Kurumsal yönetim, şirket boşanmalarını önlüyor
Pandemi döneminde şirket boşanmalarının arttığına dikkat çeken TKYD Yönetim Kurulu Başkanı Feyyaz Ünal, “Küçük şirket ülkesi olmamak ve işlerimizi bizden sonraki nesillere devredebilmek için kurumsal yönetimi uygulamak zorundayız” dedi.
Türkiye Kurumsal Yönetim Derneği (TKYD) Yönetim Kurulu Başkanı Feyyaz Ünal, “Şirket boşanmalarının belki de hiç olmadığı kadar yoğun görüldüğü bir dönem yaşıyoruz. Küçük şirket ülkesi olmamak, işi ortaklar arasında bölmemek ve işlerimizi bizden sonraki nesillere devredebilmek için kurumsal yönetimi uygulamak zorundayız” dedi. Kurumsal yönetimin, şirketleri risklere karşı koruyan, beklenmedik gelişmelere karşı esneklik ve dayanıklılık kazandıran mekanizmalar önerdiğini vurgulayan Ünal, “Bu mekanizmaların kurulması, özellikle aşırı dalgalı dönemlerde şirketlerin kendilerini korumalarını sağlıyor. Bu dalgalı dönem şu an için salgın olabilir, bir başka dönemde ise doğal afetler ya da siber güvenlik sorunlarıyla karşı karşıya kalabiliriz. Böyle zorlu süreçler kurumsal yönetim anlayışının önemini ortaya çıkarıyor” diye konuştu.
Aile şirketlerinde risk daha çok
DÜNYA Gazetesi'nin haftalık İngilizce yayını DÜNYA Executive-TR Monitor’e konuşan Ünal, şöyle devam etti: “Şirket boşanmalarının artmasında salgının da etkisi olmakla birlikte tek sebebi salgındır diyemeyiz. Ortaklardan üst yönetim ve çalışanlara, tedarikçilerden müşterilere kadar herkesin farklı talep ve beklentilerinin olduğu bir dönemde, süreçlerini iyi yönetemeyen şirketlerde kargaşa ya da ayrılıklar yaşandığını görüyoruz. Özellikle ülkemizdeki şirketlerin yüzde 95’ini oluşturan aile şirketlerinde bu risk çok daha fazla.” Küresel ekonomik belirsizliklerin hüküm sürdüğü böyle bir ortamda, odaklanılması gereken konuların başında yatırım ortamının iyileştirilmesi ve şirketlerin rekabet kapasitelerinin artırılmasının geldiğini belirten Ünal, yatırımcıların doğru model ile yönetildiğini düşündükleri şirketleri tercih ettiğini söyledi. Örnek olarak dünyanın en büyük varlık yönetimi şirketi BlackRock’ı işaret eden Ünal, “Şirket geçen yıl müşterilerine yönelik bir mektubunda ‘yatırım için yeni standart olarak sürdürülebilirlik’ kavramını ortaya koydu ve ESG (çevre, sosyal, yönetişim) faktörlerini satın alma ve yatırım kararlarında mutlaka değerlendirdiğini belirtti. Yatırımcılar, güvenebilecekleri limanlar arıyor. Biz de ülkemize sürdürülebilirlik fonlarının çekilmesi yönünde yapılacak çalışmaları bu bakış açısıyla destekliyoruz” dedi.