Öget Kantarcı: Dinamik hayat sırları
GITTIGIDIYOR GENEL MÜDÜRÜ VE EBAY MENA BÖLGE DIREKTÖRÜ ÖGET KANTARCI, IŞ ILE ÖZEL HAYATI ARASINA ÇIZGI ÇEKMEYI BAŞARAN YÖNETICILERDEN. HATTA LIDERLIK ANLAYIŞINI DA BU DENGE ÜZERINE KURDUĞUNU SÖYLÜYOR. “GERÇEKTEN YOĞUN ÇALIŞIYORUZ, ANCAK EVIME VE SOSYAL HAYATIMA VAKIT AYIRMAK IÇIN GEREKLI PLANLAMALARI MUTLAKA YAPIYORUM” DIYEN KANTARCI, BU UYUMU YAKALAYABILDIĞI IÇIN ŞANSLI OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYOR. KANTARCI’NIN ILGI ALANLARI ISE SPOR, FUTBOL, SANAT VE GASTRONOMI…. SIKI BIR GALATASARAY TARAFTARI OLAN KANTARCI, PANDEMININ BITMESIYLE TEKRAR MAÇLARA GITMEYI, SERGI GEZMEYI, YENI LEZZETLER KEŞFETMEYI DÖRT GÖZLE BEKLIYOR.
Her zaman neşeli, dinamik ve aktif… GittiGidiyor Genel Müdürü ve eBay MENA Bölge Direktörü Öget Kantarcı’yla pek çok kez işle ilgili toplantılarda bir araya geldik. Belki de e-ticaret sektörünün de verdiği dinamizmle onu hep güler yüzlü ve heyecanlı gördüm. Ancak CEOLife için yaptığımız bu görüşme, onun enerjisinin iş-yaşam dengesini başarılı bir şekilde kurabilmesinden kaynakladığını kanıtlar nitelikte oldu.
Öget Kantarcı’nın dolu dolu bir özel hayatı var. Her şeyden önce iki oğlu Yaman ve Poyraz’la vakit geçirmekten büyük keyif alıyor. En sevdiği hobisi olan futbol, büyük oğlu Yaman’ın da tutkusu olunca geçirilen zamanın eğlence düzeyi de artıyor. Poyraz henüz küçük… Ancak Öget Bey onun da ileride futbolu seveceğinden emin…
Bunun dışında entelektüel aktivitelerden de hoşlanan Kantarcı, kitap okumayı, belgesel izlemeyi hiç ihmal etmiyor. Seyahat ajandasına mutlaka müzeleri dahil ediyor. Hatta pandemiyle birlikte evde geçirdiği zamanlarda çok daha fazla okuyup izlemekten çok memnun olduğunu söylüyor.
GittiGidiyor Genel Müdürü ve eBay MENA Bölge Direktörü Öget Kantarcı’yla iş dışı yaşamıyla ilgili çok keyifli bir sohbet gerçekleştirdik:
İş-yaşam dengesi arasındaki çizgilerin belirsizleştiği bir süreç yaşıyoruz. Siz bu dönemde denge kurma konusunda zorlandınız mı? Bunu nasıl sağlamaya çalıştınız?
Yaptığım işi ve GittiGidiyor’daki ekibimizi çok seviyorum. İşinizi inanarak, keyif alarak yaptığınızda ve takım arkadaşlarınızla güven ve samimiyet içeren bir bağ kurduğunuzda, ne kadar yoğun çalışırsanız çalışın iş-yaşam dengesini kurmak kolaylaşıyor. Ben bu uyumu yakalamış biri olarak çok şanslı olduğumu söyleyebilirim. Gerçekten yoğun çalışıyoruz ancak evime ve sosyal hayatıma vakit ayırmak için gerekli planlamaları mutlaka yapıyorum.
Eşimle ve çocuklarımla geçirebileceğim özel zamanlar yaratmaya özen gösteriyorum. GittiGidiyor’da kurum kültürümüz de bu açıdan çok destekleyici. Tüm ekibimiz için iş-yaşam dengesini gözeten bir yaklaşım sunuyoruz. Mesai saatleri dışında toplantılara sıcak bakmıyoruz.
Çocuklarımızın karne, mezuniyet, veli toplantısı gibi özel günlerine sorgusuz sualsiz katılabiliyoruz. İnsana değer veren bir kurum kültürü inşa ettiğinizde yoğun bile olsanız işyaşam dengesi kurmak zor olmuyor.
Yeni rutininiz nasıl? Neler değişti?
Eskiden yapmayı sevdiğim çok sayıda aktiviteyi, evde kaldığımız bu dönemde online platformlar aracılığıyla yapmaya başladım. Önceden genellikle haftada bir kez sinemaya giderdim. Ancak şu an sinemaya gidemediğimiz için dijital dizi ve film izleme platformlarını daha yakından takip ediyorum. Öte yandan denize açılmayı, yeni yerler keşfetmeyi çok severim. Ancak ne yazık ki seyahat edemiyoruz. Dolayısıyla tüm seyahat planlarımızı da ertelemek durumunda kaldım. Bu nedenle film izlemek ya da kitap okumak gibi ev içi aktiviteleri artırdım. Bir de mutfakta keyifli zaman geçirmeyi çok seviyorum. Uzun ve uğraştırıcı tarifler pişirmekten keyif alıyorum. Son dönemde bu hobime daha fazla zaman ayırabiliyorum.
Pandemi döneminde iş dışı yaşamınızda yeni alışkanlıklar kazandınız mı?
Pandemi nedeniyle uzun bir süredir evde vakit geçiriyoruz. Biraz eski sosyal alışkanlıklarımızın dışına çıkmak durumunda kaldık. Bu sürede ailemle daha çok vakit geçirebildim. Hepimizin yeni alışkanlıkları ve ilgi alanları oluştu. Büyük oğlum Yaman’la birlikte oyun konsollarına ilgimiz arttı. Eşim resim yapmaya başladı. Küçük oğlum Poyraz ise henüz 2 yaşında. Sürekli evde olmamızın ve ona daha çok vakit ayırabilmemizin tadını çıkarıyor.
Sizin hayatınızda sporun çok önemli bir yer tuttuğunu biliyoruz. Hangi sporlarla ilgileniyorsunuz?
Evet, spor kesinlikle hayatımın çok önemli bir parçası. Çok küçük yaşlardan beri düzenli spor yapıyorum. Sağlığım elverdiği sürece de bu, böyle devam edecek. Babam Kayhan Kantarcı ralliciydi. Bu vesileyle ben de ralli ve araba yarışlarıyla büyüdüm. Tenis de yine çocukken tanıştığım ve çok sevdiğim bir spor. Bugün hiçbir şeye vakit bulamasam dahi koşmaya giderim. Sporla büyümüş ve bunu tüm hayatına yaymış biri olmak bana hem ruh hem beden sağlığı anlamında ciddi katkılar sunuyor. Çünkü e-ticaret gibi dinamik ve temposu yüksek bir sektörde karar alıcı pozisyonundaysanız her bakımdan çevik olmanız gerekiyor.
Günlük spor rutininiz nedir? Spora ne kadar zaman ayırabiliyorsunuz?
Düzenli spor yapar, her gün koşarım. Aslında açık havada koşmayı seviyorum ancak pandemi kısıtlamalarının yoğun olduğu dönemde evimin bir odasını spor salonuna çevirdim. Böylece sporumu evde rahatlıkla yapabiliyorum. Yine pandemi dolayısıyla evden çalıştığımız için bu yıl yazlığımızda daha uzun süre kalabildik ve ben de her yıl olduğundan daha fazla yüzme imkanı buldum.
Spor yapmak, bedensel ve ruhsal olarak size nasıl fayda sağlıyor?
Spor yaparken her şeyi enine boyuna düşünmek için vakit buluyorum. Bedensel zindelik zihni de yeniliyor, tazeliyor. Dolayısıyla ruhsal ve düşünsel anlamda da zinde hissediyorum. Spor, bir tür meditasyon etkisi yaratıyor. Koşarken adeta zihnim sıfırlanıyor ve birçok projeyi koşarken tasarlıyorum.
Spor, iş yaşamınızı nasıl etkiliyor?
İş yaşamıma kesinlikle çok önemli katkıları var. E-ticaret oldukça hareketli, trendlerin hızla değişebildiği bir alan. Dolayısıyla sürekli zinde ve çevik olmanız gerekiyor. “Sağlam kafa, sağlam vücutta bulunur” sözüne inanıyorum. Spor yapmak bedenimin yanı sıra zihnimi de sağlıklı ve berrak hale getiriyor. Aslında tüm yorgunluğumu atmama, motive olmama ve her güne daha zinde başlamama önemli katkıları var. Artılarını tüm gün hissedebilmek için sabahları çok erken saatte kalkıp koşmaya çalışıyorum. Yoğunluğun buna izin vermediği günlerde bile hareketi es geçmiyorum. Akşam saatlerine kalırsam da mutlaka iyi bir uyku için hafif egzersiz yaparım.
Futbolu çok sevdiğinizi biliyorum. Futbolun hayatınızdaki yeri nedir?
Futbolun bendeki yeri çok ayrı. İzleyici olarak futboldan çok keyif alıyorum. Konsol oyunlarını da seviyorum. Taraftarı olduğum takımın tüm maçlarını takip ederim. Kongre üyeliğiyle kulübüme sadece tribünde değil her platformda katkıda bulunabilmeye çalışırım. Maçlar öncesi çeşitli totemlerim vardır. Maçlardan 24 saat önce herhangi bir haberi okumam, takımımın forma rengindeki herhangi bir şey giymem.
Koyu bir Galatasaray taraftarıyım ve Galatasaray Spor Kulübü üyesiyim. Aynı zamanda yönetim kurulu danışmanı olarak görev yapıyorum. Galatasaray’ın her maçını takip ediyorum. Türkiye ligi dışında Avrupa liglerini ve kupa maçlarını da kaçırmıyorum. Pandemiden dolayı maçlar da seyircisiz oynanıyor ve maça gitmeyi çok özledim. Galatasaray maçları dışında Dünya Kupası, Avrupa Kupası ve Şampiyonlar Ligi maçlarını da ilgiyle takip ederim.
Spor, bir tür meditasyon etkisi yaratıyor.