Pro-SMH satış sonrası hizmet farkıyla büyüyor

Pro-SMH, kurucu ortağı Cüneyt İşman, sektöre yönelik ürettikleri makinelerle en büyük ilgiyi denim sektörünün gördüğünü, 20 bin metrekarelik üretim tesisleriyle İzmit ve İstanbul’dan tüm dünyaya ihracat yaparken, satış sonrası hizmete verdikleri önemin büyümelerinde en belirleyici faktör olduğunu bildirdi.

İşman, “100 yılı aşkın süredir Sucker ve Krantz, Alman tekstil makinesi yapımının özü olmuştur. Binlerce memnun müşteriye en yüksek kalitede ve üstün performanslı makineler sağlandı. Uzunca bir geçmişin ardından, her iki şirket de Moenus Textilmaschinen çatısı altında bir araya geldi. Moenus Group'un dağılmasının ardından, Moenus Group'un kilit çalışanları bir araya geldi ve dünyaca ünlü

Sucker ve Krantz markalarının geleneğini sürdürmek için 2008'den beri PRO-SMH'yi kurdu. PRO-SMH markasının öncelikli amacı, bu markaların eski müşterilerine servis, yedek parça, modifikasyon ve yükseltme hizmeti sağlamak oldu” dedi.

“DÜNYA ÇAPINDA SERVIS AĞI”

Yıllara dayanan mühendislik tecrübesi ile ürettiği indigo, haşıl, seri ve konik çözgü makinelerinde marka bilinirliğini ve müşteri memnuniyetini maksimum seviyede tutmaya devam ettiklerini kaydeden Cüneyt İşman, ‘’Kurulduğumuz günden günümüze kadar dünya çapında yaygın servis ağıyla hizmet vermek felsefesini firmamızın pazarlama stratejilerinin en başına koyduk. Pandemi sürecinde rakip markaların satışını yaptıkları ürünlere servis veremeyişi, sonrasında yaşadıkları sorunları gördüğümüzde geliştirdiğimiz stratejinin ne kadar doğru olduğunu tespit ettik’’ diye konuştu.

Rakip firmaların satış sonrası servis ve kurulum hizmeti verememesinden kaynaklı üreticilerin ciddi sorunlar yaşadığını belirten İşman, şunları kaydetti: “2015 yılında yönetim olarak, pazara tamamen yeni makine ve serilerle hizmet vermeye karar verdik. Sağlam bir temelde çok hızlı büyüyen PRO-SMH, dünya çapında satış ve servis ağıyla uluslararası bir marka haline geldi ve yıllık cirosunu şimdiden 25 milyon Euro'nun üzerine çıkardı. ProSMH, müşterilerine daha iyi makineler ve çözümler sunabilmek için oldukça büyük bir bütçeyle Ar-Ge’ye odaklandı. Bu çalışmaların sonunda Tür

kiye’nin sayılı Ar-Ge merkezlerinden birini firmamız bünyesinde kurduk.”

İşman, oluşturdukları ekiplerin saha ve sektör tecrübelerine dikkati çekerek, “Almanya, İtalya (ROSTONI) ve Türkiye'den büyük bir bilgi ve saha deneyimine sahip çok uluslu profesyonellerden oluşan bir ekip kurmayı başardık. Öncelikle, Sucker teknolojisine dayalı sertifikalı Ar-Ge merkezimizde tamamen kendimiz tarafından geliştirilen PRO-SMH işletim yazılımına ve Sucker'ın eski çalışanlarını hedef alan felsefeye işaret etmek istiyoruz” diye konuştu.

Pro-SMH olarak mükemmel çözümler sunmak istediklerini, tüm çalışmalarının bu noktaya odaklandığını belirten İşman, yıllardır iyi yetişmiş, bilgi birikimi olan bir ekiple çalışmaktan duyduğu mutluluğa vurgu yaparak, “Geliştirme, tasarım, mühendislik ve üretim sırasında, eski işveren firmaların yüksek kalite standartlarının yüzde 100 korunmasına önem verilmektedir. Birçoğu ya yerli Alman olan ya da Almanya'da yetişmiş ve eğitim almış çalışanlardan oluşan bir ekip, dünya çapındaki müşterilerimiz için mükemmel çözümler bulmak için çok sıkı çalışıyor. Pro- SMH ekibi, çalışanlarının onlarca yıldır edindiği deneyimlerden yararlanıyor” dedi.

SATIŞ VE PAZARLAMA MERKEZI ALMANYA’DA

Üretim merkezi olarak Türkiye’nin sanayi kentleri olan İzmit ve İstanbul’u ana merkez edinen firmanın satış ve pazarlama merkezinin ise Almanya Aachen’de olduğunu ifade eden İşman, sürekli geleceği ve büyümeyi hedefleyen bir yapıda çalışmalarını sürdürdüklerini ve bunun gereğini yaptıklarını belirtti.

İşman, “2016 yılında, Aachen merkezli EsBe Consulting and Trading GmbH, dünya çapındaki satış ve servis faaliyetleri için PRO-SMH grubuna katıldı. Bunun yanı sıra 2018’de İtalya'dan Rostoni de PRO-SMH grubunun bir parçası

oldu. Rostoni ailesi, özellikle teknik elyaflar alanında büyük bir deneyim oluşturarak, komisyon bazında haşıllama için bir şirket işletmek üzere yıllardır dokuma hazırlığıyla uğraştı. Rostoni aynı zamanda, müşterilere olağanüstü bir güvenilirlik ve performansa sahip olarak büyük fayda sağlayan özel yapım makinelerle pazara hizmet ediyordu” diye konuştu.

Rostoni PRO-SMH'nin entegrasyonu ile geniş bilgi tabanı her koşulda güçlendirebilir ve yüksek kaliteli kumaş için Avrupa'nın büyük pazarlarından birinde yine güçlü bir

varlık sağlayacakları bilgisini veren İşman, şunları söyledi: “Dahası, İtalya'daki Rostoni, yüksek nitelikli ve deneyimli uzman kadrosuyla artık konik çözgü için yeterlilik merkezi, her tür suni ve sentetik elyaf için tek uçlu haşıl olarak hareket ediyor ve müşterilerimiz için her zaman sıradışı çözümler arayışında.”

“KALITEMIZDEN TAVIZ VERMEYIZ”

İşman, yaptığı değerlendirmede, “Makineler yaparken Pro-SMH yalnızca birinci sınıf kalite standartlarını karşılayan malzeme ve

Memsa İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Sadi Fırış, inşaat sektörünün daralmaya başladığı son yıllarda piyasa şartlarını değerlendirdi. Fırış, “Daralma fiyatların çok fazla yükselmesi, kamu bankalarını kredi musluklarını kısması ve yabancının piyasadan çekilmesinden kaynaklanıyor” dedi.

Türkiye’de satılık konuta olan yüksek talep temmuz ayında gerilediğini vurgulayan Sadi Fırış, yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Benzer tablonun yakın zamanda açıklanacak ağustos ayı konut satış verilerinde de yaşanması bekleniyor. Azalan talepten dolayı konutta satış süreleri günlerden 2 ila 3 aya varan sürelere uzarken, satış için bekleyen ev sayısında artışa neden oldu. Sektör son zamanlarda yaşanan kur artışı ve maliyetler nedeniyle durağan bir dönemdeyiz. Zaten rakamlar da bu yönde uzun bir süredir daralmayı işaret ediyor.”

“DARALMANIN SEBEBİ PEŞİN PARANIN KKM’YE GİTMESİ”

Ev almak isteyen yabancıların piyasadan çekildiğine dikkat çeken Fırış, “400 bin dolar ile vatandaşlık şartı ve Türkiye’de yabancıya oluşan antipati bunda etkili oldu. Ayrıca ev sahiplerinin enflasyonu yakalamak için fiyatları çok hızlı artırması nedeniyle insanların bunu karşılayacak durumda olmamaları konut satışlarını düşürdü. Bir diğer etken ise hem konut kredilerinin yüksek olması hem de kredi verilmemesi. Kredi çıkmayınca peşin parayla almak gerekiyor. Ancak peşin parası olanda Kur Korumalı Kredi’ye (KKM) ya da şu aralar yeniden hareketlenen dövize yöneliyor. Buna yaz sezonundaki durgunluk da eklenince satışlar yavaşladı” diye konuştu.

“90 BİN DAİRENİN 70 BİNİ İKİNCİ EL”

Devletin konut faizleriyle ilgili olarak bir indirim yapmasını beklediklerini kaydeden Sadi Fırış, “Eğer bu indirim yapılırsa sektör rahatlar. Seçimden önce bir hareket bekliyoruz. Verilere baktığınızda 90 binden fazla dairenin 70 bini ikinci el. Bu satışlar vatandaşın kendi arasında el değiştirdiğine işaret eder. Sıfır daire sadece 20 bin civarında satıldı. Fırsatçılık her ne kadar olsa da çimentonun torbasının 100 lirayı geçtiği bir piyasada bu manzara sadece maliyet artışıyla