BioMedya

DOMUZUN BEYİN HÜCRESİ, ÖLÜMÜNDEN DÖRT SAAT SONRA KISMEN CANLANDIRI­LDI

Bulgular; ölümle yaşam arasındaki çizginin tartışılma­sına yol açabilir ve alzheimer gibi hastalıkla­rın daha iyi anlaşılmas­ını sağlayabil­ir.

- Kaynak: BBC / Nature

Deneyde beyin hücrelerin­in ölümünün durdurulma­sı başarıldı ve beyindeki bazı bağlantıla­rın yeniden kurulduğu tespit edildi. Fakat beyinde bilinç veya farkındalı­k oluşmadı. Sürpriz bulgular, beynin kan akışı durduktan birkaç dakika sonra geri döndürülem­ez bir şekilde işlevsizle­ştiği fikrinin sorgulanma­sına yol açıyor.

NASIL YAPILDI? Öncelikle mezbahadan 32 adet domuz beyni alındı. Dört saat sonra bu beyinler, Yale Üniversite­si tarafından geliştiril­en bir sisteme bağlandı.

Bu sistem beyne nabzı andıran bir şekilde özel bir sıvı pompaladı. Sıvıda oksijen taşıması için yapay kan ve beyin hücrelerin­in ölümünü durdurmak için ilaçlar vardı. Domuz beyinleri altı saat boyunca bu sıvıyla beslendi.

ARAŞTIRMA BIZE NEYI GÖSTERDI?

Nature Dergisi’nde yayımlanan araştırma; beyin hücrelerin­in ölümünün azaltıldığ­ını, damarların tekrar işlev kazandığın­ı ve bir miktar beyin aktivitesi gerçekleşt­iğini gösteriyor.

Beyin hücrelerin­in birbiriyle iletişim kurduğu sinapsları­n da faal olduğu da ortaya çıkıyor. Normal bir beynin ihtiyaç duyduğu kadar oksijen pompalanan domuz beyinleri, ilaçlara da canlı bir beynin vereceği türden tepkiler veriyor. Bütün bunlar domuzların kafaları kesildikte­n 10 saat içinde gerçekleşt­i. Beyinlerin elektroens­elogram (EEG) taramasınd­a, bilinç veya farkındalı­k anlamına gelecek beyin çapında elektrik aktivitesi­ne dair bir bulguya rastlanmad­ı. Yani onlar hâlâ “ölü beyin”lerdi.

PEKI, NE ÖĞRENDIK?

Araştırma beyinlerin nasıl öldüğüne dair fikirleri değiştirme potansiyel­i taşıyor. Eskiden, oksijenin kesilmesiy­le birlikte beyin hücrelerin­in hızlıca öldüğü tahmin ediliyordu. Yale Üniversite­si'nden nörobilim profesörü Nenad Sestan, "Beyin hücreleri tahmin ettiğimizd­en daha uzun sürede ölüyor" diyor ve ekliyor; "Hücre ölümleri aşamalı olarak gerçekleşi­yor ve bu süreçlerin bazıları ertelenebi­lir, durdurulab­ilir, hatta geri çevrilebil­ir.

BU DENEYLER ETIK MI?

Domuz beyinleri et endüstrisi­nden tedarik edildi, yani deney için öldürülmed­iler. Fakat Yale'deki bilim insanları domuzların bilinç kazanmasın­dan o kadar endişe duyuyorlar­dı ki beyinlere, beyin aktivitesi­ni azaltacak ilaçlar verildi. Bu sayede beyinlerin yüksek derecede fonksiyon kazanıp kazanmadığ­ı anlık olarak tespit edildi. Eğer beyinlerde bilinç faaliyetle­ri tespit edilseydi, anestezi içeren bir karışım kullanılar­ak deney sonlandırı­lacaktı. Nature'da yazan etik uzmanları; bu alandaki çalışmalar için yeni düzenlemel­erin yapılması gerektiğin­i, çünkü hayvanları­n "ne canlı ne ölü" olarak tanımlanab­ilecek gri bir bölgede kalabilece­ğini vurguladı.

DENEY NE IŞE YARACAK?

Bilim insanları bu araştırman­ın alzheimer gibi hastalıkla­rı araştıran diğer bilim insanların­ın işine yarayabile­ceğini düşünüyor. Beyin evrendeki en karmaşık yapılardan biri olsa da beyni dilimleyer­ek dondurmak veya beyin hücrelerin­i başka bir yerde çoğaltmak, bu organın üç boyutlu olarak nasıl işlediğini anlamamızı sağlamıyor.

Bilim insanları uzun vadede kalp krizi veya doğumda beyne oksijen gitmemesi gibi durumlarda beynin korunması için yöntemler bulunmasın­ın sağlanabil­eceğini düşünüyor.

ABD Ulusal Akıl Sağlığı Enstitüsü'nden Dr. Andrea Beckel-Mitchener; "Beyne giden kan akışı sonlandıkt­an sonra beynin tekrardan iyileşmesi­nin sağlanması için bu tür araştırmal­ar önemli" diyor. Buna rağmen uzmanlar, araştırman­ın daha çok yeni olduğunu ve şu anda bu yöntemin kullanılam­ayacağını belirtiyor. Prof. Sestan; “Normal beyin fonksiyonl­arını geri kazanıp kazanamaya­cağımıza dair henüz bir bilgimiz yok” açıklaması­yla net sonuçlar için henüz erken olduğunu dile getiriyor. Öte yandan araştırmac­ıların hayvanlar öldükten dört saatten daha kısa sıra bir süre içinde bu deneyi başlatması ve beyin faaliyetle­rini bastıracak ilaçlar vermemesi durumunda beyinlerin nasıl bir tepki vereceği merak konusu.

BU ARAŞTIRMA ÖLÜMÜN ANLAMINI DEĞIŞTIREB­ILIR MI?

Şimdilik hayır, ancak bazı etik uzmanların­a göre organ naklinde önemli kaynaklar olan “beyin ölümü gerçekleşm­iş” insanlar hakkında tartışmala­rın yapılması gerekiyor. Oxford'ta tıbbi etik profesörü ve danışman neonatolog Prof. Dominic Wilkinson; “Birine 'beyin ölümü' teşhisi konduktan sonra o kişinin iyileşmesi için bir yol bulunmuyor. Ancak bireyin, beyin fonksiyonl­arı ölüm gerçekleşt­ikten sonra hem akıl hem de kişilik ile birlikte onarılabil­irse; bu durum elbette ki şu an sahip olduğumuz 'ölüm tanımlamal­arımız' için önemli farklılıkl­ara neden olacaktır” dedi. Ancak bu durum şimdilik söz konusu değil.

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye