EKLEM VE KEMİK SAĞLIĞINA KOLAJEN PEPTİTLER
doğal yapıyı (çalıları, ormanları ve içindeki hayvanları) yok ettik ya da nesillerini tehlike altına aldık. İnsan türü olarak doğal yapının (doğanın her bir unsurunun) eksikliğini hem biyolojik hem de estetik olarak hissediyor olmalıyız ki bugün şehirlerimizi, sokaklarımızı (hatta evlerimizi) çeşitli canlılar, çiçekler, ağaçlar, parklar (tabiat parkları, botanik bahçeleri, hayvanat bahçeleri), peyzajlar ile süslemeye, doldurmaya çalışmaktayız. Bununla beraber ‘peyzaj mimarlığı’ gibi uygulamalı bilim dalı da bu gibi ihtiyaç ve eksiklikleri gidermek adına gelişmiş bilim dallarından biridir.
‘Doğru yer’ hususunun uygulamaya koyulması gereken noktalardan biri burasıdır. Örneğin; doğal ekosistemi step olan bir bölgeye kumul bitkileri ya da nemli ve yağışlı iklime adapte ağaçları dikmek/ekmek yanlış olacaktır. Bu gibi bitkiler ancak ‘doğru yer’e dikildiğinde/ekildiğinde insanın bu olumlu müdahalesi zararsız boyuta ulaşabilir.
Doğru Canlı
Birçok ülkenin ve maalesef ki ülkemizin de zamanında sıtma ile mücadele için hastalığın dağıtıcısı sineklerin popülasyonlarını azaltmak amaçlanmış, bunun için sineklerin habitatları olan bataklıkları kurutma yoluna gidilerek egzotik ve istilacı bir bitki olan okaliptüs ağaçları dikilmiştir. Bu uygulama sıtma ile mücadelede her ne kadar başarılı olunsa da halihazırda bu bitkiler (okaliptüsler) birçok bölgeyi istila etmiş durumdadır. Okaliptüsler bugün ülkemizde en çok bulunan ağaçlar içerisinde (Orman Genel Müdürlüğü 2015 verilerine göre 17. sırada) yer almakta ve egzotik bitkiler içerisindeki en geniş popülasyona sahip ağaçlardır. Üstelik bu bitkiler yüksek miktarda su tüketimleriyle bulundukları bölgenin ekolojik olarak doğal su düzenini de değiştirmektedir.
Doğru canlı (burada doğru bitki) ile bataklıkları kurutmak, hastalığı ve bitki istilasını önlemek seçeneği mevcutken istilacı ve egzotik türlerle yapılan olumlu müdahale sonuçta bu şekilde (er ya da geç) zarar boyutlarına ulaşabilmektedir. Bu zararlar biyolojik, ekolojik ve ekonomik olabilir.
‘Doğru canlı’ hususu ‘doğru yer’ hususu ile yakından bağlantılıdır. Doğru yerdeki doğru canlı ile müdahale ancak insanın doğadaki müdahalesinin yönünü değiştirebilir.
Doğru Zaman
İnsanın doğaya müdahalesinde uygulaması gereken ya da uygulamada hatalı olduğu hususlardan biri de ‘doğru zaman’dır. Bu husus insanın doğaya ‘olumlu’ müdahalesinde uyguladığı hatalarla bağlantılıdır. Örneğin; ülkemizde (ve dünyada) birçok bölgede toplu ağaç dikimleri gerçekleştirilir. Halbuki bu dikimlerin sonunda takip edilen ağaçlardan önemli bir kısmının kuruduğu, hayatta kalamadığı gözlemlenmiştir (bu durum tarafımızdan da gözlemlenerek tecrübe edilmiştir). Bu durumun dikimin/ekimin doğru zamanda gerçekleşmemesi sebebiyle olduğu bilinmektedir.
Malumdur ki ‘doğru zaman’ hususu ‘doğru yer’ ve ‘doğru canlı’ hususları ile aynı anda uygulandığında anlamlı olabilmektedir.
Homo sapiens’ in Rolü
Milyonlarca canlı türü içerisinde tek bir tür olan Homo sapiens’in (insanın) doğaya müdahalesinde doğru uygulaması gereken bu üç önemli unsurun (doğru yer, doğru canlı ve doğru zaman) her biri ayrı değerde mühimdir. Yalnız karşılaştırma yapmak gerekirse en az değere sahip unsurun ‘doğru zaman’ olduğunu söylemek mümkündür. Lakin bu, söz konusu unsurun değersiz olduğu anlamına gelmemektedir. Zira ‘doğru yer’ ve ‘doğru canlı’ hususu çok daha önemli unsurlardır.
Dünya üzerindeki ekosistemlerde (biyosferde) yer alan her türün bir rolü vardır. İnsanın ekolojik rolü ise henüz tam olarak anlaşılamamıştır. İnsan türünün varlığı müdahalesiz mümkün olamazken buradaki esas rolü ‘müdahale’ olmamalıdır. Eğer insanın rolü müdahale olacaksa da bunu olumlu müdahalenin pozitif katkılı olan seçeneğine çevirmek bilinçli her bir Homo sapiens bireyinin ekolojik borcudur.
Kaynaklar:
Anonim, 2021. http://www.worldometers.info/ tr/ (Erişim; 02.01.2021).
Campbell, N. A., Reece J. B. 2008. Biyoloji (Çeviri Editörleri: Gündüz, E., Demirsoy A., Türkan İ.). Palme Yayıncılık, Ankara. Orman Genel Müdürlüğü. 2015. Türkiye Orman Varlığı. Erişim tarihi: 27.112020.
Şentürk, M. 2018, Şubat. Tükeniyoruz. (http:// bilimya.com/tuketiyoruz-ve-tukeniyoruz.html). Şentürk, M. 2019. Tüketiyoruz ve Tükeniyoruz. Labmedya Dergisi, Sayı: 55, pp. 48. (Bilimya; Erişim: http://bilimya.com/tuketiyoruz-vetukeniyoruz.html). https://www.bilimya.com/mudahale-ya-dahomo-sapiens.html
Yaş aldıkça artan eklem ve kemik ağrılarını gidermek için Avrupalılar, Morina balığından elde edilen kolajen peptitleri tüketiyorlar. Kolajen peptitler, vücudun dışarıdan tamamlama ihtiyacına karşın büyük bir destek sağlayarak ilerleyen yaşa rağmen eklem ve kemik yapısını koruyor.
Bilimsel çalışmalar vücudun ihtiyacı olan kolajenin, Morina ve Gelincik balıklarının derilerinden elde edilebildiğini gösterdi. Morina balığı içerdiği prolin, histidin, glisin ve hidroksiprolin aminoasit zincirleri ile özellikle eklem ve kemikler için çok faydalıdır. Kıkırdak onarımına yardımcı olduğu bilinen kolajen peptitler, bu aminoasitler sayesinde ağrı ve iltihaplanmayı azaltmada da önemli bir rol oynar. Yapılan çalışmalarla Morina balığından elde edilen kolajen peptitlerin eklem ve kemik rahatsızlıklarında ağrı ve iltihabı azaltıp kıkırdak dokusunu yenilediği bulgularına ulaşıldı.