Tarihin derinliğinden gelen bağlar…
KÜLTÜREL ve manevi damarlardan beslenerek tarihin derinliklerinden bugüne uzanan Türkiye-Kazakistan ilişkileri her alanda hızlı gelişimini sürdürüyor.
Türkiye’nin kadim dostu Kazakistan’ın bağımsızlığını kazandığı 1991 yılından bu yana iki ülke ilişkileri, eğitim, kültürel faaliyetler, karşılıklı yatırımlar, genişleyen mal ticareti ve ekonomik işbirliği alanında sürekli ilerliyor.
Kazakistan ve Türkiye bölgede sahip oldukları çok özel stratejik konumlarının bilincinde olarak ulaşım başta olmak üzere geleceği gören iş birlilerine imza atıyorlar. Kuzeyde Rusya, doğuda Çin ile ortak sınırı bulunan Kazakistan “Yeni İpek Yolu” olarak adlandırılan güzergâhın en önemli ülkesidir. Çin’in batıya Rusya’nın Orta Asya’ya açılan kapısıdır. Asya ve Avrupa’nın odak noktasındaki Türkiye ve Kazakistan zaten 2011 yılından beri ilişkilerini “stratejik ortaklık” düzeyine çıkarmışlardır. Ulaştırma alanında geliştirilen modeller ve yatırımlar iki ülkenin geleceğe umutla baktıklarını gösteriyor.
1992 yılında 30 milyon dolar düzeyinde bulunan Kazakistan –Türkiye ticaret hacmi bugün 4 milyar dolar düzeyini zorluyor. Türk müteahhitlik sektörünün öncülüğünde başlayan ve gelişen ilişkiler, bugün çok daha farklı alanlara yayılıyor, mal ticareti çeşitlendiriliyor.
Türkiye halkının dünyadan uzaya açılan pencerelerden biri olarak gördüğü Baykonur Uzay Üssü’nün Kazakistan’da bulunuyor olması iki ülkenin uzay alanında da uzun erimli iş birliği yoluna girmelerini sağlamıştır.
Kazakistan bağımsızlığından itibaren geçen 30 yılda hayranlıkla izlenen bir başarı hikayesine imza atmıştır. Dünya Bankası Kazakistan’ı yatırım yapılabilirlik bakımından dünyada ilk 25 ülke arasında yer almaktadır ve dünyanın 41. büyük ekonomisi olarak sayılmaktadır.
Türk dünyasının manevi başkenti olarak kabul edilen ve bugün artık eyalet statüsünde bulunan Türkistan, Türkiye halkıyla olan kültürel, manevi bağlarıyla iki ülke ilişkilerinin moral gücü olmaktadır. Bağımsızlığın hemen ertesinde iki devletin Türkistan’da kurduğu Hoca Ahmet Yesevi Uluslararası Türk-Kazak Üniversitesi de iki ülkenin iş birliğinde ortak aklın yakalanması çabasıyla önemli bir işlevi yerine getirmektedir.
Kazakistan’ın son yıllarda gerçekleştirdiği kuvvetler ayrılığına gözetmeye başlayan yönetim reformu da bölgedeki birçok ülkeye ilham vermektedir.
Kazakistan’nın bağımsızlığını tanıyan ilk ülke olma onurunu taşıyan Türkiye’den kadim dostumuz Kazak halkını ve yöneticilerini saygıyla selamlıyoruz.
İki ülke Hükümetleri arasında, “Türkistan Şehrinde Uluslararası Hoca Ahmet Yesevi Türk-Kazak Üniversitesi Kurulmasına Dair Anlaşma” ise, 31 Ekim 1992'de Türk Dili Konuşan Ülkeler Devlet Başkanları Zirvesi'nde Ankara'da imzalanmıştır. Anlaşma, Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından 29 Nisan 1993 tarih 3904 sayılı Kanun ile onaylanmış ve Resmi Gazete'nin 4 Mayıs 1993 tarih ve 21571 sayılı nüshasında yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.