GELECEK VADEDEN TASARIM ANLAYIŞI
Dış mekan tasarımlarının her detayında mükemmeliyeti yakalayabilmek için yüksek teknoloji ile el işçiliğini bir arada harmanlayan Maxxmora Outdoor Living Concept’in Türkiye Genel Müdürü Ulaş Vural’dan markanın hikayesini dinledik.
Maxxmora markasının tasarım yolculuğu nasıl başladı ve ne şekilde evrildi?
Hikayesi 2002 yılında dış mekan yaşam alanı çözümleri ile başlayan, dünya çapında gerçekleştirdiği birbirinden özel projelerle eşsiz bir deneyime sahip olan marka, bundan dört yıl önce dış mekan tasarım ve uygulamalarını mobilya ile genişleterek Maxxmora Outdoor Living Concept’i yarattı. Bunca deneyim ve başarıdan sonra, hayata dair en güzel anların dışarıda gerçekleştiği fikrinden doğan bir marka olarak konumluyoruz kendimizi. Maxxmora, dış mekan yaşamında kullanılan tüm ürün gruplarını kapsayan koleksiyonlar sunuyor. Yaşam alanlarını dışarıya taşıyan, dışarıda yaşamaktan keyif alan herkesi o değerli anlarda tutabilmek için ihtiyaç duyulan konforu ve mutluluğu sağlıyoruz. Maxxmora Outdoor Living Concept altında sunduğunuz tasarımlardan bahsedebilir misiniz? El işçiliği ile yenilikçi mühendislik sistemlerini harmanladığımız Maxxmora’da, kullandığımız her malzemenin ruhunu yakalayarak özgün dış mekan mobilyaları tasarlıyor ve üretiyoruz. Masa, sandalye, şezlong, pavilyon ve oturma gruplarımızı; şemsiye, ısıtıcı, dış mekan mutfak dolabı gibi tamamlayıcı ürünlerle birleştirerek farklı çizgilerde farklı koleksiyonlarla dış mekan konseptleri yaratıyoruz.
Markanızın tasarım felsefesinin altında yatanlar nelerdir? Üretilen her bir parça için kullanılan her malzemenin özünü aşan, onu ustalıkla dünyaya sunan bir tasarım formu yaratmak, yani yaratıcılığın sınırlarını zorlamak Maxxmora’nın tasarım felsefesidir diyebiliriz.