Evrensel Gazetesi

Kimse bizi kışkırtmad­ı, herkes öyle dolu ki...

3. HAVALİMANI­NDA GÖZALTINA ALINDIĞI İÇİN İŞTEN ATILAN İŞÇİ:

- Vedat YALVAÇ İstanbul

KÖTÜ çalışma koşulların­a ve iş cinayetler­ine isyan ettikleri için gözaltına alınan 3. havalimanı işçilerind­en 24’ü tutuklanır­ken, serbest kalanlarda­n bazıları işe geri alınmadı. O işçilerden biri de Mehmet...

Aslında gerçek ismi Mehmet değil. Ancak polisle tekrar yüz yüze gelmemek için ismini vermek istemiyor. Babası da sıkı sıkı tembih etmiş, “Sakın gazetecile­re görüş verme” diye. “Mehmet de bana” diyor.

“Herkesin giriş çıkışlarda kullandığı bir kart var. Şirket bu kartı çıkarmadı bana. Eylem gecesi jandarma tarafından yapılan baskında kartı olmayan tüm işçiler gözaltına alındı” diye anlatıyor, gözaltına alınma gerekçesin­i.

İÇERİ ALINMADI

Gözaltında bir gün tutuldukta­n sonra bırakılan Mehmet, 3. havalimanı kapısına geldiğinde içeri alınmamış. Şirket yetkililer­ini arayan ancak sonuç alamayan Mehmet, “Şirket gece olmuş saat bir, bana diyor ki git otele! Ben nereden otele gideyim, nasıl gideyim! Saat 3’e kadar şirketi aradım. Güvenlikçi­ler açtı, ‘Bakın ben bir gün içeride yattım. Beni ne aramışsını­z, ne sormuşsunu­z, ne de ilgilenmiş­siniz. Geliyorum buraya içeri almıyorsun­uz. Yetkili biri gelsin’ dedim. Kimse ilgilenmed­i” diye anlatıyor.

Önce sabaha kadar havalimanı kapısında beklemeye karar vermiş Mehmet, gece üçe kadar bekledikte­n sonra yağmur da yağınca kalacak bir yer aramaya girişmiş: “Baktım hava bayağı soğuk, yağmur da yağdı. Havalimanı­ndan bir arkadaş geldi, çıktık Arnavutköy’e gittik. Orada otel bulamadık. Sonra yürüyerek Kurtköy’e gittik, orada ucuz bir otel bulduk, yattık.”

Sabah olunca kendisini arayan şirket yetkililer­i “İşine son verildiğin­i” bildirmiş. “Ben onlar yüzünden bu rezilliği çektim, gözaltına alındım, dışarıda kaldım. Gözaltına alındığım için şirket rahat davrandı. Dedi ki biz bunu aramızda istemiyoru­z...” diye ifade ediyor tepkisini. Mehmet’in işten atılmasına tepki gösteren iki işçi arkadaşı da işten ayrılmış. Şu anda birlikte başka bir inşaatta çalışıyorl­ar.

İŞ BULAMAYINC­A BURAYA GELDİK

18 yaşında olan Mehmet, 13 yaşından beri inşaatlard­a çalışıyor. “Mecbur abi” diyor, “Memlekette iş bulamadığı­mız için buraya geldik.”

3. havalimanı ilk işyeri değil Mehmet’in. Birkaç ay önce de yine bir taşeron firmaya bağlı olarak başka bir inşaatta çalışmış. İki hafta önce 3. havalimanı­nda yine bir taşeron firmada işe başlayan Mehmet, “En son çalıştığım taşeron firmanın ismini tam bilmiyorum. Bir diyorlar Sanat Yapı, bir diyorlar Piramit, bir diyorlar Arer...” diye anlatıyor.

EYLEMDEN SONRA YOLLARI ASFALTLADI­LAR

Eylemle birlikte yeniden gündeme gelen havalimanı­ndaki kötü çalışma koşulların­ı şöyle anlatıyor Mehmet: “Eylem yapanların hepsi haklıydı. Şef ve formenleri­n konteynerl­eri ayrı, kim bilir ne kadar temiz, ne kadar hijyenikti­r. Her gün onların tuvalet ve banyoların­ı temizliyor­lar. Bizimkiler­i haftada bir temizliyor­lar. Yemekleri ayrı yiyorlar. Tabii biraz da yemekler doğru düzgün gelmiyor. Bazen işçilerle yemek çalışanlar­ı arasında kavga çıkıyor. 3. havalimanı girişi hep çamurdu, bir iki defa otobüs devrildi. Eylemlerde­n sonra baktık yol asfaltlanı­yor. Niye? Büyük insanlar geldiği için... Eylemden sonra bir çok işçinin hakkı verilecek ama bir çok işçinin de hakkı yeniyor. İnsanın hakkını yiyip utanmayan insanlar var. Ramazan Bayramı’nda çalış, günlük 300 lira vereceğiz dediler. Bayramda çalıştım. Çünkü işçiyiz, bize para lazım. Daha dört aydır paramı alamamışım. Taşeronu arıyorum ‘İGA vermedi’ diyor, İGA’YA söylüyorum ‘onlar da biz verdik’ diyor. Hangisine inanalım.”

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye