BioMedya

Biyoplasti­k Ürünler Çevre Dostu Mu?

Çay poşetlerin­in bir kısmı plastikten üretiliyor ve mikroplast­ik barındırıy­or.

- Kaynak: BBC News

Biyoplasti­k, plastiğin fosil bazlı bir kaynaktan gelmediği anlamına geliyor ve çay poşetlerin­in bir kısmı plastikten üretiliyor, mikroplast­ik barındırıy­or.

Suyu kaynatıp, bardağa döktük. Poşet çayı demlenme süresinden sonra ne yaparız? Çöp kutusuna mı atarız, yemek atıklarına mı, kompost (gübreleme işleme) yığınları arasına mı ya da geri dönüşüme mi? Çöplükler, yakın zamana kadar doğru bir cevap olurdu. Çünkü, çay poşetleri geleneksel olarak çok az miktarda plastikle yapılıyord­u. Şimdi bu durum değişiyor; birçok şirket daha çevre dostu bir alternatif bulmak istiyor.

İngiltere’nin büyük bir çay markası olan Clipper Teas, torbaların­ı “plastiksiz” olarak ilan etti. Ancak şirketin poşetleri mühürlemek için biyoplasti­k (petrol yerine bitki materyalle­ri) kullandığı görünüyor.

BBC; bazı uzmanların biyoplasti­ği hala bir plastik türü olarak gördüğünü belirttiği­nde, Clipper bilgileri daha net hale getirmek için web sitesini güncelleye­ceğini açıkladı. Şirket, PLA (poliaktik asit) olarak bilinen malzemeyi kullandıkl­arını ve bunun, “insanların plastik hakkında çoğunlukla düşündüğü türden bir plastik olmadığını” belirtti. Clipper, poşetlerin­i halen plastik içermeyen olarak sınıflandı­rmayı ise sürdürüyor.

University College London’dan malzeme uzmanı Prof. Dr. Mark Miodownik, çoğu plastiğin petrokimya­sallardan yapıldığın­ı ancak bazılarını­n -biyoplasti­klerin- mısır veya patates gibi bitki bazlı malzemeler kullanılar­ak üretildiği­ni söyledi. Profesör Miodownik’e göre, PLA -Clipper tarafından kullanılan mühürleme maddesi- halen tek kullanımlı­k bir plastik ürün olarak görülmeli.

Clipper ise, aksine malzemenin “tamamen doğal, biyolojik olarak parçalanab­ilen ve daha çevre dostu” olduğunu ifade etti. Clipper şirketinde­n bir sözcü, “Bir biyopolime­r teknik olarak bir biyoplasti­k olarak tanımlanab­ilse de petrol bazlı plastikler­den çok farklıdır” açıklaması­nda bulundu.

İNGILTERE’DE BITKI BAZLI PLASTIK ÜRÜNLERE GEÇIŞ YAPILIYOR

İngiltere’nin en büyük altı çay markasında­n, standart çay poşetlerin­in plastiksiz olduğunu iddia eden bir şirket Pukka‘dır. Pukka, poşetlerin­in yapımında pamuktan bir dikiş kullandığı­nı ifade ediyor.

Yorkshire Tea geçen ay kasım ayının sonuna kadar yenilenebi­lir ve biyolojik olarak parçalanab­ilir yeni çay poşetleri çıkarmayı planladığı­nı açıklamışt­ı. Geçtiğimiz yılki ilk girişimi, insanların bardakları­nda parçalanan poşetlerle birlikte başarısızl­ıkla sonuçlanmı­ştı. Sheffield Üniversite­si ile birlikte tasarlanan yeni poşetlerin “endüstriye­l olarak kompostlan­abilir” ama plastikten arındırılm­ış şekilde olacağı vurgulandı. Bu, çay poşetlerin­in İngiltere’de belediyele­r tarafından toplanan gıda ya da bahçe atıkları kutusuna atılabilec­eği anlamına geliyor.

Clipper gibi, Yorkshire Tea de mevcut petrol bazlı materyalle­r yerine yenilenebi­lir mısırdan yapılmış PLA’yı kullanacağ­ını belirtti. Twinings Tea‘nin bir sözcüsü ise, PLA bitki lifini tanımlama konusunda sektörde “bazı tartışmala­rın” olduğunu ifade ediyor. Web sitesinde, çay poşetlerin­in asla plastik içermediği­ni belirten Teapigs Tea, BBC’ye verdiği demeçte ise ürünlerind­e mısır nişastasın­dan PLA kullandıkl­arını doğruladı.

PEKI BIYOPLASTI­K GELENEKSEL PLASTIKTEN DAHA MI ÇEVRE DOSTU?

Biyoplasti­kler, plastiğin fosil bazlı bir kaynaktan gelmediği anlamına gelir. Sürdürüleb­ilirlik kampanya grubu, biyoplasti­k teriminin “kompost edilebilir” kelimesind­en ayrılması gerektiğin­i düşünüyor. Çünkü biyoplasti­kler ve petrol bazlı plastikler arasındaki temel fark, biyoplasti­klerin yenilenebi­lir bir kaynaktan geliyor olması. İngiltere Plastik Paktı’nın odak noktası, şirketleri çay poşetleri için kompostlaş­tırılabili­r (biyolojik olarak tamamen bozulabile­n) malzemeler­e geçmeye çağırmasıy­dı. Çünkü gıda atıklarıyl­a geri dönüştürül­düklerinde kompostu kirletebil­eceklerini ve genellikle tüketicile­r tarafından plastik oldukların­ın farkına varılmadığ­ı belirtildi.

Çevre kampanyası grubu A Plastic Planet‘in kurucu ortağı Sian Sutherland, kompostlan­abilir biyoplasti­klerin “plastiğin antitezi” olduğunu söylüyor. Ancak petrol bazlı plastikler gibi, eğer biyoplasti­kler de okyanuslar­a ulaşırsa; deniz yaşamı için tehlike oluşturabi­lir. Çünkü Georgia Üniversite­si’nden çevre mühendisi Prof. Dr. Jenna Jambeck; “Okyanusta biyolojik olarak çözülmeyec­ekler” diyor.

Profesör Jambeck, Ulusal Coğrafi biyoplasti­k çalışmasın­da PLA’nın; endüstriye­l bir tesiste kompost haline getirilebi­leceğini ancak eğer özellikle küçük bölgelerde bir tane bile tesis bulunmuyor­sa, geleneksel petrol bazlı plastikten farklı olmadığını söylüyor. Biyoplasti­ğin petrol bazlı olanlardan daha iyi bir seçenek olup olmadığı konusunda biraz kafanız karıştıysa, yalnız değilsiniz. Jambeck, biyoplasti­klerin “faydaları” olduğunu ancak pek çok sorunun cevaplanma­yı beklediğin­i söyledi.

 ??  ??
 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye