Arslan Alüminyum 2023 yılında 2.4 milyar TL ciro hedefliyor
Alüminyum sektörüne dökümhane, geri dönüşüm tesisi, eloksal, statik boya, ekstrüzyon, ahşap desen kaplama ve kalıp üretimi birimleriyle hizmet veren Arslan Alüminyum, 2023 yılı hedefleri kapsamında cirosunu 2.4 milyar liraya çıkarmayı planlıyor. Yatırımları uzun vadede sonuç veren alüminyum sektöründe istikrarlı bir büyüme grafiği yakaladıklarının altını çizen Arslan Alüminyum Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Arslan, “2017 yılında ulaştığımız 600 milyon liralık ciroyu, gerek hayata geçen yatırımlar gerekse yeni pazarlar ve katma değerli ürün gruplarıyla 2018’de 800 milyon liraya taşıdık. 2023 yılında ciroyu üçe katlayacak entegre bir yapı kurma çalışmalarımız devam ediyor” şeklinde konuştu.
Bilecik 1. ve 2. OSB’de yer alan üç tesiste sektöre hizmet verdiklerini belirten Mehmet Arslan, 2023 yılında 240 bin tonluk yıllık üretim kapasitesine ulaşarak, ciroyu üçe katlamak istediklerini vurguladı. Toplam 270 bin metrekarelik çalışma alanına sahip üç tesiste faaliyet gösterdiklerini aktaran Arslan, İstanbul Sanayi Odası (İSO) tarafından her yıl yapılan Türkiye’nin İlk 500 Sanayi Kuruluşu Sıralaması’nda 2011 yılından bu yana yer aldıklarını dile getirdi. İlk 500’de firmalarının önemli bir çıkışa imza attığını ifade eden Arslan, 2017 yılında 167 sıra birden yükselerek 285’inci sırada yer aldıklarını, önümüzdeki dönemlerdeki hedeflerinin ise ilk 100 firma arasında yer almak olduğunu söyledi.
20 milyon liralık yatırımla boyahane kurdu
Orta vadeli hedefleri kapsamında mevcut üretim alanlarına 50 bin metrekare-
lik ekleme yapacaklarını da vurgulayan Arslan, 2018 yılında 800 milyon TL ciroya ulaştıklarını açıkladı. Entegre bir tesis olan firmalarında her yatırımın yeni bir ivmelenmeyi de beraberinde getirdiğinin altını çizen Mehmet Arslan, daha önce aylık 250 tonu bulan boya kapasitelerini 20 milyon liralık yatırımla artırdıklarını kaydetti. Boya kapasitelerinin düşük olması nedeniyle, firmalarından ürün temin eden müşterilerinin boya için farklı işletmelere gittiğini ve bu durumu değiştirmek için bu alanda yatırım kararı aldıklarını dile getiren Arslan, “2. OSB’de hafriyatlara başlayıp, 20 milyon liralık yatırımla iki holden oluşan boyahaneyi kurduk. Boyahanelerde standart boy 6 metreyken biz bunu 7.5 metreye çıkarıp, özel taleplere anında cevap verebilecek bir yapı oluşturduk. Ayrıca ek bir boyahane kurmak istersek, üç ay içinde kurabilecek altyapıya sahibiz. Bugün itibarıyla aylık bin tonluk kapasiteyle bo- yahanemizin kapasitesini dörde katlamış olduk” ifadelerini kullandı.
2008 yılında yıllık 240 bin tonluk geri dönüşüm izabe tesisinin altyapısını kur- dukları bilgisini de veren Mehmet Arslan, Türkiye’nin yıllık 300 ile 350 bin ton alüminyum biyet hammaddesine ihtiyacı olduğunu bildirdi. “İthalata rağmen 240 bin ton malı pazara enjekte etmek kolay olmadı. Dokuz yıllık süreçte birinci aşamada 60 bin tonu gerçekleştirdik. İkinci aşamada ise 120 bin tonluk altyapıyı devreye aldık” şeklinde konuşan Arslan, üçüncü aşamada da 120 bin tonluk diğer kısmını 2019 yılında devreye alacaklarını aktardı.
Üretiminin yüzde 40’ını ihraç ediyor
Sektörlerinde pazar oluşturacak inovatif ürünler imal etme prensibiyle iş yaptıklarını vurgulayan Arslan, “Bu kapsamda gıda sektörüne yönelik imal ettiğimiz alüminyum paletler gelecekte oldukça rağbet görecek. Bu iş için 10 dönümden oluşan bir alanı palet grubuna ayırdık. 10 dönümlük yer için şimdilik iş hacmimiz beklenenin altında ancak orta vadede bu alandaki iş hacmi artacak” değerlendirmesinde bulundu.
Arslan Alüminyum’un ihracatçı kimliğiyle ön plana çıktığını kaydeden Mehmet Arslan, üretimlerinin yüzde 40’ını ihraç ettiklerini bildirdi. Avrupa pazarında; Almanya, Avusturya, Hollanda, İspanya, Slovakya, Çekya ve Sırbistan ile çalıştıklarını bildiren Arslan, “İç pazarı, profil ve hammadde bölümü olarak ikiye ayırıyoruz. Yıllık 100 bin ton üretimimiz var ve bunu iç pazarda satıyoruz. Satışlarımızı ikiye katlama dönemi içindeyiz. Mevcut üretimle sektördeki ilk üç firma arasında yer alıyoruz” dedi. KDV ve gümrük vergisi yüzünden sektördeki firmaların rekabet güçlerinin sınırlandırıldığına vurgu yapan Arslan, “Müşteriye vergiyi yansıttığımız zaman ürünü almak istemiyor, başka yere gidiyor. Bu durumu sonlandırmak adına vergi düzenlemeleri üreticiyi destekler nitelikte olmalı” diye konuştu.