‘Salı Yazıları’ ve derdi olan gazeteci
Nezih Demirkent için söylenecek çok şey, gazetecilik mesleği açısından yapılacak çok tanım var.
Bana göre O, gazeteciliği yaparken bir şeyleri kendine dert ediniyordu.
‘Salı Yazıları’nda bunu anlatıyordu.
Ben 1974’ten beri gazeteci, 1987’den beri turizm gazetecisiyim.
Gazeteciliğe rastlantıyla, turizm gazeteciliğine Nezih Demirkent’in yönlendirmesi ile başladım.
Yıl 1987. DÜNYA’da işe başladım. Aradan birkaç gün geçmişti. Gazetenin Yazıişleri Müdürü Asaf Ardak ‘ Nezih Bey seni çağırıyor’ dedi. Gittim. ‘Otur’ dedi. Elinde o gün yayınlanan ‘Turizm ve Otelcilik eki’ vardı. Ek’in başlığı ‘Turizm, ekonominin belkemiği olmaya aday’ dı.
‘Eki sen hazırlamışsın. Güzel olmuş. Bundan sonra turizm haberlerine sen bakacaksın’ dedi.
Benim turizm gazeteciliğim o gün, orada böyle başladı.
Ama o bunu orada bırakmadı.
Daha o zaman turizmin ülke ekonomisi ve sosyal gelişmesinde önemli rol oynayacağına, bu konuda basına da görev düştüğüne inanarak bunu kendisine dert etti.
1988 yılında İstanbul Taksim’deki o zamanki adıyla Etap, şimdiki The Marmara olan otelde turizm ile ilgili bir toplantı vardı.
Nezih Demirkent de konuşmacıydı.
Turizmin durumu ve geleceğine ilişkin bir konuşma yaptı. Konuşmasının sonunda ön sırada oturan dönemin Turizm Bakanı Mesut Yılmaz’a seslenerek “Ben gazeteci olarak turizme böyle bakıyorum. Gazetemde turizme muhabir tahsis ettim, yetiştiriyorum. Bakın o muhabir burada. Bu size örnek olsun. Siz de alanınızda turizm ile ilgili uzmanlar yetiştirin” dedi.
DÜNYA Gazetesi’nde turizm ile ilgili sayfa yapma fikri O’nundur. ‘ Seyahat Endüstrisi’ sayfasının isim babası da O’dur.
DÜNYA’da buna benzer çok örnek var.
Bunlardan biri de tarım konusudur.
Tarım ülkesi Türkiye’de, kendi alanında tek olan Ali Ekber Yıldırım’ı basına tarım uzmanı gazeteci olarak kazandıran Nezih Demirkent’tir.
Gazeteciliğin her alanı hakkında bir şey öğrenmek isteyenler için O’nun Salı Yazıları birer örnektir.
Ordan alınacak çok ders, öğrenilecek çok şey var.
Saygıyla minnetle anıyorum.