ESKIYE YENI KIMLIK.
Selda Baltacı Mimarlık Atölyesi’nin imzasını taşıyan eşsiz bir tarihi köşk.
Selda Baltacı Mimarlık Atölyesi’nin restorasyon uygulamasının ardından iç mekan tasarımını gerçekleştirdiği Yeşilköy’deki ahşap ev, 1900’lerin başında inşa edilmiş ikinci dereceden tarihi eser olan eşsiz bir yapı.
‘BIR DOLAP YA DA BIR KOLTUK MEKANIN IÇERISINDE IYI KONUMLANDIRILMIŞSA, O ZAMAN INSANIN RUHUNU OKŞAYAN VE IYI HISSETTIREN
BIR AMBIYANS OLUŞTURULMUŞ DEMEKTIR.’
SELDA BALTACI
‘BIR MEKANIN, ORADA YAŞAYACAK KIŞILERIN KULLANIM KOLAYLIĞINA VE ZEVKLERINE UYGUN OLARAK TASARLANMASINI VE YERLEŞTIRILMESINI ÖNEMSIYORUM. EV SAHIBININ BEĞENISINI VE YAPININ MEVCUT ÖZELLIKLERINI GÖZETECEK ŞEKILDE ÖZEL ÇÖZÜM VE TASARIMLAR YARATMAYA ÖZEN GÖSTERIYORUM.’
SELDA BALTACI
‘FONKSIYONELLIK VE ESTETIK BIRBIRINI TAMAMLAR VE DESTEKLER. PROJELERIMDE
IKISI DE ÖNEMLIDIR. FONKSIYONLARI
IYI ÇÖZÜMLENMIŞ MEKANLARIN ESTETIĞI DE KENDILIĞINDEN ORTAYA ÇIKAR.
TIPKI BU EVDE OLDUĞU GIBI...’
SELDA BALTACI
İstanbul’un geçmiş ruhunu hala ayakta tutmayı başaran tarihi yapılar, gün geçtikçe azalıyor ve yok oluyor. Ama bazıları var ki değer veren, duyarlı ev sahipleri sayesinde bugün de ayakta durmayı başarıyor. Ziyaret ettiğimiz bu tarihi yapı, yüz yılı aşkın bir yaşı olmasına rağmen, mimar Selda Baltacı’nın restorasyon çalışmaları sayesinde yeni ve modern bir kimliğe kavuşmuş. Dekorasyon da bir o kadar güncel ve zamansız...
Selda Baltacı’dan evin hikayesini dinliyoruz; ‘Burası 1900’lerin başında inşa edilmiş, bodrum katı taş duvarlarla ve toprak üzerinde kalan kısımları da ahşap taşıyıcı sistemlerle yapılmış bir yapı. Üç cephesi var. Bir cephesinde tuğla yangın duvarı bulunuyor. Bu duvar, orijinal tuğla hali ile korundu, üzeri sıvalı olduğu için dıştan bakıldığında tuğlaları görmek mümkün değil. Ancak, zemin katındaki yemek masasının arkasında sıvasız olarak bıraktığımız duvarda bu tuğlaları görebiliyoruz. Evin ön cephesinde iki balkonu var ve bu iki balkon ev sahibi Ece Kınacı’nın yatak odasına açılıyor. Dört katlı evin arka tarafında 200m2 bahçesi var. Bodrumda hobi alanı, çamaşırlık, banyo ve sarnıç; giriş katta salon, açık mutfak ve günlük yaşam alanı; bir üst katta iki yatak odası ve banyosu; çatı katında ise banyolu bir yatak odası daha bulunuyor. Giriş kapısını itinalı bir onarımdan geçirerek yeniden değerlendik. Yapının orijinalinde pencere üstlerinde bulunan küçük, kare, yeşil camları yeni doğramalarda tekrar kullandık. Giriş zemininde bulunan karo mozaiklerini söküp temizlettik ve yanlarına aynısının yenilerini ekledik. Böylece eski malzemelerle yenileri bir arada kullandık. Mutfak, yemek masası ve merdiven holünün birlikte bulunduğu tek mekanlık, geniş yaşam alanında taşıyıcı özellikte iki ahşap direk bulunuyor. Yapının orijinalinde burada bulunan küçük alanların duvarlarını kaldırıp günlük kullanım için geniş bir mekan oluşturduk. Eskiciden alıp gerekli bakım ve onarımlarını yaptırdığımız ahşap taşıyıcı direkleri de burada değerlendirdik.’
Tarihi yapının tabanı 60m2’lik bir alana oturuyor. Bodrum katının zemininde giriş katındakilerle uyumlu karo mozaikleri kullanılmış. Banyo duvarlarında yapının orijinal taş duvarları görünür kılınarak estetik bir görünüm elde edilmiş. Lavabo ve klozetin bulunduğu duvarda ise terakota üzerine sırlanarak yapılmış seramikler tercih edilmiş. Taş duvarların üzerinde yapıyı güçlendirmek için tasarlanmış demir bağlantılar bulunuyor. Bunlar, duvarın arkasında yer alan sarnıçtan dolayı Selda Baltacı Mimarlık Atölyesi tarafından yapılan demir güçlendirme tasarımları. Bugün su deposu olarak kullanılan eski sarnıç, taş duvar üzerindeki bir musluk ile banyoya bağlanmış. Selda Baltacı musluğun altına mermerden bir yalak tasarlamış. Ev genelinde duvarlarda kireç harcı ile yapılmış sıvalar ve üzerinde nefes alan boyalar kullanmayı tercih eden mimar incelikli işçilik ve dekorasyon seçimleriyle ilgili şunları söylüyor; ‘Duvarlardaki dokular, sıvanın kendi özelliği olup aynen bıraktık ve üzerine alçı veya macun yapmadık. Cephe ahşapları, tavanlar, merdivenler, dolaplar, pencereler, kapılar, panjurlar gibi tüm ahşap işçiliklerini ahşap ustaları Soner Güngör ve ekibine yaptırdık. Selda Baltacı Mimarlık Atölyesi olarak yeni bir mekanı kurgularken, o mekanı kullanacak kişilerin, sevdikleri ve kullanmaktan zevk aldıkları eşyalara yer vermeye özen gösteriyorum. Bu evde de bu düşünceyle ilerledik. Ev sahibiyle evin restorasyonu için tanışmış olmamıza rağmen, dekorasyonuna yönelik seçimleri birlikte kolaylıkla yaptık. Ben onun önceki evinden getirmek istediği mobilya ve aksesuarları dikkate alarak dengeli bir iç mekan kurgusu yaratmaya çalıştım.’