BEBEKLERİN GIDA ALERJİSİ
BAĞIRSAKLARINDAN MI KAYNAKLANIYOR?
Fareler üzerinde yapılan bir çalışmaya göre, doğru bağırsak bakterilerine sahip olmayan genç bağışıklık sistemleri gıda alerjenlerine karşı hassas oluyor.
Güney Kore’de bulunan Institute for Basic Science isimli araştırma enstitüsünde görevli Sung-Wook Hong ve meslektaşları, uzun zamandır mikrobiyomun alerjiler ve bağışıklık sistemi üzerindeki etkilerini araştırıyorlar. Ekip, steril bir ortamda yetiştirilen ve hiçbir bağırsak mikrobuna sahip olmayan farelerin neden anne sütünden katı gıdaya geçirildikleri sırada birden bire belirli bir antikor tipini çok yüksek miktarlarda ürettiklerini merak etti.
İmmünoglobülin E (IgE) adı verilen bu antikorlar bağışıklık sistemimizin çok önemli bir parçasını oluşturuyor ve belirli kimyasallara karşı alerjik tepkiler oluşmasına neden oluyor. IgE antikorları alerjenleri tespit ettiğinde, alerji belirtilerini meydana getiren enflamatuar kimyasalların salgılanmasına yol açıyor.
Sağlıksız Bir Mikrobiyom Gıdayla Tetiklenen Bağışıklık Tepkisiyle İlişkili
Sütten kesilme sürecinde hiçbir mikroba sahip olmayan farelerde IgE seviyelerinin neden yükseldiğini anlamak için, ekip küçük fareleri ya normal bir diyetle ya da bağışıklık sistemini kışkırtacak hiçbir şey içermeyen; gerekli tüm amino asitler, vitaminler ve glikozla formüle edilmiş bir diyetle besledi. Araştırmacılar, neticede normal bir diyetle beslenen hayvanların kendiliklerinden bir bağışıklık tepkisi geliştirdiklerini, antijensiz beslenenlerdeyse bunun gerçekleşmediğini gördüler.
Araştırmacılara göre; bu bulgu farelerde sağlıklı bir bağırsak mikrobiyomuna sahip olmamanın, gıdayla tetiklenen bağışıklık tepkisiyle ilişkili olduğunu ortaya koyuyor.
IgE Tepkisinde T Foliküler Yardımcı Hücrelerin Rolü Var
Bununla birlikte, ekip mikropları olmayan farelere normal katı gıdalar vermek için onların birer yetişkin olmasını beklediğinde; hayvanların IgE antikorlarını daha az ürettiğini gördü. Ekip farelerde görülen IgE tepkisinde, özel bir tür bağışıklık hücresi olan ve T foliküler yardımcı hücreler adı verilen hücrelerin rolü olduğunu buldu. Bu tip T hücreleri genellikle hayatın erken dönemlerinde üretiliyor.
Hong, bu bulgunun neden alerjilerin çocuklarda yetişkinlere oranla daha yaygın olarak görüldüğünü açıklamaya yardımcı olduğunu söylüyor. Araştırmacılar mikrop sahibi olmayan farelerin normal farelerin arasına karışmasına izin verdiğinde, hayvanların T foliküler yardımcı hücreleri bu kadar fazla üretmeyi durdurduklarını ve IgE antikoru seviyelerinin düştüğünü de gözlemledi.
Queensland Üniversitesi’nden Emma Hamilton-Williams, “Bu çalışmanın ortaya koyduğu sonuçlardan birisi, gıda antijenleriyle tanışıldığı sırada mikrobiyotaya olanların önemli olduğu. Yaşamın ilk yılında bağırsak mikrobiyotası gerçekten de hızlı bir şekilde gelişim ve değişim gösteriyor. Yani arada kesinlikle bir bağlantı var gibi görünüyor” açıklamasıyla dikkatleri çekiyor.