Kozaya çekilmek
Muğla’nın Ataköy köyünde yer alan PIN Mimarlık imzalı bu ev, doğayı tasarımının merkezine taşıyor.
Cocooning, kökleri 1980’lerde Soğuk Savaş dönemlerine dayanan sosyo-psikolojik bir davranış şeklidir. Dış dünyadan bilinçli olarak soyutlanarak güven ve konfor düzeyine sahip içe dönük bir yaşamı tercih etmek... Bugün içinde bulunduğumuz bu zorlu dönemeci belki de en iyi tanımlayan dekorasyon akımı olarak Cocooning yeniden yükselişe geçiyor. Imm Cologne Fuarı’nın trendleri arasında da yerini alan bu akımın felsefesinde rahatlık, samimiyet, sıcaklık, güven ve keyif olguları var. Kürklü ve yünlü dokular, bedenimizi sarıp sarmalayan formlar, sakin ve yumuşak bir renk paleti... Amaç kozamıza çekildiğimiz bu dönemde ruhumuza iyi gelecek bir atmosfer kurgulamak. Biz de bundan yola çıkarak kış özel sayımızda size kendinizi iyi hissettirecek, kanepenize kurulup battaniyenizin altında dergimizin sayfalarını karıştırırken ilham verecek konuları bir araya getirdik. Editörlerimizden Mine Yaman’ın hazırladığı Cocooning konusunda da belirttiği gibi seyahat planlarınızın ev iyileştirme yatırımlarına dönüştüğü bu kış, evinize alabileceğiniz mobilya, aksesuar ve çeşitli tasarımlar arasından seçtiğimiz sezonun stil sahibi parçalarını, zeminlere sanatsal dokunuşlar katan en yeni halı modellerini ve aydınlatma tasarımları dosyamızda lambaderlerden, abajur ve sarkıt aydınlatmalara kadar birbirinden farklı seçenekleri bu sayımızda bulabilirsiniz. ‘Cesareti ve özgüveni ile ilham verenler’ konumuzdaki yaratıcı isimler karamsarlığa düştüğünüz soğuk kış günlerinde size güç verecek ve belki yepyeni beyaz bir sayfa açmak için sizi yüreklendirecek. Özgün ve radikal duruşuyla örnek aldığım kişiler listesinin baş sıralarında gelen sevgili Nuray Ada’nın evinde ve seramik atölyesinde yaptığımız keyifli çekim, Fahrettin Aykut’un yeni ofisinde gerçekleştirdiğimiz röportaj, Merih Uman’ın Horhor Antikacılar Çarşısı’nda yenilenen mağazası bu sayıda ufkunuzu açacak konulardan sadece bazıları... ‘Ev sizce nedir?’ diye sorduğumuzda şöyle yanıtlıyor Nuray Ada: ‘Aslına rücu etmek. Yani kendi kişiliğimle baş başa kalmak.’ Biz de kozadan çıkıp kelebek oluncaya kadar evlerimizde geçirdiğimiz ve kendi kişiliğimizle baş başa kaldığımız bu vakti yaşam alanlarımızda yeni düzenlemeler yaparak değerlendirebilir, aslımıza rücu edebiliriz.