Aslanın Afrika’daki doğal ortamında nargile mi vardı?
BİR aslanın, Beykoz’da bir nargile kafede cam kafeste tutulduğu görüntülerinin sosyal medyada tepki çekmesi üzerine, Orman ve Su İşleri Bakanlığına bağlı Doğa Koruma ve Milli Parklar ekipleri incelemelerde bulundu.
Yapılan incelemede, adı geçen yerin, turizm ruhsatlı hayvanat bahçesi ve rehabilitasyon merkezi olarak faaliyet yürüttüğü belirlendi. Her şeyin ‘yasalara uygun olduğu’ belirtilen açıklamada nargile kafeye dair ise açıklama yapılmadı.
Konuyla ilgili görüşlerine başvurduğumuz İstanbul Barosu Hayvan Hakları Merkezi Başkan Yardımcısı Avukat Deniz Tavşancıl Kalafatoğlu, “5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu’nda doğal ortamdan bahsedilir. Hayvanat bahçesi ruhsatı içinde nargileli ortam diye bir şey tarif edilmez” dedi. Hayvanat bahçesine karşı olduğunu belirten Kalafatoğlu şunları söyledi: “Hayvanat bahçesinde yine de doğal bir ortamdan bahsedilir. ‘Bahçenin bir alanı olacak, hayvan kafeslerinin bir büyüklüğü olacak’ gibi çeşitli kurallar. Ama orada nargile içilmesi hayvanın doğal ortamına uygun olması mümkün değil. Kafeteryanın içinde üstelik. Bu nedenle en başından bu işletmeye hayvanat bahçesi ruhsatı verilmemeliydi. O ruhsatı verdikten sonra şimdi ‘İşletmenin ruhsatı var’ deyip işin içinden çıkıyorlar. Yasal hususlar uygulanmalı, denetim tekrar yapılmalı. Hayvanın doğal ortamında olup olmadığı bir kez daha değerlendirilmeli. Nargile içilen bir ortamın aslanın Afrika’daki doğal ortamıyla nasıl eşleşebileceği yeniden gözden geçirilmeli.”
‘İŞLETME SAHİBİ, EVİNDE ŞAHİN BESLİYOR’
İşletme sahibinin evinde de yaban hayvan bulundurduğunu belirten Avukat Deniz Tavşancıl Kalafatoğlu, “Bu kişi sosyal medya hesabından şahinle çektiği fotoğraflar paylaşıyor” dedi. Şahinin doğal hayatından koparılıp evde tutulmasının yasak olduğunu belirten Kalafatoğlu şunları söyledi: “Bir adamcağız vardı, annesi ölmüş bir geyiği besliyordu. Geyik, hasta olan adama yaşam sevinci olmuştu. Onu bile elinden aldılar. ‘Yabani hayvan senin evinde olamaz’ diye. Adam günlerce kapılarında ağladı geyiği geri versinler diye. Aldıklarında alabiliyorlar. Burada devletin daha dirayetli olup el koyması lazım. Bu mekanizmanın işletilmesi lazım. Kamuoyu baskısıyla olabilir belki. (İSTANBUL/EVRENSEL)