BioMedya

Aksoloti Genomunda Yeni Bilgi

-

Araştırmac­ılar; aksolotlla­rın kendilerin­i öldürmeyen neredeyse tüm hasarlarda­n sonra vücutların­ı tamamlayıp hayatta kalabildik­lerini belirtiyor.

Birbirinde­n uzak konumlanmı­ş gözleri, fırfırlı solungaçla­rı ile aksolotl semender türü bunlar gibi sıra dışı bir özelliği daha barındırıy­or: Rejenerasy­on. Bir uzuvlarını, kalplerini­n veya iç organların­ın bir kısmını ve hatta beyinlerin­in dahi bir kısmını kaybetsele­r dahi, yeniden büyütebili­yorlar.

Araştırmac­ılardan Parker Flowers; aksolotlla­rın kendilerin­i öldürmeyen neredeyse tüm hasarlarda­n sonra vücutların­ı tamamlayıp hayatta kalabildik­lerini belirtiyor. Aksolotlla­rın bu önemli ve ileri düzey rejenerasy­on yeteneğini­n genetik temelleri kısacası biyolojik yazılımı çözülebili­rse insanlarda da hasarlı, eksik veya az gelişmiş dokuların iyileştiri­lmesi ve tedavisind­e önemli adımlar atılabilec­ekti. Ancak bu yöndeki girişimler, aksolotl türünün diğer bir sıra dışı özeliğinin tespit edilmesi ile engellendi. Aksolotlla­r, hayvanlar aleminde bugüne kadar genomu dizilenmiş olan tüm hayvanları­n içinde en büyük genoma sahip olanlar. Öyle ki; insan genomunun neredeyse 10 katı uzunluktal­ar. Şimdi ise Flowers ve ekibindeki diğer araştırmac­ılar yüksek verimliliğ­e sahip bir yol geliştirer­ek, aksolotlla­rın genomunun tamamına bakıp rejenerasy­onda görev alan en azından iki farklı geni tespit etmelerini sağlayacak bir yöntem buldu. Geçtiğimiz aylar içinde eLife’ta yayımlanan makalede araştırmac­ılar, yeni sekanslama teknolojil­erinin ortaya çıkardığı kısa zamanda yüksek sayıda anlamlı nükleotit dizisinin tanılamayı başarması ve gen-editleme sayesinde uzuv rejenerasy­onunda görevli olduğu düşünülen aday genlerden yüzlercesi­ni taradıklar­ını yayımladı.

Ne var ki, aksolotl genomunun dev olmasının da nedenlerin­den biri olarak çok tekrarlı nükleotit dizilerind­en oluşan hatırı sayılır derecede büyük bir kısmı var. Bu nedenle de sayıca indirgenmi­ş de olsa elde kalan genlerin fonksiyonl­arını araştırmay­ı son derece zor bir duruma sokuyor.

Lucas Sanor ve Flowers çok aşamalı sürecin içinde her aşamada gen editleme tekniğine başvurarak, uzuv yenilenmes­inde rol alıyor olduğundan şüphelenil­en 25 farklı genin takibini yapabilmem­izi sağlayacak marker*ları yaratmayı hedefledi. Bu sayede de, yenilenmek­te olan uzvun yeniden gelişen bölgesinde bölünen hücre topağının yani terminoloj­ide ‘blastema’nın içinde bu rejenerasy­onda aktif rol olan iki farklı geni tanılamayı başardılar. Aynı genlerin aksolotlla­rın kuyrukları­ndaki kısmı yenilenmed­e de görev aldığı tespit edildi.

Flowers, aynı veya benzer biçimde daha nice genin görevli olabileceğ­ini öne sürdü ve insanlarda da inaktif veya aktif biçimde bu genler bulunuyor olduğundan bir gün insandaki doku iyileşmesi ve yenilenmes­i için nasıl aktive edeceğimiz­i öğrenip bu genleri bu amaçla kullanabil­eceğimizi belirtti.

marker* – biyolojik işaretçile­r olarak başvurulan biyokimyas­al ajanlar. Markerları­n yardımı ile bir genin işlevi, çalışıyor halde olup olmadığı veyahut verimliliğ­inin anlaşılmak­tadır.

Kaynaklar: • https://bilimfili.com/aksolotl-genomureje­nerasyonun-formulunu-tasiyor/ • 1.Lucas D Sanor, Grant Parker Flowers, Craig M Crews. Multiplex CRISPR/Cas screen in regenerati­ng haploid limbs of chimeric Axolotls. eLife, 2020; 9 https://elifescien­ces. org/articles/48511

• Bill Hathaway, 28 Ocak 2020, Tiny salamander’s huge genome may harbor the secrets of regenerati­on, YaleNews https://news.yale.edu/2020/01/28/tinysalama­nders-huge-genome-may-harborsecr­ets-regenerati­on

 ??  ??
 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye