Yörüksüt, 2’inci OSB’ye 9 milyon dolarlık yeni bir fabrika kurdu
Kurulduğu 1992 yılından bu yana Mersin’de süt ürünleri üretimi gerçekleştiren Yörüksüt, farklı satış stratejileri ve yenilikçi ürünleriyle bölgenin önde gelen markaları arasında yer alıyor. İki yıl önce Mersin’de 2’inci OSB’de temeli atılan ve bu yıl itibarıyla üretime geçen yeni fabrika yatırımı ile yüzde 100 büyümeyi hedeflediklerini söyleyen Yörüksüt Yönetim Kurulu Başkanı Ramazan Öz, 9 milyon dolar değerindeki fabrika yatırımı ile bölgede sektörün en büyük tesisini kurduklarını dile getirdi.
Yurtiçi ve yurtdışındaki diğer yatırımlarıyla da dikkatleri üzerlerine çektiklerini düşünen Ramazan Öz, 12 bin 500 metrekarelik kapalı alan üzerine kurulu yeni fabrikanın günlük 250 ton üretim kapasitesine sahip olduğunu belirtti. Öz, “Bir yıl içinde günde 100-120 tona çıkmayı, yani yüzde 100 büyümeyi hedefliyoruz. Beş yıl içinde ise fabrikanın maksimum kapasitesini kullanarak günde 250 ton üretime ulaşmayı planlıyoruz” dedi. Üretimlerinin yüzde 12’sini ihraç ettiklerini aktaran Öz, 5 yıllık planları dahilinde 250 tonluk üretim hacmi ile ihracat paylarını ise yüzde 25 seviyelerine çıkartmayı hedeflediklerini bildirdi.
Yörüksüt olarak 110 farklı ürün çeşidine sahip olduklarını vurgulayan Ramazan Öz, yeni fabrika yatırımı ile birlikte inovatif ürünlere yöneldiklerini söyledi. Son üç ay içinde şişe ayran, günlük pastörize süt, sürülebilir kaymaklı lor ve künefe peyniri üretmeye başladıklarını aktaran Öz, özellikle yenilikçi ve denenmemiş bir ürün olması sebebiyle ön plana çıkan sürülebilir kaymaklı lor üretimi ile başarıyı yakalayacaklarına inandıklarını belirtti.
“Irak’ta da yatırımlarımız var”
İnovatif ürünlerle ilgili ciddi yatırımlar yaptıkları Ar-Ge çalışmalarına önem verdiklerini, bunun için kurdukları Proje Takımı’nda üç mühendis ile birlikte ciddi çalışmalara imza attıklarını dile getiren Ramazan Öz, “Ekibimiz yeni ürünlerle ilgili Almanya ile iletişim halinde çalışıyor. Örnek ürün testlerden geçtikten sonra tesisimizde üretime geçiliyor. Sürülebilir kaymaklı lor da, naneli ayran da bu şekilde üretildi. İnovatif bir ürün olan naneli ayran Irak’ta çok tuttu. Süzmeye benzeyen tuzlu bir yoğurdumuz da var. Yeni fabrikamızda, yeni lezzetlerimizin billboard’u olacak” diye konuştu.
60 metrekarelik alanda yedi kişi ile sektördeki faaliyetlerine başlayan Yörüksüt’ün bugün üç fabrikasında 450 kişiyi istihdam ederek üretimini sürdürdüğünü belirten Ramazan Öz, kapasite açısından sektörün önde gelen firmaları arasında olduklarını söyledi. Markalarının zamanla yurtdışından da talep görmeye başladığını bildiren Öz, ilk kez 2009’da ihracata yöneldiklerini belirtti. Kuzey Irak’a satış yaptıklarını kaydeden Öz, “Sınırdaki yerleşim merkezleri ile başlayan ihracatımız, Bağdat ve Basra gibi büyük kentlere de yayıldı” dedi. Bugün ise Kuzey Irak’ta sektörde bölge lideri konumuna geldiklerini vurgulayan Öz, Çukurova bölgesinde kendi sektöründe en çok ihracat yapan firma özelliği taşıdıklarına değindi. Süt üretiminde olduğu kadar teknolojik alanda da geliştiklerini anlatan Öz, 2010’da Irak’tan gelen ortaklık tekliflerine olumlu cevap verip Zaho’da günlük 40 ton süt işleme kapasiteli modern bir fabrika kurduklarını açıkladı. Ardından artan talebi karşılamak için Erbil’e de bir fabrika kurduklarına dile getiren Öz, “Firmamız, ürün ve hizmet kalitesi ile bölgede bulunan büyük ölçekli süpermarketlerden mahalle bakkallarına kadar pek çok noktaya ulaşan bir dağıtım ağı kurdu” dedi.
“Sütümüzü Ari sertifikalı çiftliklerden alıyoruz”
Hem hijyenik, hem kaliteli, hem de lezzetli ürünler üretmeyi çok önemsediklerini vurgulayan Ramazan Öz, sütü yoğunlukla Ceyhan-Hatay çanağından tedarik ettiklerini, Konya-Aksaray bölgesine kadar da uzandıklarını söyledi. 2018 yılında Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın çıkardığı yeni bir yönetmelikle çiğ sütün satışının serbest bırakıldığını, ancak çok sıkı kurallara bağlandığını belirten Öz, “Sütümüzü Ari sertifikasına sahip beş farklı çiftçilikten tedarik ediyoruz. Bu çiftliklerde altı ayda bir çiftlik hayvanlarına kan testi yapılıyor. Soğuk zinciri korumak zorundasınız, el değmeden satacağınız yere kadar bu trafiği sağlamalısınız. Biz bu kurallara göre sistemimizi kurduk ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın düzenli olarak denetimine tabiyiz. Süt içindeki bakteri oranı belirlenen maksimum değeri geçiyorsa, faaliyetiniz yasaklanıyor. Beş çiftlikten biri devlet kurumu olan TİGEM’dir. Oradan çıkan sütü alacağım diyerek teminat verdiğinizde, almakla mükellef olarak sözleşme yapıyorsunuz. Bu aşamaları eksiksiz yerine getiren Yörüksüt, insan sağlığı konusunda maksimum güvenilir bir marka olarak gelişimini sürdürecek, sektördeki yerini daha da sağlamlaştırmaya ve büyütmeye devam edecek” diye konuştu.
“Yörük Akademi ile üniversite sanayi işbirliği güçlenecek”
Önem verdikleri diğer bir konunun da üniversite-sanayi işbirliği olduğunu aktaran Ramazan Öz, ara kalifiye eleman yetiştirilmesi noktasında sanayicilerin üzerine düşen görevi yerine getirmesi gerektiğine değindi. Bünyelerinde kurdukları Yörük Akademi ile bu konudaki işbirliğini geliştirmeyi hedeflediklerini, bölgede üç farklı üniversite ile işbirliği sözleşmelerinin olduğunu bildirdi. Öz, “Çocuklara sadece staj yapma imkanı sunmak dışında, yoğurt, peynir yapabilecek beceriyi kazandırmak istiyoruz. Bu çocuklara yönetici vasfı kazandırmak için ders vermeyi hedefliyoruz. Umuyoruz ki, Yörük Akademi ile üniversite-sanayi işbirliği güçlenecek” ifadelerini kullandı.