Sarıkız, salam ve sosisle büyüyecek
Kırmızı et sektöründe gelecek yıllarda paket et satışından umutlu olduğunu dile getiren Sarıkız Et Entegre Yönetim Kurulu Üyesi Adnan Atacan, “Sarıkız markası ile sucuk üretimimizin ardından sosis ve salam üretimine de geçerek, büyümeyi hedefliyoruz” dedi
Sarıkız Et Entegre 2001 yılında, 1.5 milyon dolarlık yatırımla kurulmasının ardından, paket sosis ve salam üretimine girerek, büyümeyi hedefliyor. Sarıkız Et Entegre Yönetim Kurulu Üyesi Adnan Atacan, “Kırmızı et sektöründe gelecek yıllarda paket et satışından oldukça umutluyum. Bu nedenle Sarıkız markası ile sucuk üretimimizin ardından sosis ve salam üretimine de geçerek, büyümeyi hedefliyoruz” dedi. Mezbahalarda yeteri kadar denetim ve kontrol gerçekleştirilmediğini ifade eden Atacan, kesimhanede özel sektörün geri planda kaldığını sözlerine ekledi. Bunun ardından kesimhanelerde belli kuralların dışına çıkıldığına da dikkat çeken Atacan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Belediyelerin, mezbahaları şahıslara kiraya verdiği dönemlerde yaşanan sıkıntılar oldu. Bu da bizim yatırımlarımızı engelledi. Tarım Bakanlığı’nın, Avrupa Birliği uyum yasasında istediği şartları özel sektör olarak gerçekleştirdiğimizde, yatırım maliyeti bize yükleniyor. Bunun yanında belediye mezbahalara gerekli yatırımları yapmadan bizimle rekabete devam ediyor. Belediye mezbahalarını kiralayan özel firmalarda aynı haklardan yarar- lanıyor. Bu haksız rekabet ortadan kalkmalı. Bu yüzden özel sektör olarak şu anda bekle ve gör politikası izliyoruz.” Son dönemde sucuk üretimine başladıklarını anlatan Atacan, yüzde 100 dana etinden ürettikleri sucuklarda hiçbir katkı maddesi kullanmadıklarını da vurguladı. Yapılan tüm denetimlerden başarıyla çıktıklarını da dile getiren Atacan, sözlerini şöyle sürdürdü: “14 dönüm arazide, 3 bin 200 metrekare kapalı alanda faaliyet gösteriyoruz. 2012 yılı, ithalatçı firmalarla yaptığımız anlaşmalarla bizim açımızdan iyi geçti. Ancak sektör açısından olumsuz bir yıl yaşandı. Yerli üreticilerin ayakta durması artık daha zor hale geldi. Üreticilerin devlet desteğini arkasına alması gerekiyor. Yerli üreticiler de kendilerine çeki düzen vermeli ve bir şekilde maliyeti düşürerek, kaliteyi arttırmanın çözümünü bulmalılar.”
Müstahsil desteklenmeli
Sektörde müstahsillerin desteklenmesi gerektiğini vurgulayan Atacan, maliyetin altında yapılan kesimlerin müstahsilleri sıkıntıya soktuğunu dile getirdi. Hayvancılığın gelişmesi için müstahsilin kâr payının cebinde olması gerektiğine dikkat çeken Atacan, hayvan sayısının belli bir seviyeye ulaşmadığı sürece sorunların devam edeceğini vurguladı. Maliyetlerin üreticiyi zorladığını söyleyen Atacan, “Maliyetler belli seviyeye inmeli, teşvikler artmalı. Türkiye’nin kendi kendine yetmesi için teşvik mutlaka verilmeli ve piyasadaki fiyat politikası düzenlenmeli” dedi. Sektördeki diğer önemli sorunun ithalat olduğuna dikkat çeken Atacan, “Yurtdışından anaç hayvanlar getirilmeli. İthal karkas et geldiğinde, üreticilerin işi zorlaştığı gibi deri, sakatat, bağırsak, mezbaha ve yem sektörü de sekteye uğruyor” değerlendirmesini yaptı.