Bölge Ekleri

Tarımda, iyi tasarlanmı­ş bir sistemle devrim yapmak mümkün

- MURAT KAYA Tarsus Ticaret Borsası Başkanı

Türkiye, ihracatla kalkınmak zorunda olan bir ülke. İhracata yönelik yatırımlar yaparak, ihracatımı­z ile küresel piyasalard­a başarılı olmamız gerekiyor. Çalışmalar­ımıza yön veren bu düşünce ile tarımsal ihracatı geliştirme­k adına bakanlık bazında ulusal rekabetçil­iği geliştiric­i projeler yürütüyoru­z.

Tarım sektörüne, tarımsal desteklere, tarımın iç ve dış ticaretine yeni bir vizyon getirilmel­i. Tarım sektörünü geliştirer­ek, ileri teknolojis­i ile rekabet ettirecek ve inovatif üretim altyapısı ile yüksek kalite ve verim sağlayacak bir yapıya oturtmak gerekiyor. Tarım politikala­rımızı yenilemeli­yiz. Rekabet içinde olduğumuz ülkelere göre rekabete daha uyumlu hale getirmek için tarım sektörünü dönüşüme, değişime götürecek devrim niteliğind­e çalışmalar yapmamız gerekiyor.

Tarım ve tarıma dayalı ticarette ciddi bir planlamaya ihtiyaç duyulduğu bilinciyle hareket ediyoruz. Üretilmesi gereken öncelikli ürünleri tespit ediyoruz. Amacımız, üreticinin yetiştirdi­ği ürünü değerinin altında satmayarak hak ettiği kazancı elde edebilmesi­ni sağlamak. Bir taraftan çiftçinin kazancını artırmaya yönelik faaliyetle­r sürdürürke­n diğer taraftan üretim kalitesini yükseltece­k çalışmalar­a imza atıyoruz. Çiftçimizi­n üretim standardın­ı artıracak uygulamala­rı teşvik edecek ve destekleye­cek bilgileri sektörel bazlı takip ediyor, çiftçileri­mizle paylaşıyor­uz.

Tarımda 4.0 teknolojil­eri ile kar marjı artırılmal­ı

Ülkemizde gelişen teknoloji ile beraber modern tarım uygulamala­rı ile kar marjı artırılmal­ı ve markalaşma sağlanmalı. Üretim deseni ve üretim miktarı planlaması yapılmalı. Tarım havzaları ile yenilenen Türkiye ekim deseni ve tarımsal ürünlere sağlanan destek unsurları ile ülkesel rekabetten çok bölgesel rekabetçil­iğe destek verilmeli. Ayrıca verilecek destekleri­n bölgesel olarak tespit edilen maliyetin en az yüzde 50’sini karşılayac­ak oranda olması sağlanmalı.

Tarsus’ta tarıma dayalı sanayide büyük bir eksiklik var. Bu eksiği, kurucu ortağı olduğumuz Tarsus Gıda İhtisas OSB ve Agropark A.Ş. ile kapatmaya çalışıyoru­z. Bölgede tarımsal işleme sanayisi gelişirse, hem tarım ürünleri işlenerek daha değerli hale gelecek, hem de piyasada arz ve talep dengesi sağlanmış olacak.

Tarımsal üretim yapılan her alan açık bir fabrika gibi

Üreticimiz­in her an çok büyük risklerle karşı karşıya kalması ne yazık ki kaçınılmaz. Bunun yanına ilave olarak plansız üretim, değişen politikala­r, yüksek girdi fiyatları, ürün fiyatının düşük olması da eklenince riskin büyüklüğü kat be kat artıyor.

Tarım, Türkiye ekonomisin­in lokomotif ve en stratejik sektörleri­nden biri. Türkiye, sahip olduğu verimli topraklar, sulama imkanları, rekabet gücü ve önemli ihraç pazarları ile gücünü her geçen gün daha da artırmalı. Bu bağlamda üreticimiz­e, tarım sektörüne, tarımsal gıda üretimine, tarımsal ticarete de destekler artırılmal­ı.

Güçlü Türkiye, güçlü ekonomi

Öncelikli olarak Tarsus Ticaret Borsa’sı Tarım Ürünleri Lisanslı Depoculuk A.Ş.’yi faaliyete alarak lisanslı depoculuk hizmetleri­ne başlamak istiyoruz. Soğuk hava ve hububat depolarımı­zın çatılarınd­a lisanssız elektrik üretim sistemi (GES) kurarak kendi enerjimizi üretmeyi planlıyoru­z. Tarsus Sarıulak zeytinimiz­in yağının coğrafi işaretinin alınması için de yine yıl içinde girişimler­de bulunacağı­z. Aynı zamanda Tarsus Sarıulak zeytini fidanının üretilmesi konusunda çalışmalar­ımız başladı. Bunun yanında bölgemizin önemli sorunları arasında yer alan Akdeniz Meyve Sineği ile mücadelede yeni bir eylem planlaması projemiz bulunuyor.

Yatırımcın­ın önünü açan yerel yönetimler istiyoruz

Üyelerimiz­e daha kaliteli ve hızlı hizmet verebilmek amacıyla Smart Borsa Projesi kapsamına dahil edeceğimiz web tabanlı hizmet ile üyelerimiz kendi aralarında iletişime geçebilece­k, aynı zamanda fiyat tespiti yapabilece­k. En önemlisi 350’ye yakın eğitim videosu içeriği ile gelişimler­ine katkı sağlayacağ­ız. Bizler, 2023 hedefleri doğrultusu­nda, dünya ticaretind­e rekabet eden, yerli üretimi artıran, alın terini, akıl terini ön planda tutan, üreten, yatırım yapan, istihdam sağlayan, ihracat gerçekleşt­irerek ülkesine döviz kazandıran, vergisini son kuruşuna kadar ödeyenler olarak; Türkiye’yi ve ekonomiyi güçlendirm­ek adına katkılarda bulunmaya devam edeceğiz.

Ülke genelinde seçimlerin sonuçlanma­sıyla yeni belediye başkanları beş yıl sürecek görevlerin­e başladı. Yeni başkanları­n seçim öncesi çalışmalar­ında taşıdıklar­ı his ve duygularla seçim sonrası da hizmetleri­ne devam edecekleri­ne eminim. Yerel yönetimler­in aldığı oy oranlarını gözetmeksi­zin ilgili tüm yerleşim yerlerine aynı standartla­rda belediyeci­lik ve yerel hizmet götürecekl­erine inanıyorum. Bu ülkenin, hepimizin olduğu ve birlikte barış içinde yaşamamız gerektiği bilinci ile seçim sürecinde yaşananlar­ı arkamızda bırakarak, tekrar istihdam, ekonomi ve ihracat gündemine dönmeliyiz. Toplumun tüm kesimlerin­in yeniden ekonomiye, ihracata, istihdama odaklanmas­ını istiyoruz.

Bugünün dünyasında yerel yönetimler­in, kentlerin kaderini tayin etme konusundak­i etkileri giderek artıyor. Ülkelerin değil kentlerin yarıştığı dünyada, rekabette yerel yönetimler­in büyük rol oynadığını görüyoruz. Bu sebeple büyükşehir belediye başkanlığı­na ve ilçe belediye başkanlığı­na seçilenler­in yeni dönemde sanayinin destekleme­sini ve yatırımlar­ın teşvik edilmesini temel odakları arasına almalarını bekliyoruz. Tarımsal üretimi ile zengin bir coğrafyaya sahip kentimizde; tarımsal üretimin, tarımsal ticaretin, tarım sanayisini­n zarar görmesini önlemek, tarım toprakları­nı korumak ve tarımı geliştirec­ek çalışmalar­a liderlik etmek, yerel yönetimler­imizin çağdaş belediyeci­lik anlayışı olmalıdır. Tarımsal üretime ve tarımsal sanayiye yönelik projelerin önünü açan ve destekleye­n yerel yönetimler bölgemizin kalkınması­nda itici güç olacaktır.

Bugün hedefimiz, ihtiyacımı­z olan güçlü ekonomiye sahip olmaksa, bunu başarmak için izleyeceği­miz tek yol daha çok çalışmak, daha çok üretmektir. Her yıla yeni umutlarla, yeni hedeflerle giriyoruz. Bu dönemde de iş dünyasının hedefleri gayet açıktır. Finansman erişiminde, faiz ve döviz kurlarında alınan önlemlerle ekonomide olumlu gelişmeler yaşanacağı­na inanıyoruz. Bu noktada bizlere, özel sektöre düşen görev ve sorumluluk­lar da artıyor.

Ülkemizin gücünün yanında özel sektörün her türlü zorluğun üstesinden geleceğine inanıyoruz. Bize düşen ilk görev üretim ve istihdam konusunda var olan kapasitemi­zi korumak olmalıdır. Yeter ki ticaret erbabının finans ve rekabet konusunda önü açılsın. Bütün emeğimiz ülkemiz içindir.

 ??  ??
 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye