SEKTÖR TEMSİLCİLERİ DESTEKLER İÇİN NE DİYOR?
“İHRACATTA SIÇRAMA İÇİN YÜKSEK TEKNOLOJİNİN PAYINI ARTIRMALIYIZ”
Elektrik ve Elektronik İhracatçıları Birliği (TET) Başkanı Dr. Güven Uçkan:
Türkiye ihracatı mevcut yapısıyla artık büyük sıçramalar yapamaz. Bu sıçramayı sağlamak için ihracatımızın yapısının değişmesi gerekiyor. Mevcut ihracat yapımız içinde yüksek teknoloji ürünlerinin payı yüzde 3.5 civarındayken orta yüksek teknoloji ürünlerinin payı yüzde 36, düşük teknoloji ürünlerinin payı yüzde 60.5. İhracatta sıçrama bu yapının değişmesiyle sağlanabilir. Bu amacı gerçekleştirmek için orta-yüksek teknolojiyi desteklemek üzere yürürlüğe konan ticarileşme desteği 2021 yılında sona erecek. Bu desteğin uygulamasında ortayüksek teknolojinin aldığı büyük pay kaynak sorununa neden olmuş, firma limiti getirilmek zorunda kalındı. Yüksek teknoloji ürünlerinin ihracatımız içindeki payını artırmak için mevcut destek gözden geçirilerek, firma limitsiz tekrar yürürlüğe konulmalıdır. Yeterli kaynak ayrılabiliyorsa orta-yüksek teknoloji içinden de yüksek teknoloji bağlantılı, ithalatı azaltıcı özellikleri olan sınırlı seçilmiş ürün ihracatları bu kapsamda desteklenmelidir.
“ÜLKEMİZİN KALKINMASINA BÜYÜK FAYDA SAĞLAYACAK” İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) Başkanı Adil Pelister:
Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi programında öncelik verilen kimya sektörümüzde yeni yatırımların artacağına inanıyoruz. Türkiye’nin en fazla ihracat gerçekleştiren ikinci sektörü olan kimya sektörü olarak, yüksek katma değerli ürünlerle kilogram başına düşen ihracat bedelini artırmayı ve cari açığı azaltmayı hedefliyoruz. Sektörümüzdeki yüksek teknolojili ürün yatırımlarının artması, ihracatımızın da artması demek. Dışa bağımlılığımızın azalması ve cari açığımızın azalması demek. Dolayısıyla sanayi yatırımına uygun olan öncelikli ürünlere yapılacak stratejik yatırımlarla birlikte kimya sektörümüzün ihracatı ve kilogram başına düşen ihracat bedeli daha da yükselecek. Böylece yüksek katma değerli kimyevi mamuller ile sektörümüzün dünya kimya ihracatından aldığı pay da artacaktır.
“TÜM SANAYİCİLERİN LİSTEYİ İNCELEMESİNİ TAVSİYE EDERİM”
Taşıt Araçları Tedarik Sanayicileri Derneği (TAYSAD) Başkanı Alper Kanca:
Merakla beklediğimiz bir tebliğ idi. Türkiye’de yapılmayan birçok ürünün yerli imalatını destekleyen bu yeni nesil, mamul ve teknoloji odaklı teşviklerin sanayicilere güç ve cesaret vereceği aşikar. Sanayi Bakanlığı iyi bir çalışma yapmış. Tüm sanayicilerin listeyi incelemesini tavsiye ederim.
“REKABETÇİLİĞİN KORUNMASI VE GELİŞTİRİLMESİ AÇISINDAN MEMNUNİYETLE KARŞILIYORUZ”
Otomotiv Sanayicileri Derneği (OSD) Başkanı Haydar Yenigün:
Gelişen teknoloji ve değişen tüketici beklentileri ile birlikte sanayimizin ciddi bir yapısal değişim içinde olduğu hepimizin malumu. Elektrikli, bağlantılı ve otonom araçlar otomotiv ekosisteminin tamamını etkilerken, küresel rekabetçiliğin yeniden şekillendiği bir geçiş dönemini yaşıyoruz. Bu dönemde yeni teknolojilerin ülkemize kazandırılmasını desteklemek amacıyla yapılan bu girişimi sanayimizin rekabetçiliğinin korunması ve geliştirilmesi açısından memnuniyetle karşılamaktayız.
OPTİKTE YERLİ YATIRIM FIRSAT BEKLİYOR İstanbul Optik Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı İlker Ayaz:
Yerli gözlük imalatı uzun yıllar Çin’in baskısı altında kaldığı için gelişemiyordu. Çinlinin yapabildiği şeyi imkan verilirse biz de yapabiliriz. Gözlük nihayetinde hammaddesi, üretim süreci belli bir ürün. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın yurtdışından gelen ürünleri vergi ile engellemek yerine yerli üreticiyi desteklemek için vergi, makine, istihdam teşviki sağlaması sektörümüz açısından daha faydalı olacaktır. Çin ile yarışabilmek için bu teşviklere ihtiyacımız vardı. Pandemi ile birlikte Çin’den ithalat sıkıntıya girmişti. Yerli üreticinin bu süreçte bir atakta bulunduğunu söyleyebiliriz. Zaten çok iyi projeler var. Özellikle Ege Bölgesi’nde optik sanayi adına önemli atılımlar söz konusu. Bu teşviklerle yeni projeler veya bekletilen yatırımlar da start alacaktır. Burada önemli olan desteğin samimi yapılması. Tutarlı bir teşvik politikası olduğuna inanılırsa yatırımcı zaten ertelediği planlarını devreye alacaktır. Optik sektörünün Ar-Ge projeleri önümüzdeki dönemde daha çok konuşulacak.
“KAOS ORTAMINDA CAZİP BİR FIRSAT SUNUYOR”
Biyoteknoloji Sanayicileri Derneği Başkanı Ercan Varlıbaş:
Öncelikle sektörleri ve teşvikleri inceledim. TÜBİTAK Başkanı ile de değerlendirdik. Bunlar çok anlamlı destekler. Yerli üreticiler bu teşviklerle gelip Biyoteknoloji Vadisi’nde yatırım yapabilirler. Bu destekler, geleceğimizin hazırlanması demek. Çünkü bu sayede yapılacak yatırımlar 20 yıl, 50 yıl katkı sağlayacak işler olacaktır. Bu sayede istihdam da artacaktır. Biz biliyoruz ki sektörde çok iyi projesi olup da uygun koşulların sağlanmasını bekleyen yatırımcılar mevcut. Onların da düğmeye basacaklarını düşünüyoruz. Aralarında kaos ortamının geçmesini bekleyenler de var. Ancak bu destek paketi, kaos ortamında yatırımcıya cazip bir fırsat sunuyor. Mutlaka değerlendirilmeli.
“İLAÇTA TEŞVİK ZİNCİRİN TAMAMI İÇİN GEREKLİ”
Koçak Farma CEO’su Dr. Hakan Koçak:
Bu teşviklerin mutlaka özellikle yenilikçi ilaç konusunda bir katkısı olacaktır. Daha önce de bu tarz teşvikler olmuştu. Ben destek kapsamına giren ürünleri inceledim, yüksek katma değerli ürünler listeye alınmış. Ancak ilaç farklı bir sektör. Bir nihai ürün zincirinden bahsediyoruz. İmalat bu zincirin bir parçası ama iş üretmekle bitmiyor. Ruhsatlandırma olmazsa ürün elinizde kalıyor. Bunun için de klinik araştırma, biyoeşdeğerlik süreci, kamu alımı vs gerekiyor. Desteklerin bu aşamaları da kapsaması lazım. Zincirin tamamını içeren bir teşvik olmazsa ürettiklerimiz elimizde kalıyor.