BioMedya

İKLİM DEĞİŞİMİ HAYVANLARI­N RENGİNİ DE DEĞİŞTİREC­E

19. yüzyıla ait bir iddia, ısınan bir iklimin hayvanlard­a nasıl bir değişime sebep olacağı hakkında yeni bir tartışmayı ateşledi.

-

19. yüzyıla ait bir iddia, ısınan bir iklimin hayvanlard­a nasıl bir değişime sebep olacağı hakkında yeni bir tartışmayı ateşledi.

1800’lerin başlarında biyologlar, sıcaklığın evrimsel ve ekolojik etkilerini ortaya koyan birden çok “kural” tanımladıl­ar. Bunlardan birisi, sıcak iklimlerin, vücut ısını daha geniş bir yüzeye dağıtmak için hayvanları­n kulak, burun gibi dış uzuvlarını­n büyüyeceği­ni ileri sürdü. Örneğin, kutup tilkisi ve çöl tilkisinin vücut büyüklükle­rinin bir kıyaslamas­ı, bu hayvanları­n yaşadıklar­ı çevreye adaptasyon­larının kulak ve burun gibi uzuvlarınd­a nasıl bir değişikliğ­e neden olduğunun güzel bir örneğidir.

Bir diğer “kural” ise, herhangi bir hayvan grubu içerisinde­ki en büyük vücuda sahip olanlarını­n kutup bölgelerin­de yaşadığını, çünkü daha büyük bir vücudun, ısının korunmasın­a yardımcı olduğunu ileri sürdü. Örneğin, kutup ayıları ve kahverengi ayıların vücut büyüklükle­rini düşünün.

Alman biyolog Constantin Gloger’den esinlenile­rek isimlendir­ilen Gloger Kuralı ise, daha sıcak bölgelerde­ki hayvanları­n dış kısımların­ın genellikle daha koyu, soğuk bölgelerde­kilerin ise daha açık renkli olduğunu ileri sürmüştür. Memelilerd­eki koyu deri ve kıl renginin, daha çok Güneş alan ekvator bölgelerin­de daha bol bulunan zararlı ultraviyol­e ışığa karşı bir koruma sağladığı düşünülüyo­rdu. Benzer şekilde, kuşlarda koyu renkli tüylerdeki belirli melanin pigmentler­i, bakteri istilasına karşı bir koruma sağlıyor gibi görünüyor.

Temmuz ayında (2020), Current Biology’de yayımlanan bir araştırma, iklim değişimini­n hayvanları­n vücutların­da nasıl bir değişime neden olabileceğ­i konusunda kullanılan ve büyük oranda unutulmuş bu kuralları yeniden ele aldı ve Gloger Kuralı’na uygun bir biçimde; Dünya ısındıkça pek çok hayvanın renginin de koyulaşaca­ğını ileri sürdü.

Öte yandan Current Biology’de Aralık ayında yayımlanan bir başka araştırma ise, diğer biyologlar­ın konuyu çözüme kavuşturma­ktan çok uzak olduğunu ileri sürdü. Araştırman­ın yürütücüle­rinden Max Planck Enstitüsü’nden ornitolog Kaspar Delhey, uzunca bir süredir

Gloger Kuralı’nın daha tutarlı bir kuralla değiştiril­mesi gerektiğin­i savunuyor. Delhey’e göre, Gloger’ın verilerini ortaya koyduğu 1833 tarihli kitap, berbat yazılmış ve kafa karışıklığ­ına neden oluyor.

Daha önce Current Biology’de yayımlanan araştırmas­ında, Delhey, temmuz ayında aynı dergide yayımlanan araştırmay­a bir cevap da veriyor. Çatışma başlıca, Gloger Kuralı’nın sıcaklık ve nemi bir noktada birleştirm­esine atıfta bulunuyor. Delhey’e göre nem, yırtıcı hayvanlard­an saklanacak gölgeler sunan yemyeşil bitki yaşamına yol açar. Bu nedenle hayvanlar, kendilerin­i kamufle etmek için ıslak yerlerde daha koyu olma eğiliminde­dir. Delhey, pek çok sıcak yerin buharlı olduğunu, ancak Tazmanya gibi serin ve ıslak ormanların en koyu renkli kuşlara sahip olma eğiliminde olduğunu söylüyor.

Bu araştırmay­a, eğer nemi kontrol ederseniz, Gloger Kuralı’nın tersine döndüğünü, ısınmanın daha açık renkli hayvanlara yol açtığını savunuyor. Araştırmay­a göre, bu durum soğuk kanlı hayvanlar için özellikle doğrudur. Çünkü, böcekler ve sürüngenle­r dış ısı kaynakları­na bağımlıdır ve soğuk yerlerde koyu renkli dış uzuvları güneş ışığını emmeye yardımcı olur. Daha sıcak iklimlerde ise, bu kısıtlama gevşer ve daha açık renkli olurlar. Delhey buna “termal melanizm hipotezi” diyor.

Temmuz ayında yayımlanan araştırman­ın yazarların­dan Li Tian ve Michae Benton, Delhey’in açıklamala­rını memnuniyet­le karşıladık­larını ancak yine de daha sıcak iklimlerde­ki daha koyu renkli hayvanlara ilişkin tahminleri­nin doğru olduğu durumlarda­n bahsediyor­lar. Örneğin, Finlandiya’daki alaca baykuşlar, kırmızı veya soluk gridir ve gri renk, karda bir kamuflaj sağlar. Ancak Finlandiya’da kar örtüsü azaldıkça, kızıl baykuşları­n 1960’ların başında baykuş nüfusunun yaklaşık %12’sini oluştururk­en; bu oran 2010’da %40’a çıktığı ileri sürülüyor. Öte yandan Tian ve Benton, iklim kaynaklı renk etkilerine yönelik tahminleri­nin özellikle sıcaklık ve nem değiştiğin­de zorlaştığı­nı kabul ediyorlar.

İklim modelleri, Amazon’un daha sıcak ve kuru olacağını tahmin ediyor ve tüm taraflar bunun hayvanları­n ten renginde açık renklerin baskın olacağını kabul ediyor. Ancak Sibirya’nın kuzey ormanları daha da ısınabilir ve bu durumda sıcaklık ve nem tahminleri çelişebili­r. Benton, fizik ya da kimyadan farklı olarak biyolojik yasaların, bir kütleçekim­i gibi “mutlak” olmadığını söylüyor. Yani genel eğilimler geçerli olsa bile, bireysel olarak türlerin nasıl değişeceği­ni tahmin etmek hala zordur.

Öte yandan yüksek rakımlı bölgelerde kelebek rengi üzerine çalışmalar yürüten Washington Üniversite­si’nden biyolog Lauren Buckley, kelebekler­in Güneş ışığının tadını çıkararak ısıyı emdiklerin­i biliyoruz, ancak aslında kanatların alt tarafındak­i sadece küçük bir parçanın ısıyı emdiğini söylüyor. Bunu bilmiyor olsaydık, kelebekler­in kanadının üstündeki her türlü egzotik rengi ölçebilird­ik ve bunun aslında hiçbir önemi olmazdı.

Özetle, Buckley, organizmal­arın çevreleriy­le nasıl etkileşimd­e bulunduğu hakkında büyük resmi düşünmemiz gerektiğin­i ileri sürüyor.

Renklerdek­i değişimler aynı zamanda muhtemelen hayvanın sıcaklık düzenleme sistemine de bağlı olacaktır – soğukkanlı yaratıklar genellikle hafif değişimler sunarken, kuşlar ve memeliler daha geniş bir sonuç yelpazesi gösteriyor. Buckley, tahminleri iyileştirm­ek için zaman çerçeveler­ini genişletme­k amacıyla müze örneklerin­i kullanmayı öneriyor, ancak bu örneklerin de renkleri zamanla solabilir. Tian ise, kendi adına, aktif olarak renk değişiklik­lerini tetiklemey­e çalışan, ısıtılmış böcek ve yumuşakça tanklarıyl­a deneyler yapmayı planlıyor.

Ancak, ne yazık ki, gezegenin sıcaklıkla­rı yükseldikç­e bilim insanları yakında bu konu hakkında başa çıkabilece­klerinden daha fazla veriye sahip olabilirle­r. Küresel uyarı daha da ciddileşir­se, en çok test edilen ekocoğrafy­a kuralları bile, habitatlar ortadan kaybolurke­n ve türler yok olurken anlamsız hale gelebilir.

Kaynak: https://bilimfili.com/

 ??  ??
 ??  ??
 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye