MAROON 5 1990
POP CENAH IN IN YAK IN DÖNEM TEMS İLC İLER İ ARAS INDA YER ALAN MAROON 5 , 2012 Ç IK IŞL I “OVEREXPOSED” SONRAS I KARTLAR I YEN İDEN DAĞ ITMAK İÇ İN HAZ IR . KAL İFORN İYA MENŞEL İ EK İB İN BEŞ İNC İ STÜDYO ALBÜMÜ “V” SONBAHAR IN İLK HAFTAS INDA YAY IMLAN
’ların Los Angeles’ında yaşayan bir grup genç, hayalleri için harekete geçer ve Kara’s Flowers adlı bir grup kurarlar. Kendileri açısından kolay değildir bu. Kadro değişir, kopmalar yaşanmasın diye bir arada kalmanın düğümü atılır. Rüzgâra karşı yürürler hatta her doğum sancısı çeken topluluk gibi. Birkaç yıl içindeyse inançlarını güçlendiren imzaları atıp bir plak şirketine dâhil olurlar. Bu önemli bir eşiktir. Sonra daha önemlisini, ilk stüdyo albüm heyecanını yaşarlar. Yıl 1997’dir, Birleşik Devletler’deki pop dalgası çok hızlı değişmektedir. Bir yandan kendileri de büyüyorlardır. Yayımlamayı ve küçük de olsa bir karşılık bulmayı başardıkları albümlerinden farklı tarzlara yönelmek isterler kısa bir süre sonra. İşte mutabık kaldıkları o yenilenme düşüncesi Kara’s Flowers’ı birkaç yıl içinde Maroon 5’a dönüştürecektir.
Altin Çag:˜ ''Songs About Jane''
İlk albümlerin büyüsüne, dip bölümlerde gizlenmiş güncel tavrına inanırım her zaman. Şarkılar plansızdır orada. Bilirsiniz, daha fenası inanırsınız; gerçekten hissedilerek yaşama karışmışlardır. Jamiroquai’dan “Emergency on Planet Earth” ya da Motown dönemini bir tarafa bırakırsak Michael Jackson’ın “Off the Wall” u örneğin... Eğer o olmasaydı “Thriller” gibi bir şaheser hayata geçer miydi, emin değilim. Maroon 5’ın “Off the Wall”u ise “Songs About Jane” dir. 2002 senesinde, vokal Adam Levine’in o günlerdeki kız arkadaşına ismini adayan bu albüm üzerinden, çok kısa sürede büyük mesafe kat etti topluluk. The Rolling Stones’la turladılar. Albüm, milyonlarca satarak gruba Platin Plak ka- zandırdı. İçeriğinden çıkan her single zirveye oynadı, sonraki yıl Grammy’lerden birini kucaklamasının yanında, zamanının en iyi Soul&Funk LP’leri arasında görüldü ve gruba daha ilk sekansta altın dönemi yaşattı.
Geriye dönüp onlara ait külliyatın tümüne, Britanya dâhil kimi ülkelerdeki müzik listelerine girmeyi başarmış single’lara bakınca şu net olarak anlaşılıyor: Karşımızda tek bir Maroon 5 yok. “Songs About Jane” ile o tarihten tam 10 yıl sonra kaydettikleri “Overexposed” arasında neredeyse bir uçurum olduğunu söylemek zor değil. Peki ya bu sert kırılmayı anbean derinleştiren süreçlere ne demeli! 2007’deki 2 no’lu stüdyo albüm “It Won’t Be Soon Before Long” bunun ilk ipucunu belli eder esasen. O günlerdeki bir röportajlarında şöyle diyorlar: “Bir yanıyla ‘70’leri hatırlatan dans sound’unu hedefledik. Ayrıca biraz daha güçlü, modern, elektronik kapılar açmaya çalıştık.”
. Pasta Payi Düşmemeli!
Evet, o ikinci albümün Maroon 5’a yeni bir alan açtığı doğru. Kurucu üye Ryan Dusick, sonraki yıllarda gruba şarkı yazmaya devam etse de, 2004’te başlayan sağlık problemlerinin sürmesi sonucu davulu Matt Flynn’a bıraktı, takvim 2006’yı gösterirken. Grubun stüdyo mesaisi sürüyordu. Elektrik gitardan sorumlu üye James Valentine’ın enstrümanı git gide geri plana çekilirken, merkeze, yani vokal Adam Levine’in hemen yanına daha temiz, dolaysız ve kolay keşfedilebilen pop aksanı yerleştirildi. 3 yıl aradan sonra bu kez “Hands All Over” la geldiklerinde, başlangıç noktasına göz kırpmış olabileceklerini düşündük. AC/DC, Bryan Adams, Lady Gaga gibi isimlerle de çalışmış olan yapımcı Mutt Lange’la birlikte İsviçre’deki bir stüdyoda kendi deyimleriyle eksiksiz bir deneyim kazandılar. “Bir şeyler, örneğin daha önce denemediğimiz yollar için bizi oldukça zorladı Lange. Bu sayede değişik tarzlarda dolaştık. Hem de albümdeki her şarkıda.” demeleri boşa değil. Tek başına intro’daki 'Misery' bile “Hands All Over”ın Maroon 5’ı The Police - Prince ruhuna yaklaştırdığını kanıtlıyor.
Öte taraftan, oyunu kurallarına göre icra ediyor Maroon 5. Eğer bir pop grubundaysan ve zemini kayganlaşmaya müsait, her 1 yıllık süreçte yeni “ikon” ların üretime tabii tutulduğu bir ticaret vadisinde nefes alıyorsan, sadece müzikal yönden doğru adımlar atmak yeterli olmayabilir. Aynı zamanda karşılığını bulabileceğin iyi bir pazar yaratmalı ve bu pazarı bizzat yönetmelisin. Diğer üyelerin bu uğurda egolarını bastırıp Adam Levine’e daha geniş alan açmaları, video kliplerin neredeyse tamamında cinsiyetçi tavra vurgu yapılması, özel hayata dair magazin sayfalarına servis edilen manşetlik cümleler… Tüm bunlar Maroon 5’ın sektördeki pasta payını korumasına yardım eden faktörlerden bazıları. Yine de salt bu reflekslerin var olmak için yetmeyeceğini biliyorlar. 20’lerinde yayımladıkları albümle 10 yıl sonrasını göremeyeceklerini de! İşte tam da bu nedenle 2002’deki ‘Must Get Out’u 2012’de ‘Lucky Strike’ izlemek zorunda.
Rakamla "v"
Maroon 5’taki ilk iki uzunçalar arasında tam beş yıl var. Son üç albüm ise iki yıl arayla hayata geçti. Konser turlarında, yoğun tempodan arta kalan vakitlerde bir sonraki kaydın taslağı üzerinde çalıştıklarını, bu sürecin devamında tüm yorgunluğuna rağmen daha iyi sonuçlara ulaş- tıklarını belirtiyorlar. Son albüm “Overexposed” için “Şu ana dek yayımladığımız en pop kaydımız olabilir bu.” demişti basgitarist Mickey Madden. Belki geçmişten en yakın şarkılar ilerisi için yol gösterebilir. Yine de bunlar birkaç mevsim öncesinde kalan sözler ve gruptan beklenen yeni albümün konumunu yansıtmıyorlar. Sonuç olarak Maroon 5’tan bahsediyoruz. Ayak izlerini takip ederek bir yere varmakta zorlanabilirsiniz.
Biz yine Adam’a kulak verelim. 2 Eylül’de, Interscope’tan çıkacak “V” ın hem geride kalan albümlerdeki sound’u yakalayacağını, hem de daha önce pek denemedikleri türlere açılacağını belirtiyor ünlü frontman. İki yıl önce geçici bir dönem kadrodan ayrılan Jesse Carmichael’in de “V” ile ekibe dönüş yaptığını belirtelim. Ayrıca Benny Blanco’dan Max Martin’e ve Shellback’e kadar yine kalabalık bir yapımcı kadrosunu barındırıyor albüm. Bu da değişken türlere zaman tanıyacaklarının belirgin bir kanıtı. Şimdilik yalnızca 'Maps'i duyurdular ve aynı şarkıya çekilen bir de video klip geldi. Sia’nın elinden çıkan bir şarkıya ise Gwen Stefani’nin konuk olduğu sızan bilgiler arasında.
Maroon 5 artık beşinci albümün giriş kapısını açmak üzere. Evet, sold-out konserlere sahipler. Evet, milyonlarca adet albüm sattılar. Evet, Levine’in öncülüğünde büyük kitlelere oynuyorlar. Tüm bunlar onların üzerinde tarifi zor bir baskı yaratıyor elbette. Yakın zamanda söyledikleri de bunu ortaya koyuyor: “Beklentileri düşünerek müzik yapmak oldukça zor, öte yandan geniş kitleleri hedefliyoruz ve bundan kaçış yok.” Aslında bir kaçış var. Umarım “V”ta o tali yola direksiyonu kırarlar. Tıpkı 2002’de olduğu gibi. Eminim, onların “Thriller” ı henüz gelmedi.