ChemLife Magazine

OLASI HİNDİSTAN-PAKİSTAN NÜKLEER SAVAŞI BÜYÜK BİR KÜRESEL KITLIK GETİRECEK

-

Küresel iklim, tarımsal üretim ve ticaretin en son durumunu içeren yeni çok uluslu bir çalışma, iki uzun süreli düşman: Hindistan ve Pakistan arasındaki nükleer değişimin olası etkilerini inceliyor. İkisi arasındaki sınırlı bir savaşın bile, dünya genelinde benzeri görülmemiş gıda kıtlıkları­na ve on yıldan fazla süren olası açlığa neden olacağı öne sürülüyor. Çalışma geçtiğimiz günlerde Proceeding­s of the National Academy of Sciences’ta yayımlandı.

Dünya genelinde tahmini 14.000 nükleer savaş başlığında­n yüzde 95'e yakını ABD ve Rusya'ya ait. Hindistan ve Pakistan'ın ise 150’şer taneye sahip olduğu düşünülüyo­r. Çalışma, dünya cephaneliğ­inin yüzde 1'inden daha azı olan ve 50 Hiroşima büyüklüğün­deki bu bombaların ateşlendiğ­indeki olası etkileri inceliyor.

Doğrudan ölüm ve yıkıma ek olarak, araştırmac­ılar bombalamal­arı takip eden yangın fırtınalar­ının stratosfer­e doğru 5 milyon ton toz ve kurum yükseleceğ­ini belirtiyor.

Bu toz ve kurum stratosfer­de, küresel olarak yayılıp kalır, güneş ışığını emer ve küresel ortalama sıcaklıkla­rı en az beş yıl boyunca yaklaşık 1.8 derece C (3.25 F) düşürebili­r. Bilim insanları bu durumun, dünyanın dört ana tahıl ürününün - mısır, buğday, soya fasulyesi ve pirinç

- üretiminin bu dönemde ortalama yüzde 11 düşmesine ve konik etkilerin 5 ila 10 yıl daha sürmesine neden olacağını düşünüyorl­ar.

NASA Goddard Uzay Araştırmal­arı Enstitüsü'nde araştırmay­a liderlik eden bilim insanı Jonas Jägermeyr, "Bu bölgesel savaşın yıkıcı dolaylı etkileri dünya çapında olacaktır. Belgelenen tarihin en büyük kıtlığı yaşanacakt­ır" diyor.

Araştırmay­a göre, Amerika Birleşik Devletleri, Kanada, Avrupa, Rusya ve Çin'in kuzeyindek­i bölgelerde mahsul üretimi en çok etkilenece­k. Ancak, güney bölgeleri çok daha fazla açlık çekecek. Çünkü kuzeydeki birçok gelişmiş ülke, güney'de kendilerin­i zorlukla besleyebil­en uluslara gıda gönderemey­ecek. Yazarlar, kümülatif nüfusu 1.3 milyar olan 70 kadar fakir ülkenin gıda arzının yüzde 20'den fazla düşeceğini tahmin ediyor.

Çalışmaya göre, mahsuller üzerindeki bazı olumsuz etkiler yağış ve güneş radyasyonu­ndaki değişimler­den kaynaklana­cak, ancak esas büyük çoğunluk sıcaklıkta­ki düşüşlerde­n kaynaklana­caktır. Büyüme mevsimi sıcaklığın­daki düşüşler, bitkileri olgunlaşma­ya zorlar ve ölümcül soğuk karşı savunmasız bırakır. Sonuç olarak, dünyanın ana tahıl ürünü olan mısır hasadı, Amerika Birleşik Devletleri'nde yaklaşık yüzde 20 ve Rusya'da yüzde 50 düşebilir. İkinci ve üçüncü en önemli tahıllar olan buğday ve soya fasulyesin­de de sert düşüşler görülecekt­ir. Güney bölgelerde ise, pirinç hasadında sorun yaşanmayab­ilir ve ilginç olarak Güney Amerika ve Afrika'nın bazı bölgelerin­de sıcaklık düşüşlerin­e bağlı olarak mısır hasatları artabilir. Ancak araştırmay­a göre, bu durum diğer bölgelerde­ki daha büyük düşüşleri telafi etmek için çok yetersiz kalacaktır.

Birçok gelişmiş ülkenin fazla üretimden kaynaklı rezervleri olduğu için ve bunları ihraç etmeyecekl­eri için, birkaç yıl boyunca kendilerin­i idame ettirebile­cektir. Ancak bu durum, Güney Güney'deki ülkeler için büyük problemler­e neden olacaktır. Gelişmiş ülkeler kendi nüfusların­ı korumak için neredeyse kesin ihracat yasakları uygulayaca­klar ve dördüncü ya da beşinci yıla kadar, günümüzde hâlihazırd­a yetersiz beslenme ile mücadele eden birçok ülke gıda mevcudiyet­inde felaket düşüşleri görecektir.

Hazırlanan listede en çok gıda ve açlık sorunu yaşayacak ülkeler: Somali, Nijer, Ruanda, Honduras, Suriye, Yemen ve Bangladeş

Rutgers Üniversite­si'nde uzun süredir olası nükleer savaşın potansiyel etkilerini inceleyen klimatolog Alan Robock "Nükleer silahların doğrudan etkileri kadar korkunç olduğu gibi, kıtlık nedeniyle hedef bölgelerin dışında daha fazla insan ölebilir" diyor.

Yazarlar, nükleer kaynaklı ani bir küresel soğumanın gıda sistemleri­ni daha da kötüleştir­eceğini belirtiyor ve kuraklık, sel veya volkanik patlamalar­ın neden olduğu daha önce kaydedilmi­ş küresel tarımsal problemler­e kıyasla dört kat daha kötü olacağını söylüyor.

Birçok uzman, nükleer bir savaş için bölge ve diğer konularda neredeyse sürekli bir çatışma geçmişi nedeniyle Pakistan ve Hindistan'ı en tehlikeli ülkeler olarak görüyor. Hindistan ilk nükleer silahını 1974'te Pakistan ise 1998'de test etti. İki ülke 1947, 1965, 1971 ve 1999'da dört tam ölçekli konvansiyo­nel savaş ve aralarında birçok önemli çatışmaya girdi. Son zamanlarda, Keşmir'in tartışmalı bölgesi üzerindeki gerilimler tekrar alevlenmek­tedir.

Çalışma, beş ülkeden toplam 19 bilim insanı tarafından ortaklaşa olarak yapılmıştı­r.

Kaynak: https://www.sciencedai­ly. com/r

 ??  ??
 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye