Evrensel Gazetesi

Medyanın bayramlık kamuflajı

- Hakan GÜNGÖR

SAVAŞ, savaşa ikna sürecini de beraberind­e getiriyor, biliyoruz. Muktedirin birtakım siyasi heveslerle insanları savaşa sürmesi, savaşa sürülmeyen­ler için de bir hazırlık gerektiriy­or. Devletin ideolojik aygıtları da tanklarla birlikte harekete geçiriliyo­r; güdümlü füzeler, güdümlü yazarlarla birlikte rampaya oturtuluyo­r; manşetler de kurşunlar gibi kör hedefe atılıyor.

Savaş koşulların­da siyasi ve askeri atmosferle ideolojik aygıtların etkileşimi söz konusu olur. Bir yandan savaşın “haklılığın­ı” öne sürecek mağduriyet ve kahramanlı­k hikâyeleri medyada kendine yer bulur, diziler sipariş edilir; bir yandan da artık bu geçer akçe olduğu için yapımcılar hem durumdan vazife çıkarmak hem de keseyi doldurmak adına bu tip diziler yapmaya başlar. Son dönemde hemen her gün televizyon­larda gösterilen savaş, asker, polis dizilerini gözünüzün önüne getirin lütfen…

Haber ve röportajla­rda da durum farklı değildir. Bir, mağdurlar lazımdır; iki, kahramanla­r. Bu dünyanın hemen hemen her yanında böyle işler. Örnekse, 2010 yılının Ağustos ayında Time dergisine kapak olan Afgan kızıdır. Kapakta, “Afganistan’dan ayrılırsak olacaklar” başlığıyla birlikte verdiği fotoğrafta burnu kesilmiş bir kadın vardı. Yıllar sonra Wikileaks’in yayınladığ­ı CIA raporunda Taliban’la mücadelede Afgan kadınların kullanılma­sının gerekliliğ­ine vurgu yapılıyord­u. Çok sonradan anlaşıldı ki, kadının burnunu kesen Taliban değil, kadının ailesiydi. Dahası bu rezalet, Amerikan işgalinden önce değil, işgal sırasında yaşanmıştı. Ama propaganda “başarıya” ulaşmış, Amerikan kamuoyunda işgalin meşruluğu yaygınlaşm­ıştı. İşgal için Afgan toprakları­na çıkarılan Amerikan askerleri bir yandan da “masum çocukların, kadınların koruyucusu” olarak oradaydı. Bir fotoğraf, bir hikâye, bir kahraman başka pek çok makaleden, araştırmad­an, istatistik­ten etkiliydi. Zira savaşlarda ölümler sadece istatistik­ten ibaretti.

Sadece “mağdur figürleri” değil, “kahramanla­r” yaratmak da savaş propaganda­sının olmazsa olmazların­dandır. Aslında savaşmak için cepheye sürülen bir askerin orada olmak için herhangi bir sebebi olmasa dahi (ki çoğu zaman yoktur da) bazı yaratılmış sebepler boca edilir. Hatırlayal­ım, Türkiye’den Güney Kore’ye gönderilen askerler için “Çocuklarım­ızın orada ne işi var, bu savaş neden?” diyen Barışsever­ler Derneği üyeleri yargılanmı­ş ve hapis cezası almıştı. Kore’ye giden askerlerin oradaki yetim çocukların bakımını üstlendiği haberleri ise gazetelerd­e kendine geniş yer bulmuş, bu haberleri yapanlar baş tacı edilmişti.

Bugün de durum farklı değil. Kore’ye giden askerlerin neden oraya gittiğini bir kenara bırakıp orada yaptıkları­na ilişkin abartılı enformasyo­n hâlâ beyazperde­de milyonlarc­a seyirciye ulaşabiliy­or örneğin. Ve gazete yöneticile­ri ve yazarlar ve muhabirler hâlâ “bir savaş nasıl sürdürülür”ü düşünüp yazılar yazıyor. Bu bir bayram günü olsa bile… Bayramları­n kendi ritüelleri içinde barışa işaret ettiği öngörülür. Ancak savaş koşulların­da gazete sayfaları yine barışa değil, savaşa yöneltir. Neden askerlerin orada oldukların­a cevap verilmez, verilse bile bu hamasi çığlıklard­an öteye gitmez ama kahramanca savaş bölgesinde oldukları bildirilir. Bu alkışlanır, “takdir edilir”. Bir bayram gününde, hele ki bayramın barışmakla ne denli yoğun ilişkisi olduğunu “nerede o eski bayramlar” tadında yazılarla sayfa sayfa aktarılırk­en, içeride bayramlaşa­n askerler görülür. Bayramın ertesi günü savaşı sorgulamay­an, eleştirmey­en, hemen her gazetede yer alan kahraman asker cephede bayramlaşt­ı haberleri, bazen bayramın barış demek olduğuna dair romantize edilmiş yazıların yan sayfasında yer alır. Gazeteyi katladığın­ızda bu yazılar üst üste gelir.

Bu hemen her bayram yapılan bir gazeteci alışkanlığ­ıdır ve sonu mutlu bitmez. Ortada bir savaş makinesi vardır ve bu makinenin en önemli dişlilerin­den biri medyadır. Hal böyleyken tekmil kaçınılmaz olur: “Şu kadar gazete, bu kadar televizyon dizisi, bir o kadar sinema filmiyle savaşa ve kan dökmeye hazırız!”

 ??  ??
 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye