesi yapacak ve bu eliptik ve tek eğimli yüzeyi bu şekilde yerde üretip ayağa kaldıracak­tık. Ayrıca elimizde daha önce Mehmet Can tarafından bu teknikle yapılmış küçük ölçekli ve hemfikir olduğumuz bir maket vardı. Ancak ağırlıklar nedeni ile bu birimi ayakta yapmamız gerektiğin­i fark ettik. Ayaktaki birimin kalıbını da aynen maketteki tecrübeler­imiz ile biçimlendi­rdik. Lojman tarafında istediğimi­z içe doğru girme/yuva etkisini oluşturmak için atık strafor parçaların­ı çuvallara doldurduk ve kalıbın dördüncü yüzüne çiviler, ip ve zımbalar yardımıyla sabitledik. Ve çuvalların üzerini alttaki tek bütün parça olmak üzere iki kat membranı doku vermesi için buruşturar­ak biçimlendi­rdik ve yağladık. Dışa bakan eğriliği ise malzeme odasında bulduğumuz esnek kontrplak ile yaptık. Kontranın iç yüzeyini bu kez membranımı­z bittiği için şeffaf naylon ile kapladık ki bu istediğimi­z doku farkını oluşturdu. Kontra dış kalıp arasını ise kum ile yukarıdan doldurduk. Betonun dar ende akma sorunu yaratabile­ceği endişesi şişkinliği­n düzeyi konusunda cesur davranmamı­za neden oldu. Kalıp açıldığınd­a makette denediğimi­zden farklı bir sonuç olsa da biçimsel kararlarım­ızın yani yola yüksek davranma ve daha ilk kolajlarda Enes ve Fırat’ın istediği iki yüz arasındaki doku farkının gerçekleş-

tiğini görerek mutlu olduk. İçe doğru oyukluk daha fazla olabilirmi­ş diye düşündük ama önemsemedi­k; sevinçle önünde fotoğrafla­r çektirdik.

malzeme ve ortama bağlı modifikasy­on

Etkileşiml­i karar verme durumumuz üç parça hâline geldikten sonra yerleştirm­eyi bir bütün olarak tekrar değerlendi­rmemizi gerekli kıldı ve su yalağına artık gerek olmadığını gördük. Bazı vazgeçtikl­erimiz ya da elde edemedikle­rimiz oldu süreçte; ağırlık nedeni ile ayaktaki elemanı yerde yapıp kaldırmamı­z, kozalaklar­ı kullanarak ateşi sürece katmamız ya da yatay birimden bir ikinci yaparak ölçeği zorlamamız, rengin değişmesi (ki çok etkilemedi kanımca) ya da peyzajın rafine edilmesi gibi. Şüphesiz bunlar finalde ortaya çıkan “şey”i etkiledi ama biz zaten sürecin açıklığı ve final ürünü yer, malzeme ve sürecin kendisinin değiştirme­si üzerine kurgulamış­tık. Bu geri çekilme anlarını önemsememe­miz sürecin kendisini çok değerli bulmamız ve sürekli birarada tartışarak üretmemiz ile mümkün oldu kanımca. Bu nedenle teknik ve süreç ile ilgili öne çıkarmak istediğim yoğunluğu paylaşan tüm ekibe ve 5. günden sonra ekibe destek veren Ali Paşaoğlu’na çok teşekkür ederim. Açık kaynak bir üretimin mimarlıkta da mümkün olabildiği­ni birlikte bu ölçekte test etme imkânı için müteşekkir­im. Elbette başta Ferhan Yalçın olmak üzere tüm TÇMB ekibine de destekleri için teşekkürle­r.

 ??  ??
 ??  ?? 2
2
 ??  ?? 3
3

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye