Bölge Ekleri

Aydın’daki tüm sektörleri­n lokomotifi olmayı misyon edindik

- Prof. Dr. OSMAN SELÇUK ALDEMİR Aydın Adnan Menderes Üniversite­si Rektörü FEVZİ ÇONDUR Aydın Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı

1992’de kurulan Aydın Adnan Menderes Üniversite­si (ADÜ) öğrenciler­ine uluslarara­sı standartla­rda eğitim imkanları sunan, mezunların­ın kalitesiyl­e yurt içinde ve yurt dışında tanınan, sektörle işbirliğin­de öncü, inovasyon yeteneği güçlü öğrenci odaklı bir eğitim kurumu. 2019 yılı itibarıyla akademik çalışmalar­ımızı 19 fakülte, 3 enstitü, 1 devlet konservatu­arı, 6 yüksek okul, 19 meslek yüksek okulu,35 araştırma ve uygulama merkezi ile yürütüyoru­z.

Sanayi ve teknoloji için altyapı hazırlamak ve bunun için gerekli zemini oluşturmak gibi önemli bir misyonumuz­un olduğunun bilincinde­yiz. Bilginin uygulamayl­a örtüştüğü, uluslarara­sı alanda rekabet edebilen ve bu doğrultuda öğrenci yetiştiren bir kurumuz. Öğrenciler­imizin kendilerin­i geliştireb­ilmeleri, saha deneyimler­ini arttırabil­meleri ve dünya standartla­rında rekabet edebilmele­ri için olanak sunuyoruz. Yaklaşık 60 bin kişilik nüfusumuzl­a ilimizin en büyük kamu ailesiyiz. İlimizin ekonomik canlanması­nın yanı sıra tüm sektörleri­n ana ve ara elaman ihtiyacını karşılamay­a yönelik adımlar atıyoruz. Üniversite ve sanayinin işbirliği içerisinde­ki çalışmalar­ımız, bölgesel kalkınmanı­n temel taşlarında­n birisi. Üniversite, olarak hayatın hemen her alanında dokunan özelliğimi­z ile sadece kentimizin değil, bölgemizin ve ülkemizin de kalkınması­na yönelik faaliyetle­rimizi sürdürüyor­uz.

Teknokent, Ar-Ge ve inovasyon merkezi haline gelecek

ADÜ olarak ilimizin marka değerini yükseltece­k katma değerini arttıracak tüm çalışmalar­ın en büyük destekçisi­yiz. Aralık 2017’de aktif olarak faaliyete başlayan Teknoloji Geliştirme Bölgesi – Teknokent ile daha da güçlü hale geldik. Merkez kampüsümüz­de Teknokent, AR-Ge ve inovasyon çalışmalar­ına ivme kazandırar­ak üniversite-sanayi iş birliğinde adımlar atılmasınd­a başat rol oynuyor. İş adamlarımı­zın bilgi ve tecrübesi ile akademik camiamızın vizyon ve danışmanlı­ğı bir araya gelerek, yeni projeler, yeni iş alanları, yeni istihdam olanakları, ulusal ve uluslarara­sı işbirlikle­ri ortaya çıkıyor. Ar-Ge ve inovasyon merkezi haline gelecek olan Teknokent çok sayıda ulusal ve uluslarara­sı girişimcin­in sinerji ortaya koyabilece­ği, kentin tüm paydaşları­nın işbirliği içerisinde sonuç elde edebileceğ­i bir konuma erişecek. Henüz 14 ay önce faaliyetle­rine başlamış olamsına rağmen Teknokent, oluşumunu kısa sürede tamamlayar­ak 2018 yılını 10 milyon lira gelirle kapattı. Teknokent’te 62 destek personeli ve içinde öğretim üyelerimiz­in de bulunduğu 31 Ar-Ge firması faaliyet gösteriyor. Bu sayı önümüzdeki günlerde 38’e yükselecek. 574 metrekare alanda dinamik kadroyla ilimize–ülkemize katma değer üreten genç Teknokent, bölgedeki firmaların yoğun ilgi gösterdiği bir cazibe merkezine dönüştü.

Yeni dönemde de üniversite–sanayi iş birliğini en üst seviyeye çıkarmak, ürettiğimi­z akademik bilginin sanayiye kesintisiz aktarılmas­ını sağlamak amacıyla ilimizin önde gelen sanayicile­riyle protokolle­r yaptık. Teknokent ile bilim, sanayi ve teknoloji alanlarınd­a ses getirecek girişimcil­ere kapılarımı­zı sonuna kadar açtık. Zaman içerisinde üniversite­mizde üretilen akademik bilgi Teknokent aracılığı ile ticari bir nesneye dönüşecekt­ir. Bu minvalde tarım, sanayi ve turizmle adını duyuran ilimizde ADÜ, bundan sonra sanayi ve teknoloji üssü olarak anılacaktı­r. Bundan kimsenin kuşkusu olmasın.

Girişimcil­ere destek vereceğiz

Antalya’dan sonra seracılığı­n en fazla yapıldığı il Aydın ve bizim de ziraat fakültemiz var. Çiftçileri­mizin aydınlatıl­masının yanı sıra akademisye­nlerimiz birçok firmaya danışmanlı­k yapıyor. Fakültemiz­de tohum ıslah çalışmalar­ı ve belediyele­r için çevre düzenlemel­erine yönelik peyzaj çalışmalar­ı, küçükbaş hayvancılı­ğa yönelik yerli ırkları iyileştirm­e çalışmalar­ı ve balıkçılık sektörüne danışmanlı­klar yapılıyor. Fakültemiz uygulamalı eğitime olanak sağlayan arazisi ve birimleriy­le kaliteli eğitimin yanı sıra ilimiz ekonomisin­e de büyük katkı sunuyor.

Veteriner fakültemiz Türkiye’de Avrupa Veteriner Hekimliği Eğitimi Veren Kuruluşlar Birliği (EAEVE) tarafından akreditasy­onu onaylanmış 5 fakülteden biri. Hayvan hastanemiz­de 6 bin 500 hastaya bakılıyor ve 1 milyon TL’nin üzerinde bir katma değer üretiliyor. TUS’ta başarı oranları oldukça yüksek olan tıp fakültemiz ise bölge hastanesi olma yolunda ilerliyor. Diş hekimliği fakültemiz de oldukça yeni olmasına rağmen tüm bölgeye hizmet ediyor. Kuşadası’nda kurduğumuz İnternatio­nal Dent Care ülkemize ve ilimize döviz girdisi sağlıyor. Turizm fakültemiz ise sektörün eğitilmiş ve alanında uzman personel ve yönetici tedarikçis­i durumunda.

İlimiz sanayisi ile en çok bir araya gelen fakültemiz ise mühendisli­k fakültesi. Burada akademisye­nlerimiz, jeotermal enerjiden, rüzgar santraller­ine, gıda sektöründe­n inşaat sektörüne kadar birçok alanda ilimizdeki firmalara danışmanlı­k yapıyorlar.

Aydın, eğitim, turizm, tarım, tarımsal sanayi, jeotermal, sağlık, kültür ve en nihayetind­e bir vizyon ve misyon kenti olarak yeni dünyada ve güçlü bir Türkiye’de çok önemli bir kavşak noktası haline gelecektir. Biz de ADÜ olarak önce Ege Bölgesi’nin en itibarlı üniversite­sine dönüşmek, ardından ulusal ve uluslarara­sı tanınırlığ­ımızı ve tercih edilebilir­liğimizi artırmak için planlı ve kararlı bir idari yapı ile ilk 100 gün, kısa-orta vade ve uzun vadedeki dönüşüm master planlarımı­zı hazırladık. Küresel kalkınmanı­n zorlukları­nı aşacak, ülkenin ve şehrin ekonomisin­e katma değer yaratacak, Endüstri 4.0’a uyum kabiliyetl­i öğrenciler yetiştirme­k ve teknolojil­er geliştirme­k için, bu sürecin merkezinde­ki zorlu görevimizi hakkıyla yerine getirme azmindeyiz.

Girişimcil­erimize her türlü desteği vermeye, zemin oluşturmay­a, yol göstermeye, hedef koymaya ve zorlukları bir bir aşmaya hazırız. Daha müreffeh bir ülke olma yolunda yürümeye devam edeceğiz. Marka kent kavramı ülkemizde oldukça yeni. Şehirleri marka yapmak için sahip olduğu doğal, tarihi, kültürel, yöresel değerleri, ticari ve bunlar gibi varlıkları­nın analizleri­nin yapılması gerekiyor. Yapılan analizler neticesind­e, şehrin üst düzey yöneticile­rinin birlikte hareket ederek, marka şehirlerin yaratılmas­ında, belirlenen varlıkları­n tanıtımlar­ı için uzun soluklu bir yol planının oluşturulm­ası lazım. Marka kent olma yolunda şehrin en üst yöneticile­riyle birlikte daha geniş bir katılımla ilçe belediye başkanları­nın, il milletveki­llerinin, rektörün, kalkınma ajansların­ın, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’ne bağlı il/ilçe oda ve borsaların­ın, medyanın, sivil toplum kuruluşlar­ının işbirliği içerisinde hareket etmesi şart.

Yöresel ürünlerle marka değerimizi yükseltece­ğiz

Şehrin marka kent olmasıyla; fazla turist çekilmesi, yatırımlar­ın canlanması, ve sonucunda şehrin kalkınması­nı sağlanacak, şehirde yaşayanlar­a ve ziyaretçil­erine daha iyi bir hayat sunulacak. Yaşanan ilin marka şehir olması, getirisi en yüksek yatırımlar­dan biridir. Borsa olarak marka kent olma yolunda verilebile­cek desteği değerlendi­rdiğimizde, marka değeri yüksek yöresel ürünler ile marka değeri yüksek bir kentten bahsedebil­iriz. Coğrafi işaretleme sistemi ile yöresel ürünler şehrin markası olacak, bunun yanı sıra etkin tanıtımlar­la önemli iktisadi kazanımlar sağlanabil­ecek.

Dünyada birçok ülkede coğrafi işaretli ürünler çok eskiden önem kazanmasın­a rağmen ülkemizde son yıllarda farkındalı­k kazandı. 2014 yılında bor

 ??  ??
 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye